4. Hukuk Dairesi 2020/3136 E. , 2020/4298 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

4. Hukuk Dairesi 2020/3136 E. , 2020/4298 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı ... tarafından, davalı ... Otomotiv Tekstil San. Tic. Ltd. Şti. aleyhine 13/03/2013 gününde verilen dilekçe ile araçta meydana gelen hasar bedelinin tazmini isteminden kaynaklanan maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne dair verilen 09/01/2019 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, araçta meydana gelen hasar bedelinin tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, müvekkili adına kayıtlı ... plakalı otomobilde 26/02/2010 tarihinde meydana gelen kaza sonucu hasar oluştuğunu, aracın dava dışı ... Sigorta AŞ tarafından davalı oto servis şirketine çekildiğini, müvekkili tarafından ... Asliye Hukuk Mahkemesinde 2010/111 esas sayılı dosya ile Ak Sigorta AŞ aleyhine araçta meydana gelen hasardan kaynaklanan maddi tazminat davası açıldığını, dava sonucunda hasar bedelinin ödenmesine karar verildiğini ancak müvekkilinin aracını teslim almak istediğinde birçok parçasının olmadığı ve çalınmış olduğunun anlaşıldığını belirterek aracın bırakıldığı davalı şirketten araçta oluşan zararın tahsil edilmesi isteminde bulunmuştur.
Davalı vekili, davaya konu aracın sorumluluğunun müvekkiline ait olmadığını, davacının uzunca bir süre aracını teslim almadığını, davacının kusurunun olduğunu belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, davacının talebinin saklama sözleşmesine dayandığı gerekçesiyle alınan bilirkişi raporu da dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 561. maddesine göre “Saklama sözleşmesi, saklayanın, saklatanın kendisine bıraktığı bir taşınırı güvenli bir yerde koruma altına almayı üstlendiği sözleşmedir. Açıkça öngörüldüğü veya durum ve koşullar gerektirdiği takdirde, saklayan ücret isteyebilir.” Aynı Kanun’un 562. maddesinde ise “Saklatan, sözleşmenin ifasının zorunlu kıldığı bütün masrafları ödemekle yükümlüdür. Saklatan, kendi kusurundan ileri gelmediğini ispat etmedikçe, saklayanın saklamadan doğan zararlarını gidermekle yükümlüdür.” şeklinde belirleme yapılmıştır.
Dosyanın incelenmesinde davacının talebinin genel saklama sözleşmesinden kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Hasara uğrayan davacıya ait ... plakalı araç 26/02/2010 tarihinde dava dışı ...’ın sevk ve idaresindeyken ...-... karayolunda tek taraflı trafik kazası meydana gelmiş,
araç kazadan hemen sonra dava dışı sigorta şirketi ... Sigorta A.Ş. tarafından davalı şirketin faaliyette olduğu servise götürülmüş ve davalı şirketçe saklanmak üzere teslim alınmıştır. Davaya konu araçla ilgili olarak açılan hasar dosyası kapsamında sigorta eksperi tarafından 04/03/2010 tarihinde araç üzerinde incelemeler yapılmış, araçta meydana gelen hasar bedelinin parça ve işçilik bedeli toplamı olmak üzere 8.685,29 TL olduğu tespit edilmiştir. Aracın kasko sigortasını yapan dava dışı ... Sigorta A.Ş. bu bedeli, araçta kaza esnasında sürücü değişikliği yapıldığı kanaatiyle ödemeyeceğini ... 10. Noterliğinin 12/05/2010 tarih ve 017809 yevmiye nolu yazısı ile davacı tarafa bildirmiştir. Sigorta şirketi tarafından davacıya ödeme yapılmaması üzerine davacı tarafından 30/05/2010 tarihinde ... Asliye Hukuk Mahkemesinde 2010/111 esas sayılı dosya ile alacak davası açılmış, yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilerek araç hasar bedeli olarak 8.685,29 TL'ye hükmedilmiştir. Bu bedel 08/01/2013 tarihinde sigorta şirketi tarafından davacıya ödenmiştir. Bunun üzerine davacı aracını 21/01/2013 tarihinde teslim almıştır.
Tüm dosya kapsamı delilleri ile birlikte değerlendirildiğinde davacıya ait ... plakalı aracın kaza tarihinin 26/02/2010 olduğu, ancak davacının aracı 21/01/2013 tarihinde teslim aldığı, dolayısıyla aracın kazadan sonra davacı tarafından yaklaşık 3 yıl boyunca teslim alınmadığı, bu süre boyunca aracın davalı şirketin servisinde bulunduğu anlaşılmaktadır.
Şu durumda, yukarıda anılan yasal düzenlemeler ve dosyadaki bilgi ve belgelere dair açıklamalar uyarınca, mahkemece, davacının aracını uzun bir süre teslim almamasındaki müterafik kusuru, davacıya dava dışı sigorta şirketi ... Sigorta A.Ş. tarafından mahkeme kararı gereği yapılan ödeme miktarı, aracın davalı şirketin faaliyette bulunduğu işyerinde 3 yıla yakın bir süre kalmış olması nedeniyle davalının saklama ücreti talep edebileceği hususları ile tüm deliller birlikte değerlendirilerek davacının gerçek zararının belirlenmesi gerekirken, eksik inceleme ve değerlendirme ile hüküm tesis edilmiş olması doğru görülmemiş, kararın bu nedenle davalı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 10/12/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.

Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2020 Yılı Kararları” sayfasına dön