4. Hukuk Dairesi 2016/13195 E. , 2019/504 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve ... aleyhine 23/02/2015 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda davalı ...'ye karşı açılan davanın reddi ile davalı ...'a açılan davanın kısmen kabulüne dair verilen 12/04/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Davacının davalı ...'a yönelik temyiz itirazları yönünden davacı vekili tarafından hükmün temyiz edilerek Yargıtaya gönderilmesinden sonra davacının vermiş olduğu 31/07/2017 tarihli dilekçesiyle temyizden feragat ettiğini bildirmiş olduğundan temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
2-Davacının davalı ...'ye yönelik temyiz itirazlarına gelince
Dava, evlilik birliği devam ederken üçüncü kişiyle birlikte olma iddiasına, tehdit ve hakaret eylemine dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı ...'ye karşı açılan davanın reddine, davalı ...'a karşı açılan davanın ise kısmen kabulüne karar verilmiş hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Davacı vekili davalı ...’nün diğer davalı ...’ın müvekkili ile evli olduğunu bile bile bir ilişki yaşamaya başladığını, ...'ın de sadakatsizlik eylemine katıldığını, müvekkilinin davalı ...’dan boşandığını, davalı ...’nün müvekkiline “eninde sonunda senin karını elinden alacağım” dediğini, bu nedenle tehdit ve hakaretten dolayı davalıdan şikayetçi olduğunu, ... Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/231 esas 2014/593 karar nolu dosyasında da karşılıklı olarak şikayetten vazgeçme nedeniyle davanın düşürülmesine karar verildiğini, davalıların haksız fiillerinden dolayı kişilik haklarının ihlal edildiğini belirterek, uğradığı manevi zararının tazmini isteminde bulunmuştur.
Davalılar davacının iddialarının doğru olmadığını beyan ederek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, davalı ...'a yönelik manevi tazminat istemi kısmen kabul edilmiş olup, davalı ...'ye yönelik manevi tazminat isteminin ise anılan ceza yargılamasında şikayetten vazgeçilmiş olması sebebi ile artık manevi zararın kalmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir.
Davacı, davalı ... hakkında evlilik birliği devam ederken üçüncü kişiyle birlikte olma iddiası yanında ayrıca tehdit ve hakaret nedeniyle de manevi tazminat talep etmiş olmasına göre bu talep yönünden ceza yargılamasında şikayetten vazgeçme gerekçesiyle davanın reddi doğru olmamıştır.
Ceza mahkemesindeki vazgeçmenin hukuk mahkemesinde açılacak tazminat davasının etkisi olay tarihinde yürürlükte olan 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 73. maddesinin 7. bendinde öngörülen iki koşulun birlikte gerçekleşmesine bağlanmıştır. Bu koşullar, vazgeçme ile ceza dosyasının düşmesi ve kişisel hakkın saklı tutulmamış olmasıdır. Anılan Kanun maddesinde “kamu davasının düşmesi, suçtan zarar gören kişinin şikayetten vazgeçmiş olmasından ileri gelmiş ve vazgeçtiği sırada şahsi haklarından da vazgeçtiğini ayrıca açıklamış ise artık hukuk mahkemesinde de dava açamaz.” şeklinde düzenleme getirilmiştir.
Bu düzenlemeye göre davacının şikayetçi olmadığını bildirdiği ifadesinde tazminat istemediğine ilişkin bir beyanı bulunmadığından hukuk mahkemesinden tazminat istemesi mümkündür. O halde davacının tazminat isteme hakkının bulunduğu kabul edilerek işin esası incelenmeli ve varılacak sonuca göre karar verilmelidir. Yerel mahkemece bu yönler üzerinde durulmadan yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılardan ... yönünden davacı yararına BOZULMASINA, davacının davalılardan ...'a yönelik temyiz dilekçesinin ilk bentte gösterilen nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 06/02/2019 gününde oy çokluğuyla karar verildi.
(M)
KARŞI OY YAZISI
Dava konusu uyuşmazlık evlilik birliği devam ederken eşlerden biri ile evli olduğunu bilerek birlikte olan üçüncü kişiden diğer eşin manevi tazminat isteminde bulunup bulunamayacağı hususundadır.
Davacı ..., ... Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/231 esas sayılı dosyasının yargılaması sırasında duruşmada aynen 'Müşteki-sanık ... bana hakaret ya da tehdit içeren herhangi bir söz sarfetmedi, eylemi nedeni ile diğer sanık ...'den şikayetçi değilim, olay nedeni ile maddi zararım yoktur.' şeklinde beyanda bulunmuştur. Bu nedenle ceza davasının düşürülmesine karar verilmiştir.
Şu durumda davacının beyanı ve YİBBGK'nun 06/07/2018 tarih 2017/5 esas, 2018/7 karar sayılı içtihatları birleştirme kararı uyarınca davalı aleyhine açılan davanın reddine dair yerel mahkeme kararı usul ve yasaya uygun olup onanması gerektiği görüş ve düşüncesinde olduğumdan sayın çoğunluğun bozma yönünde oluşan kararına katılamıyorum. 06/02/2019
4. Hukuk Dairesi 2016/13195 E. , 2019/504 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 54 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 15 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 14 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 14 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 23 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 5 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 8 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 6 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 15 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat