7. Hukuk Dairesi 2016/23328 E. , 2016/21071 K


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

7. Hukuk Dairesi 2016/23328 E. , 2016/21071 K.

'İçtihat Metni'


Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava Türü : Alacak

YARGITAY İLAMI

Taraflar arasındaki dava sonucunda verilen hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi süresi içinde davalı vekili tarafından istenilmekle, duruşma için tebliğ edilen 06.12.2016 Salı günü belirlenen saatte davalı ... vekili Av.... ile karşı taraftan davacı ... vekili Av.... geldi. Gelenlerin huzuru ile duruşmaya başlandı. Duruşmada hazır bulunan tarafların sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyadaki belgeler incelendi.
Gereği görüşüldü:
1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde çalışırken iş sözleşmesinin 14.10.2013 tarihinde feshedildiğini, fazla mesai yaptığını, hafta tatilleri ile milli bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığını, yıllık izinlerini kullanmadığını, asgari geçim indirimi alacağının ödenmediğini iddia ederek kıdem tazminatı ile bazı işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, alacakların zamanaşımına uğradığını, kendi isteği ile istifa ederek işten ayrıldığını, haftalık 45 saati aşan çalışmasının bulunmadığını, hafta tatilleri ile milli bayram ve genel tatil günlerinde çalışmadığını, yıllık izinlerini kullandığını, asgari geçim indiriminin ödendiğini beyanla davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğinin davalı tarafça ispat edilememesi nedeni ile davacının kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin kullandırıldığına dair belge sunulmadığından yıllık izin ücretine hak kazandığı, fazla mesai yapıp hafta tatilleri ile milli bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Fazla mesai, hafta tatili, milli bayram ve genel tatil çalışma ücretleri konusunda taraflar arasında ihtilaf bulunmaktadır.
Mahkemece davacı tanık beyanına göre, davacının Nisan ayından Kasım ayına kadar olan dönemde haftanın 6 günü 08.00-23.00 saatleri arasında 15 saat çalıştığı, günlük 1,5 saat ara dinlenme kullandığı haftalık 36 saat Kasım ayından Mart sonuna kadar olan kış aylarında haftada 6 gün 08.30-18.00 saatleri arasında 1 saat ara dinlenme ile 51 saat çalışıp haftalık 6 saat fazla mesai yaptığı yaz aylarında ayda 3 hafta tatilinde ve tüm hesap dönemi içinde dini bayramların birinci günü dışındaki tüm genel tatil günleri ile milli bayram gününde çalıştığı kabul edilerek takdiri indirim uygulanarak alacaklar hüküm altına alınmış ise de, beyanı hesaplamalarda esas alınan davacı ... Akgün’ün davalı ile husumetli olduğu ve benzer istemlerle Giresun İş Mahkemesi’nin 2015/111 Esasına kayden açtığı davası bulunmaktadır. Davacının iddialarını ispat etmek için gösterdiği başkaca delil bulunmamaktadır. Hal böyle olunca, sadece davalı ile husumetli davacı ...’nın beyanına göre alacakların hüküm altına alınması doğru olmamıştır.
Ancak davacı ... Akgün’ün açtığı davada verilen kararın Dairemizin 2016/19809 Esas numarası ile aynı gün yapılan temyiz incelemesi sırasında, o davada davalı ile husumet içinde olmayan Taner Karaman isimli işçinin tanık olarak dinlendiği ve işyerindeki çalışma düzenine ilişkin beyanlarda bulunduğu tespit edilmiştir. Bu itibarla, bu tanığın işyerinde çalıştığı süre hizmet cetveli getirtilerek belirlenmeli ve tanığın davacı ile birlikte çalıştığı süre ile sınırlı olmak üzere, bu tanığın beyanı değerlendirilerek fazla mesai, hafta tatili, milli bayram ve genel tatil çalışma ücretleri ile ilgili hesaplama yapılmalıdır. Bu hesaplama yapılırken, kararı sadece davalının temyiz ettiği, kararın davalı lehine bozulduğu ve davalı lehine kazanılmış hak oluştuğu dikkate alınmalı ve davacının dava dilekçesindeki bu alacaklara ilişkin talepleri aşılmamalıdır.
3-Asgari geçim indirimi alacağı 4857 sayılı İş Kanunu’ndan kaynaklanan bir alacak olmayıp bu alacağa işletilmesi gereken faiz türü ile ilgili bir özel bir düzenleme bulunmadığından, alacağa davacının talebi de dikkate alınarak yasal faizi aşmamak üzere en yüksek banka mevduat faizi işletilmesi gerekirken, yazılı şekilde en yüksek banka mevduat faizi yürütülmesi doğru olmamıştır.
O halde davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, yatırdığı temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, Yargıtay duruşmasında kendisini vekille temsil ettiren davalı ... yararına takdir olunan 1.350,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 13.12.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.

.


Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2016 Yılı Kararları” sayfasına dön