7. Hukuk Dairesi 2016/17813 E. , 2016/12560 K


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

7. Hukuk Dairesi 2016/17813 E. , 2016/12560 K.

'İçtihat Metni'
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda hüküm davalılar ..., ... ve ...vekilleri tarafından süresi içinde temyiz edilmiş, davalı ... vekili tarafından duruşma istenmiş ise de işin mahiyeti itibariyle duruşma isteminin reddine, incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği görüşüldü:


Davacı Sendika vekili, ... ne ait bir belediye şirketi olan ...ye ait farklı farklı işyerlerinin niteliklerinden dolayı farklı farklı iş kollarında yer aldığına dair işkolu tespiti yapıldığını, yapılan tespitin kısa bir önce aynı belediye şirketi ile ilgili olarak Yargıtay 22.Hukuk Dairesi tarafından verilen kesin karara, bir başka emsal davada Yargıtay 9.Hukuk Dairesi tarafından verilen yeni tarihli onama kararına, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu iş Sözleşmesi Yasasına, Belediye Yasasına, Büyükşehir Belediye Yasasına, İş kolları Yönetmeliği'nin eki listenin 20 sıra numarasında yer alan “Genel İşler” tanımına ve mevcut iş kolları uygulamasına aykırı olduğunu, belediyenin aynı şirketi ile ilgili iş kolu tespitine itiraz davasının İş Mahkemesi'nin 2011/348 Esas sırasında görüldüğünü ve sonuçlandığını, bu dosyada Yargıtay'ın kesin kararını verdiğini, yapılan işte raylı sistem bulunmasının işin demiryolu taşımacılığı işkoluna girdiği sonucunu doğurmadığını, burada belirleyici olanın yapılan işin niteliği olduğunu, belediye hizmetlerine ilişkin işlerin Sağlık İşkoluna giren işler hariç Genel İşler İşkoluna girdiğini, davalı şirketin tespite konu olan işyerinde yapılan hafif raylı sistemle belediye sınırları içinde belirli güzergahlar arasında toplu yolcu taşımacılığı işinin niteliği itibariyle belediye hizmetlerinden olması nedeniyle 20 numaralı Genel İşler İşkoluna girdiğinin kabul edilmesi gerektiğini, bu şekilde birçok emsal karar bulunduğunu, Antalya Büyükşehir Belediyesi bünyesindeki dava konusu belediye şirketinin kanunlarla kendisine verilen görevleri yerine getirdiğini, alt norm olan yönetmelik hükümlerinin yasaya aykırı olamayacağının temel hukuk kurallarından olduğunu, ...nin belediye hizmetlerini yerine getirmek üzere kurulmuş bir belediye şirketi olduğunu ve ...'ne ait olduğunu, dava konusu işyerlerindeki işlerin 10, 04 ve 15 sıra numaralı işkolları ile hiçbir ilgisinin bulunmadığını, ... de yapılan işlerin belediye hizmetlerinden olduğunu ve Genel İşler İşkolu kapsamında yer alması gerektiğini ileri sürerek, diğer konulara ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydı ile davalı Bakanlığın yasa ve usul hükümlerine aykırı 07/06/2014 tarih ve 29023 Sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 2014/50 Karar numaralı işkolu tespit kararının iptali ile ...'ne ait işyerlerinde görülen tüm işlerin 20 numaralı Genel işler işkoluna dahil olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ...(...) vekili, davanın farklı işyerlerine ilişkin tespit kararı olduğunu ve işin gereği farklı bilirkişiler görevlendirileceğini, ayrıca usul ekonomisi yönünden davanın her işyeri yönünden ayrılmasını, davacının davasının reddi gerektiğini, taşımacılık işinin ayrı bir deneyim ve tecrübeyi gerektiren ayrı bir teknik bilgi gerektiren iş olduğunu, davacının davasını Belediye Kanunu'na dayandırsa bu işyerlerini istediği zaman özelleştirebileceğini, 2821 Sayılı Sendikalar Kanunu'nun değişik 60 ıncı maddesine göre çıkarılan 06.12.1983 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanan 'İş Kolları Tüzüğü'nde İş Kollarının 26 sıra nolu Milli Savunma İşkolu dışında işkolunun işverenlere göre değil, yapılan işe göre belirlendiğini, 28 nolu Genel İşler işkolu belirlenirken konulan kıstasların farklı bir yoruma götürür nitelikte olmadığını, Belediye Kanunun 14. ve 15. maddelerinde belirtilen ve belediye veya belediyenin iştiraki şirketlerce yürütülen hizmetlerin aynı iş kolunda ( Genel İşler İşkolu ) sayılması halinde 2822 sayılı yasanın 3/2 maddesi gereği tek işletme Toplu İş Sözleşmesi yapma zorunluluğu doğacağını, ki birbirinden çok farklı teknolojiye ve koşullara sahip işyerlerinde bunun yaratacağı sorunların toplu iş sözleşmesinin düzenlemesi ve uygulamasında yaşanacak güçlüklerin izahten vareste olduğunu, tüm bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, ...'nın dava konusu tespit kararının 07/06/2014 tarih ve 29023 sayılı Resmi Gazete'de yayınladığını, davanın 01/07/2014 tarihinde açıldığını, onbeş günlük hak düşürücü sürenin geçirildiğini, bu nedenle davanın reddinin gerektiğini, 6356 sayılı Sendikalar Kanunu ve İş Kolları Yönetmeliği hükümleri karşısında ... işyerinde yapılan raylı sistem ve diğer taşımacılık işlerinin Taşımacılık işkoluna girdiğini, Yargıtay 22.Hukuk Dairesinin mülga 2821 sayılı yasaya ve bu yasaya istinaden çıkarılmış mülga işkolları Tüzüğü hükümlerine göre vermiş olduğu bulunmayan bir karara atıfla yasal dayanağı olmayan bir mülahazada bulunduğunu, diğer belediyelere ait raylı sistem taşımacılığı yapan şirketlerinde taşımacılık koluna girdiğini, dava konusu işyerinde yürütülen işin genel işler iş kolunda sayılmasının mümkün olmadığını, tüm bu nedenlerle davanın reddine, dava konusu işyerinin 15 numaralı “Taşımacılık” işkolunda olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, davanın yasal süresinde açılmadığını, bu nedenle reddedilmesi gerektiğini, ayrıca iş kolu tespit kararı verilirken sadece yapılan işin niteliğinin dikkate alındığını, bu nedenle Bakanlık tarafından tesis edilen işlemin hukuka uygun olduğunu, davacı tarafın iddialarının kabulünün mümkün olmadığını, bu nedenle yersiz ve mesnetsiz açılan davanın reddine karar verilmesini, istemiştir.
Diğer davalılar davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, “.... tarafından 07/6/2014 tarih 29023 sayılı resmi gazetede yayımlanan 2014/50 sayılı işkolu tespit kararı ile Antalya Büyükşehir Belediyesine ait bir Belediye şirketi olan ...ne ait farklı işyerlerinin niteliklerinden dolayı 10 sıra nolu 'Ticaret, Büro, Eğitim ve Güzel Sanatlar' , 04 sıra nolu 'petrol, kimya, lastik, plastik ve ilaç', 15 sıra nolu 'taşımacılık' ve 20 sıra numaralı 'genel işler' iş kollarında yer aldığının tespitine karar verildiği, yapılan tespitin aynı belediye şirketi ile ilgili olarak Yargıtay 22.Hukuk Dairesi tarafından verilen 05/07/2012 tarih 15783 karar no'lu kesin ilama, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Yasasına, Belediye Yasasına , Büyükşehir Belediye Yasasına, İş Kolları Yönetmeliği eki listenin 20 sıra numarasında yer alan Genel İşler tanımına ve mevcut iş kolları uygulamasına aykırı olduğu, Belediyenin aynı şirketi ile ilgili iş kolu tespitine itiraz davasının İş Mahkemesinin 2011/348 Esas nolu dosyasında görüldüğü ve sonuçlandığı, bu dosyada Yargıtay'ın kesin olarak karar verdiği, yapılan işte raylı sistem bulunmasının işin demiryolu taşımacılığı işkoluna girdiği sonucunu doğurmayacağı, belirleyici olan unsurun yapılan işin niteliğinin olduğu, belediye hizmetlerine ilişkin işlerin sağlık iş koluna giren işler dışında genel işler iş koluna girdiği, davalı şirketin tespite konu olan işyerinde yapılan hafif raylı sistemle belediye sınırları içinde belirli güzergahlar arasında toplu yolcu taşımacılığı işinin niteliği itibariyle belediye hizmetlerinden olması nedeniyle 20 numaralı 'genel işler' iş koluna girdiğinin kabul edilmesi gerektiği, ... bünyesindeki dava konusu belediye şirketinin kanunlarla kendisine verilen görevleri yerine getirdiği, alt norm olan yönetmelik hükümlerinin yasaya aykırı olamayacağı, ...nin belediye hizmetlerini yerine getirmek üzere kurulmuş bir belediye şirketi olup ... ait olduğu, dava konusu 10,04 ve 15 sıra numaralı işkolları ile hiçbir ilgisinin bulunmadığı, ... de yapılan işin Belediye hizmetlerinden olduğu ve genel işler işkolu kapsamında yer alması gerektiği, 07/06/2014 tarih ve 29023 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 2014/50 Karar numaralı işkolu tespit kararının yasa ve usul hükümleri ile kesin Yargıtay ilamına aykırı olduğu, tüm dosya kapsamı ile belirlendiğinden davacının davası ile taleplerinin kabulüne, işkolu tespit kararının iptali ile ... nin tamamının 20 numaralı Genel işler işkoluna dahil olduğunun tespitine, karar verilmesi gerektiği” gerekçesi ile davanın kabulüne ve 7 Haziran 2014 tarih ve 29023 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 2014/50 sayılı işkolu tespitinin iptaline, ...'de yapılan işlerin tamamının 20 numaralı “Genel İşler” işkoluna dahil olduğunun tespitine karar verilmiştir.
İşkolu kavramı, sendikaların faaliyet alanlarını belirleyen temel bir öğedir. Birbirine benzer işler bir hukuki kalıp altında toplu iş hukukuna sunulmaktadır. İş kolu tespitinde birim olarak işyerinin esas alınacağı normatif düzenlemelerin tartışmasız bir sonucudur. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2. maddesinin gerekçesinde, işyeri, teknik bir amaca, diğer bir deyişle mal ve hizmet üretimine yönelik ve değişik unsurlardan meydana gelen bir birim olarak tanımlanmıştır.
6356 sayılı Kanun'un 3 üncü maddesine göre, sendikalar kuruldukları işkolunda faaliyette bulunurlar. İşkolunun belirlenmesi konusunu düzenleyen, 6356 sayılı Kanun'un 5 inci maddesine göre de, işkolu tespiti ... yapılacaktır. ... yapılan tespit ile ilgili kararın Resmi Gazete'de yayımlanmasını müteakip, bu tespite karşı ilgililer, onbeş gün içinde dava açabilir. Belirtilen süre hak düşürücüdür.
6356 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesinin birinci fıkrasına göre, işkolları, Kanuna ekli (1) sayılı cetvelde gösterilmiştir. Maddenin ikinci fıkrasına göre ise, bir işyerinde yürütülen asıl işe yardımcı işler de, asıl işin girdiği işkolundan sayılır. Yine aynı maddede, bir işkoluna giren işlerin neler olacağının, işçi ve işveren konfederasyonlarının görüşü alınarak ve uluslararası normlar göz önünde bulundurularak, yönetmelikle düzenleneceği belirtilmiştir. Madde doğrultusunda çıkarılan İşkolları Yönetmeliğinin 3. maddesinde de, bir işyerinde yürütülen asıl işe yardımcı işlerin de, asıl işin girdiği işkolundan sayılacağı vurgulanmıştır.
5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 5 inci maddesine göre “İş mahkemelerinde açılacak her dava, açıldığı tarihte dava olunanın Türk Medeni Kanunu gereğince ikametgahı sayılan yer mahkemesinde bakılabileceği gibi, işçinin işini yaptığı işyeri için yetkili mahkemede de bakılabilir. Bunlara aykırı sözleşme muteber sayılmaz.” İş Mahkemelerinin yetkisi kamu düzenine ilişkin olduğundan, anlaşma ile bertaraf edilemeyeceği gibi genel yetki kuralları da uygulanmaz. Bu halde, yetki itirazı ilk itirazlardan olmadığından, taraflar yargılama bitinceye kadar yetki itirazında bulunabileceği gibi, mahkeme de yargılamanın her aşamasında kendiliğinden yetkisizlik kararı verebilir.
Açıklanan kanuni düzenlemelere göre, işkolu tespitine itiraz davalarında, işyerinin bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkilidir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 114/1-ç maddesine göre de, yetkinin kesin olduğu hallerde, mahkemenin yetkili bulunması hususu dava şartlarındandır. Yine 6100 sayılı Kanun'un 115/2. maddesine göre de, dava şartı yokluğu durumunda mahkemece davanın usulden reddine karar verilmesi gerekir.
Somut olayda, davacı Sendika vekilinin iptalini talep ettiği işkolu tespit kararı ile girdiği işkolu 04 sıra numaralı “...” İşkolu olarak tespit edilen ... adresinde bulunan Petrol İstasyonu işyeri açısından mahkeme yetkili olmadığından 6100 sayılı HMK'nun 114/ç bendi uyarınca davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken esastan red kararı verilmesi hatalı olmuştur.
Öte yandan, davacı Sendika vekilinin iptalini istediği 15 numaralı işkoluna giren işyerlerine ilişkin tespit bakımından, gerek davalı ...'nın temyiz dilekçesi içeriğinden, gerek Dairemizin 2015/38640 Esas 2015/21121 Karar sayılı 02.11.2015 tarihli kararından aynı işkolu kararına karşı İş Mahkemesi'nde 2014/498 Esas sayılı iptal davasını açan ... tarafından 15 numaralı işkoluna ilişkin Yönetmelikte yapılan düzenleme bakımından İşkolları Yönetmeliğinde çelişik hükümler bulunması sebebi ile iptali için Danıştay 10. Dairesi'nde 2013/848 Esas sayılı davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Danıştay 10. Dairesi'nin vereceği karar, eldeki davanın sonucunu etkileyecek niteliktedir. Bu itibarla, bu davanın sonucu beklenerek ondan sonra eldeki uyuşmazlıkla ilgili karar verilmelidir.
Başka bir husus ise, 2014/50 sayılı işkolu tespit kararında ... adresinde kurulu bulunan işyerinde insan kaynakları, idari ve mali işlerin yürütüldüğü, bu nedenle yapılan işlerin İşkolları Yönetmeliğin 10 sıra numaralı “ ...” işkolunda yeraldığı belirtilmiştir. İşkolu tespitine esas iş müfettişi tarafından düzenlenen raporda ise, bu işyerinde şirkete ait birimlerdeki çalışanların tamamına yönelik işin yürütümü, denetim ve koordinasyonunun sağlandığı, genel merkez olarak faaliyet gösterdiği, ihale sözleşmesi düzenlenmesi, imzalanması gibi nitelik isteyen işlerin yapıldığı, ücret, ..., yıllık izin, puantaj, ücret bordrosu düzenlemesi gibi işçilerin çalışma mevzuatına yönelik işlerin yanı sıra şirketin diğer birimlerinde yürütülen iş ve işlemlerin yürütümü, denetim ve koordinasyonun yapıldığı burada çalışan işçilerin işletme TİS kapsamı dışında tutulması, diğer işçilerle dayanışma ve menfaat birliği içinde bulunmamaları, işlerin farklılığı, diğer işyerlerinden ayrı teşkilatlanması nedeni ile yardımcı iş de kabul edilemeyeceği belirtilerek ayrı bir işkolunda olduğu belirtilmiştir. Mahkemece bu işyerinin girdiği işkoluna ilişkin olmak üzere hiçbir araştırma ve inceleme yapılmamış, ne suretle iş müfettişi tarafından yapılan tespitin aksinin kabul edildiği gerekçelendirilmemiştir. Bu itibarla işyerinde çalışan işçi sayısı, işçilerin ne iş yaptıkları, birden fazla iş yapılmakta ise ağırlıklı işin ne olduğu, işyerinin teşkilatlanmasının nasıl olduğu, davalı şirkette uygulanan toplu iş sözleşmesi varsa kapsamında olup olmadığı, kapsamında değilse ne suretle kapsama dahil edilmediği, davalı şirkete ait diğer işyerleri ile bağlantılı olup olmadığı yerinde, konusunda uzman bilirkişi veya bilirkişiler katılımı ile keşif yapılarak belirlenmeli, denetime elverişli rapor alınmalı, bu şekilde toplanacak deliller toplanmış deliller ile birlikte değerlendirilerek çıkacak sonuca göre karar verilmelidir. Eksik inceleme ile sırf şirketin belediye şirketi olması nedeni ile yapılan tüm işlerin 20 numaralı Genel İşler işkoluna girdiğinin kabulu hatalı olmuştur.
Kabul şekli bakımından da, davalı Bakanlığın 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 13/j maddesine göre harçtan muaf olmasına rağmen harçla sorumlu tutulması yargılama gideri ve avukatlık ücretinden ise, diğer davalılar ile birlikte müteselsilen sorumlu tutulması gerekirken, dava açılmasına neden olduğundan bahisle bunların sadece davalı Bakanlıktan tahsiline karar verilmesi doğru olmamıştır.
O halde davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılar ... ile ...'na iadesine, 07.06.2016 gününde oybirliği ile KESİN olarak karar verildi.













Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2016 Yılı Kararları” sayfasına dön