7. Hukuk Dairesi 2016/32175 E. , 2016/17432 K.
'İçtihat Metni'
Mahkemesi :İş Mahkemesi
YARGITAY İLAMI
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Davacı, 01.11.1986 tarihinde işe başladığını, 12.06.2009 tarihine kadar kesintisiz çalışmasına rağmen eğitim öğretimin açılışında sigorta girişlerinin, dönem bittiğinde işten çıkışlarının yapıldığını, ... kayıtlarında her yıl 9-10 ay sürekli çalıştırılmış göründüğünü, bu çalışma süresini kabul ettiğini ancak hiç yıllık izin kullandırılmadığını, iddia ederek yıllık izin ücreti alacağını talep etmiştir.
Davalı, davacının mevsimlik işçi olarak çalıştığını, 1 yıllık çalışma süresini doldurmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Taraflar arasında uyuşmazlık, işçinin kullandırılmayan yıllık izinlerinin belirlenmesi için hesaplamaya esas alınacak hizmet süresi noktasında toplanmaktadır.
4857 sayılı İş Kanununun 59 uncu maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir nedenle sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshi şarttır. Bu noktada, sözleşmenin sona erme şeklinin ve haklı nedene dayanıp dayanmadığının önemi bulunmamaktadır.
Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlamalıdır. Bu konuda ispat yükü üzerinde olan işveren, işçiye yemin teklif edebilir.
Aktin feshi halinde kullanılmayan yıllık izin sürelerine ait ücret, işçinin kendisine veya hak sahiplerine ödenir. Böylece, iş sözleşmesinin feshinde kullanılmayan yıllık ücretli izin hakkı izin alacağına dönüşür. Bu nedenle zamanaşımı da iş sözleşmesinin feshinden itibaren işlemeye başlar.
4857 sayılı Kanunun 54 üncü maddesinde, yıllık ücretli izine hak kazanmak için gerekli sürenin hesabında, işçinin aynı işverenin bir veya çeşitli işyerlerinde çalıştığı sürelerin birleştirilerek göz önüne alınacağı hükme bağlanmıştır. Bu durumda, işçinin daha önce aynı işverenin bir ya da değişik işyerlerinde geçen hizmetlerinin yıllık izne hak kazanma ve izin süreleri hesabı yönlerinden dikkate alınması gerekir. Kamu kurum ve kuruluşlarında geçen hizmetlerin de aynı gerekçeyle izin hesabı yönünden birleştirilmesi zorunludur. Bununla birlikte, işçiye önceki feshe bağlı olarak kullanmadığı izin ücretleri tam olarak ödenmişse, bu dönemin sonraki çalışma sürelerine eklenerek izin hesabı mümkün değildir. Önceki çalışma döneminde izin kullandırılmak veya fesihte karşılığı ödenmek suretiyle tasfiye edilmeyen çalışma süreleri, aynı işverenin bir ya da değişik işyerlerindeki çalışmalara eklenir. İşçinin aralıklı olarak aynı işverene ait işyerinde çalışması halinde, önceki dönemin kıdem tazminatı ödenerek feshedilmiş olması, izin yönünden sürelerin birleştirilmesine engel oluşturmaz. Yine, önceki çalışılan sürede bir yılı doldurmadığı için izne hak kazanılmayan süreler de, işçinin aynı işverene ait işyeri ya da işyerlerindeki sonraki çalışmalarına eklenerek yıllık izin hakkı belirlenmelidir. Yıllık izin, özde bir dinlenme hakkı olup, aralıklı çalışmalarda önceki dönem zamanaşımına uğramaz.
Somut olayda, davacı, kesintisiz olarak davalı işyerinde çalıştığını ancak sigorta kayıtlarının yıllık 9-10 ay çalışma olarak gösterildiğini ve dava dilekçesinde bu süreyi kabul ederek ... kayıtlarına göre yıllık izin alacağının hesaplanması gerektiğini iddia etmiş, davalı ise davacının mevsimlik işçi olması nedeniyle yıllık izin hakkının olmadığını savunmuştur. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının 01.11.1986- 14.06.2009 tarihleri arasında kesintisiz çalıştığının kabulü ile kullanmış olduğu yıllık izinler mahsup edilerek hesaplama yapılmıştır. Ancak davacının çalışmasının aralıklı çalışma olduğu, dava dilekçesindeki kendi beyanları ile de bu durumu kabul ettiği anlaşıldığından mahkemece davacının ... ya bildirilen hizmet sürelerinin toplanarak yıllık izin ücreti alacağının belirlenmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile kesintisiz olarak çalıştığının kabulü hatalı olup bozma nedenidir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, 24/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.
7. Hukuk Dairesi 2016/32175 E. , 2016/17432 K
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 34 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 9 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 8 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 30 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat