7. Hukuk Dairesi 2016/335 E. , 2016/9694 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

7. Hukuk Dairesi 2016/335 E. , 2016/9694 K.

'İçtihat Metni'
Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
(İş Mahkemesi Sıfatıyla)
Dava Türü : İşe iade


Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, dosya incelendi, gereği görüşüldü:
1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2- Davacı vekili, müvekkilinin davalıların işlettiği maden işletmesinde 21/01/2014 tarihinde maden mühendisi olarak çalışmaya başladığını, iş sözleşmesinin 23/08/2014 tarihinde haksız olarak feshedildiğini, davalılar arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğunu belirterek feshin geçersizliğinin tespiti ile davacının işe iadesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, davacının işyerinde diğer çalışanlara kötü muamele, aşağılayıcı tavırlar sergilemesi ve hakaret etmesi nedeni ile iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
.... vekili, davacının müvekkili şirketin çalışanı olmadığını bildirerek davanın husumetten reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, dinlenen tanık beyanları ve Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/251 Esas-2015/62 Karar sayılı mahkumiyet ilamına göre davacının iş akdinin feshinin haklı nedene dayandığı, ayrıca davacının konuşma üslübu, sarf ettiği cümleler, mazeretsiz olarak işe gelmeyip sorumsuzca davranarak iş düzenini bozmuş olması, diğer çalışanları rahatsız edici davranışları nedeni ile de iş akdinin haklı nedenle feshedildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Somut olayda, dava davalılar yönünden aynı ret sebebine dayanılarak reddedildiğinden ve davalılar, müteselsil sorumluluğu olan kişiler olduğundan davalılar yararına ayrı ayrı avukatlık ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hüküm bozulmamalı, düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının 4 nolu bendinin hükümden tamamen çıkarılarak yerine “Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'ne göre 1.500,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına, kararın hüküm fıkrası düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 28.04.2016 gününde oybirliği ile KESİN olarak karar verildi.








Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2016 Yılı Kararları” sayfasına dön