7. Hukuk Dairesi 2016/11191 E. , 2016/8634 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

7. Hukuk Dairesi 2016/11191 E. , 2016/8634 K.

'İçtihat Metni'
Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
(İş Mahkemesi Sıfatıyla)
Dava Türü : Alacak


Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi davacı ve davalı ... vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle mahkemece davacının fazla mesai alacağından takdiri indirim yapılmaması hatalı ise de taleple bağlı kalınarak hüküm kurulduğundan bu hususun alacağın kalan kısmı için açılacak davada mahkemece dikkate alınmasının mümkün olduğunun anlaşılmasına göre, davacı ve davalı ....'nin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı iş akdinin davalı tarafından haksız nedenle feshedildiğini, davalı şirketin diğer davalı .... de taşeron olarak nakliye işi yaptığını belirterek kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla mesai, ücret alacağı, ulusal bayram ve genel tatil ve yıllık izin alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
4857 sayılı İş Kanununun 59 uncu maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir nedenle sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshi şarttır. Bu noktada, sözleşmenin sona erme şeklinin ve haklı nedene dayanıp dayanmadığının önemi bulunmamaktadır.
Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlamalıdır. Bu konuda ispat yükü üzerinde olan işveren, işçiye yemin teklif edebilir.
Davacı yıllık izinlerinin kullandırılmadığını ve yıllık izin ücreti alacağının ödenmediğini iddia etmiş, davalılar ise davacının yıllık izin alacağının bulunmadığını savunmuştur.
Mahkemece yıllık izin ücretinin ödendiğini veya kullanıldığını işverenin yıllık izin defteri veya eş değer belge ile ispat etmesi gerektiği, ancak dinlenen davacı tanıkları beyanında ve Asliye Hukuk (İş) Mahkemesinde 2012/317 Esas, 2012/318 Esas ve 2012/314 Esas sayılı dosyalarının davacıları farklı, davalıları aynı olup işçi alacağına ilişkin aynı dönem için dinlenen davacı tanık beyanlarında yıllık izinlerini kullandıkları belirtildiği, buna göre TMK 4. Maddesinde 'kanunda takdir yetkisi tanıdığı veya durumun gereklerini ya da haklı sebepleri göz önünde tutmayı emrettiği konularda hakim hukuka ve hakkaniyete göre karar verir.' denilmekle durumun gereklerini göz önüne alındığında işçi tarafından yıllık izinlerini kullandığı kabul edilerek yılık izin ücreti talebinin reddine karar verilmiştir.
Somut olayda her ne kadar mahkemece tanık beyanlarına itibarla davacının yıllık izinlerini kullandığından alacağının bulunmadığı kabul edilmişse de yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene ait olduğundan ve işverence yıllık izinlerin kullandırıldığı ancak imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlanabileceğinden ve işveren tarafından bu nitelikte bir belge sunulmadığından tanık beyanlarına itibarla davacının yıllık izin ücreti talebinin reddi hatalı olup bozma nedenidir.
3-Somut olayda davada .... ve ....olmak üzere 2 davalı olduğu halde infazda tereddüde sebep olacak biçimde hangi davalıdan alacakların tahsiline karar verildiği de belirtilmeden davacının alacaklarının 'davalıdan' tahsiline şeklinde hüküm kurulması hatalıdır.
4-Taraflar arasında davacının alacaklarını uygulanacak faizin oranı bakımından uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut olayda davacı dava dilekçesinde fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının dava tarihinden yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş olup mahkemece en yüksek banka mevduat faiz oranını aşmamak üzere yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken, ulusal bayram ve genel tatil alacağı ile fazla mesai alacağının en yüksek banka mevduat faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş olması hatalı olup bozma nedenidir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacı ve davalı ....'ne iadesine , 19.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2016 Yılı Kararları” sayfasına dön