7. Hukuk Dairesi 2016/31985 E. , 2016/17711 K.
'İçtihat Metni'
Mahkemesi :İş Mahkemesi
YARGITAY İLAMI
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin ... Köyü Tüzel Kişiliği statüsünde belirsiz süreli iş sözleşmesine istinaden sigortalı işçi olarak çalışırken 6360 Sayılı Kanun ile ...'nın büyükşehir belediyesine dönüştüğünü, büyükşehir statüsü kazandıktan sonra kanun gereği müvekkilinin çalışmış olduğu köy tüzel kişiliğinin kaldırılarak davalı kuruma katıldığını, yasa gereği tüzel kişilikleri kaldırılan köylerinin personelinin katılacakları ilçe belediyesine aktarılacağının düzenlendiğini, müvekkilinin 25/04/2014 tarih ve 116 sayılı dilekçe ile yasa uyarınca işe başlamak üzere davalı kuruma başvuruda bulunduğunu, davalı kurumun verilen dilekçeye herhangi bir şekilde yazılı olarak cevap vermediği gibi kadrolarını oluşturmadıklarını, görev dağılımı yapılmadığı için herhangi bir işlem yapamadıklarını bahane ederek müvekkilini oyaladıklarını, ancak, davalı kurum tarafından 24/06/2014 tarihinde müvekkiline sözlü olarak işe alınmayacağının bildirildiğini, oysa yasada komisyon tarafından devrine karar verilen personelin göreve başlatılıp başlatılmaması hususunda ilgili kurumun takdir yetkisi bulunmadığının belirtildiğini, müvekkilinin belirtilen güne kadar oyalanıp mağdur edildiğini, yasa gereği müvekkilinin işe alınması gerektiğini belirterek feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, davacı ile belediye arasında herhangi bir iş sözleşmesinin bulunmadığını, davacının belediyede hiçbir zaman çalıştırılmadığı için feshin de söz konusu olmadığını, Valilik Komisyon kararının iptali için ... İdare mahkemesinde dava açtıklarını, davanın derdest olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, ... ili büyükşehir statüsü kazandıktan sonra 6360 Sayılı Kanun kapsamında, köy tüzel kişiliklerinin kaldırılarak davalı ... Belediyesine aktarıldığı, davacı vekili tarafından sunulan beyan dilekçesi ekinde 21/01/2013 tarih ve 1800 sayılı yazı ile ... Köyü tüzel kişiliğinin çalışan ve demirbaş listesini ... Belediyesine bildirdiği, listenin ilk sırasında da davacı ...'ın isminin yazılı olduğu, dosya kapsamına göre davacının belirsiz süreli iş akdi ile çalıştığı, davanın yasal süre içerisinde açıldığı, davacının iş akdinin geçerli nedenle feshedildiğinin ispat yükü davalı belediyede olup, davalı belediyece davacının iş akdinin geçerli nedenle feshedildiğinin ispat edilemediği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davanın süresinde açılıp açılmadığı hususu uyuşmazlık konusudur.
4857 sayılı İş Kanununun 20.maddesi uyarınca iş sözleşmesinin geçerli neden olmadan feshedildiğini ileri süren işçinin, fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içerisinde feshin geçersizliği ve işe iade istemi ile dava açması gerekir. Bu süre hak düşürücü süre olup, resen dikkate alınması gerekir.
İşveren fesih bildiriminde bulunmuş, ancak bunu tebliğ etmemiş olmasına rağmen, örneğin, işçi, işvereni şikayet ederek, fesih bildiriminin yapıldığı tarihi kesin olarak belirleyecek bir işlem yapmışsa, artık bu tarihin esas alınması uygun olacaktır. Bu anlamda işverenin fesih bildiriminin tebliğden imtina edildiği tutanakların tutulduğu tarih, tutanak düzenleyicilerinin doğrulaması halinde tebliğ tarihi sayılacaktır. Eylemli fesih halinde dava açma süresi, eylemli feshin yapıldığı tarihten itibaren işler. Fesih bildirimine karşı idari itiraz yolu öngören personel yönetmeliği ya da sözleşme hükümleri, dava açma süresini kesmeyeceği gibi, işçinin bu süre içinde hastalığı nedeni ile rapor alması da bu süreyi durdurmayacaktır.
İş sözleşmesinin önel verilerek feshi halinde, dava açma süresi önelin sona ereceği tarihte değil, işverenin fesih bildirimini tebliğ ettiği tarihten başlar.
Dairemizin yukarıda açıklanan ilke kararında da belirtildiği üzere eylemli fesih halinde bir aylık dava açma süresi eylemli fesih tarihinden itibaren başlamaktadır.
Dosya içeriğine göre somut uyuşmazlıkta, davacı işçi fesih öncesinde ... Köyü tüzel kişiliğinde bahçıvan olarak çalışmıştır. 6360 Sayılı Kanun ile sözü edilen köyün tüzel kişiliği kaldırılarak ilçe belediyesi olan davalı ... Belediyesi’ne bağlanmıştır. 6360 Sayılı Kanun gereği kurulan ... Valiliği Devir Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonunca, ... Köyü tüzel kişiliği personelinin tamamı davalı belediyeye devredilmiştir. Davalı Belediye, her ne kadar davacı ile aralarında iş sözleşmesi bulunmadığını(ve dolayısıyla davada husumetlerinin bulunmadığını) savunmakta ise de, yapılan bu devir ile davalı Belediye'nin husumet ehliyetinin bulunduğu anlaşılmaktadır. Yine, davalı Belediye'ce, komisyon kararına karşı idari yargıda iptal davası açıldığı savunulmaktadır. Ancak, Dairemizce yapılan geri çevirme neticesinde gönderilen belgelerden iptal davasının konusunun davacının fesihten önce çalıştığı ... Köyü ile ilgili olmadığı İl Özel İdaresinin personel, taşınır ve taşınmazlarının paylaşımına dair komisyon kararına karşı açıldığı görülmektedir. O halde, davacı işçi sözü edilen Yasa gereği davalı Belediye'nin personeli haline gelmiştir.
Davacı vekili, fesihle ilgili olarak, “müvekkilinin 25/04/2014 tarih ve 116 sayılı dilekçe ile yasa uyarınca işe başlamak üzere davalı kuruma başvuruda bulunduğunu, davalı kurumun verilen dilekçeye herhangi bir şekilde yazılı olarak cevap vermediği gibi kadrolarını oluşturmadıklarını, görev dağılımı yapılmadığı için herhangi bir işlem yapamadıklarını bahane ederek müvekkilini oyaladıklarını, ancak, davalı kurum tarafından 24/06/2014 tarihinde müvekkiline sözlü olarak işe alınmayacağının bildirildiğini” iddia etmektedir. Dosya içerisinde, davacının davalı Belediye'ye başvuru dilekçesi bulunmamakla beraber davacının “önceki işyerinde çalışırken imzalanan iş sözleşmesi vs. bir takım belgelerle başvurduğu” hususu davalı belediyenin de kabulündedir. Mahkemece, davanın kabulü yönünde karar verilmiş olup davalı Belediye'nin davacının iddia ettiği 24.06.2014 tarihinde işe almayacağını açıklayarak iş akdini feshettiğinin kabul edildiği anlaşılmaktadır.
Tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde davacının sözünü ettiği 25/04/2014 tarihli dilekçe tarihinden sonra, davacı davalı Belediyede işe başlatılmamış olup davacının belirttiği tarih dışında davalı Belediye'ce başka bir tarih de belirtilmediğine göre, iş akdinin eylemli olarak davalı Belediye Başkanlığınca 25.04.2014 tarihinde feshedildiğinin kabulü gerekmektedir.
O halde, iş akdinin eylemli olarak feshedildiği 25.04.2014 tarihinden itibaren yasanın öngördüğü 1(bir) aylık hak düşürücü süre geçtikten sonra 24.06.2014 tarihinde dava açılmış olup mahkemece bu sebeple davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulü yönünde karar verilmesi hatalıdır.
4857 sayılı İş Yasasının 20/3.maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile
1-Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2- Davacı tarafından açılan davanın REDDİNE,
3- Alınması gereken 29,20 TL peşin karar ve ilam harcından yatırılan 25.20 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,00 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4- Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5- Davalı tarafından yapılan Yargıtay’a geliş-dönüş dahil toplam 47,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6- Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’e göre 1.800,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7- Artan gider avansının ilgilisine iadesine,
8- Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, 27.10.2016 tarihinde oyçokluğuyla KESİN olarak karar verildi.
KARŞI OY
Davanın süresinde açılıp açılmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden davacının ... Kurumuna bildirilen kayıtlarda 19/03/2011-31/01/2013 tarihleri arasında işçi statüsünde ... Köy Tüzel kişiliğinde kesintisiz çalıştığı, ayrıldığı 31/01/2013 tarihinde Ocak ayı itibarı ile 30 gün çalışmasının gösterildiği anlaşılmaktadır.
... Valiliği İl Mahalli İdareler Müdürlüğü'nün 03/07/2014 tarihli yazısı ile 6360 sayılı Yasanın Geçici 1.maddesi 1.fıkrasına göre Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonuna İl, İlçe, Belde Belediyeleri ve Köyler ile İl Özel İdaresinin personel, taşınır, taşınmaz, iş makinesi ve diğer taşıtlar, hak, alacak ve borçların ilgilisine göre mevcut veya yeni kurulan belediyeler ile ilgili kamu kurum ve kuruluş arasında paylaştırılarak devretmek ve tasfiye ile ilgili iş ve işlemleri yürütmek üzere görev ve sorumluluk verildiğini, ... Köy Muhtarı ...tarafından ... Belediye Başkanlığına yazılan yazı ile devre konu olan tüm personel araç ve gereçlerin bildiriminin yapıldığı ... TC no'lu ...'ın da devredilecek personel listesinde bildirildiği, 21/03/2014 tarih 2014/44 karar numaralı ... Valiliği Devir Tasfiye ve Paylaştırma Üst Komisyonu Karar Tutanağı ile de ... Köyünün 6360 sayılı Yasa uyarınca ... İlçe Belediyesine devredildiğine ilişkin karar alındığı anlaşılmaktadır.
Davacı vekili fesihle ilgili olarak müvekkilinin 25/04/2014 tarih ve 116 sayılı dilekçe ile yasa uyarınca işe başlamak üzere davalı Belediyeye başvurduğunu, davalı Belediyeye verilen dilekçeye herhangi bir şekilde cevap verilmediğini, müvekkilini oyaladıklar, davalı Belediye tarafından 24/06/2014 tarihinde müvekkilin sözlü olarak işe alınmayacağının bildirildiğini iddia etmektedir. Dosya içerisinde davacının, davalı Belediyeye başvuru dilekçesi bulunmamakla birlikte davacının devredilecek personel listesinin başında bulunması, iş sözleşmesi ve bir takım belgelerle Belediyeye başvurduğu hususu davalı belediyenin kabulündedir. Tüm belgeler birlikte değerlendirildiğinde davacının sözünü ettiği 25/04/2014 tarihli dilekçe tarihinden sonra davalı Belediyede işe başlatılmadığı ve sözlü olarak davalı Belediye Başkanlığınca 25/04/2014 tarihinde iş akdinin feshedildiğinin kabulü gerekmektedir. HMK 31. maddesinde düzenlenen hakimin davayı aydınlatma görevi kapsamında davacının bildirdiği tanıklar gerektiğinde yeniden dinlenmek suretiyle davacının fiilen ... Köy Tüzel Kişiliğinde bahçıvan olarak çalışmasının ne zamana kadar devam ettiği, çalışmadı ise bu işlerin fiilen kim tarafından yapıldığı belirlenmeli, ayrıca Devir, Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonu karar tutanağı ve eki, işçi listesinin ilan edilip edilmediği, davacının bu tutanak ve eki işçi listesinden haberdar olup olmadığı, ... Belediyesi tarafından davacının çalışmaya devam edip etmeyeceği ya da iş akdinin feshedilip edilmeyeceği, 6360 sayılı Yasa uyarınca personel devri listesi uyarınca ne gibi işlem yapıldığı, davacının işe başlatılmayacağı yolunda karar alındı ise bu kararın tebliğ edilip edilmediği hususu araştırıldıktan sonra (1) aylık hak düşürücü süre yönünden karar verilmesi gerektiği görüşünde olduğumdan sayın çoğunluğun görüşüne katılmamaktayım. 27/10/2016
7. Hukuk Dairesi 2016/31985 E. , 2016/17711 K
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 37 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 34 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 25 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 20 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 26 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 17 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 15 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat