7. Hukuk Dairesi 2016/36152 E. , 2016/18741 K


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

7. Hukuk Dairesi 2016/36152 E. , 2016/18741 K.

'İçtihat Metni'

YARGITAY İLAMI

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
İş sözleşmesinin geçerli neden olmadan davalı işveren tarafından feshedildiğini öne süren davacı işçi feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
4857 sayılı İş Kanununun 20.maddesi uyarınca iş sözleşmesinin geçerli neden olmadan feshedildiğini ileri süren işçinin, fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içerisinde feshin geçersizliği ve işe iade istemi ile dava açması gerekir. Bu süre hak düşürücü süre olup, resen dikkate alınması gerekir.
İşveren fesih bildiriminde bulunmuş, ancak bunu tebliğ etmemiş olmasına rağmen, örneğin, işçi, işvereni şikayet ederek, fesih bildiriminin yapıldığı tarihi kesin olarak belirleyecek bir işlem yapmışsa, artık bu tarihin esas alınması uygun olacaktır. Bu anlamda işverenin fesih bildiriminin tebliğden imtina edildiği tutanakların tutulduğu tarih, tutanak düzenleyicilerinin doğrulaması halinde tebliğ tarihi sayılacaktır. Eylemli fesih halinde dava açma süresi, eylemli feshin yapıldığı tarihten itibaren işler. Fesih bildirimine karşı idari itiraz yolu öngören personel yönetmeliği ya da sözleşme hükümleri, dava açma süresini kesmeyeceği gibi, işçinin bu süre içinde hastalığı nedeni ile rapor alması da bu süreyi durdurmayacaktır.
İş sözleşmesinin önel verilerek feshi halinde, dava açma süresi önelin sona ereceği tarihte değil, işverenin fesih bildirimini tebliğ ettiği tarihten başlar.
Somut uyuşmazlıkta, davacı, dava dilekçesinde 5.2.2016 tarihinde izinli iken işten çıkarıldığını 07.03.2016 tarihinde kendisine SGK'dan gelen mesajla öğrendiğini öne sürmüş, davacının aynı zamanda akrabası olan tanığı ... ise, kendisi işten çıkarılmadan 20 gün önce davacının işten çıkarıldığını ve işten çıkarıldığında davacının izinli olmadığını beyan etmiştir. Davacının tanığı ...'ın açmış olduğu işe iade davası Dairemizce aynı gün temyiz incelemesine tabi tutulmuş olup, Dairemizin 2016/36010 Esasında kayıtlı bu dosyada ...'ın iş akdinin 01.03.2016 tarihinde geçerli bir neden bulunmadan son bulduğu iddiası ile işe iade davası açtığı, davacı işçinin tanık olarak dinlendiği ve kendisinin Şubat ayında işten çıkarıldığını beyan ettiği görülmektedir. Davacı tanığının kendi iş akdinin 01.03.2016 tarihinde son bulduğu ve davacının işine kendisinden 20 gün önce son verildiği şeklindeki beyanı dikkate alındığında dahi 29.03.2016 tarihinde açılan davanın, bir aylık dava açma süresi geçtikten sonra açıldığı anlaşılmaktadır. Dava hak düşürücü süre içinde açılmamıştır. Davanın reddi yerine yazılı şekilde kabulü hatalıdır.
4857 sayılı İş Yasasının 20/3.maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile
1-Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Davanın REDDİNE,
3-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalı ...'nın yaptığı dosyanın Yargıtay'a geliş dönüş masrafı dahil 28,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalı Bakanlığa ödenmesine, davalı şirket tarafından yapılmış bir masraf bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan göre belirlenen 1.800,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalı ...'na verilmesine,
6-Artan gider ve delil avansının ilgilisine iadesine, 09/11/2016 tarihinde oybirliğiyle KESİN olarak karar verildi.











Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2016 Yılı Kararları” sayfasına dön