4. Hukuk Dairesi 2016/15977 E. , 2019/1461 K


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

4. Hukuk Dairesi 2016/15977 E. , 2019/1461 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... Ayakkabıcılık Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. aleyhine 18/03/2015 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptali istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ve icra inkar tazminatının reddine dair verilen 19/04/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, idari para cezasının tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne icra inkar tazminatının reddine karar verilmiş hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalıya 4817 sayılı Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkındaki Kanunun 4. maddesi uyarınca idari para cezası kesildiğini, davalının ödeme yapmaması üzerine idari para cezasının tahsili için icra takibi başlatıldığını, davalının icra takibine haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, idari para cezasının kesinleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne, icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmiştir.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67/II. maddesi uyarınca alacaklı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takibe itirazının haksız olması gerekir. Haksızlık kavramı alacağın belirlenebilir (likit) olma şartını da kapsar. Somut olayda, idari para cezasının kesinleşmesinden sonra icra takibi başlatıldığı anlaşılmaktadır. Kesinleşen idari para cezasının, artık yasal olup olmadığı yargılama konusu yapılamaz ve kesinleşen idari para cezasından davalı sorumlu olup alacağın miktarı belirlenebilir (likit) niteliktedir. (YHGK'nın 2000/21-135 E, 2000/149 K.)
Şu halde takip konusu alacak likit olup davalı icra takibine itirazında haksızdır. Mahkemece, davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesi yerine, şartları oluşmadığından söz edilerek olaya uygun düşmeyen gerekçeyle istemin reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Ne var ki bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438/7 maddesi gereğince düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda (2) numaralı bentte gösterilen nedenlerle hüküm fıkrasının 1. bendindeki “...davacının inkar tazminatı talebinin reddine” ifadelerinin hükümden çıkartılmasına ve yerine “İİK’nın 67/2. maddesi uyarınca, alacağın likit olduğu gözetilerek alacağın % 20'si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine” ifadelerinin yazılmasına, kararın düzeltilmiş bu biçiminin ONANMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 14/03/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.

Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön