7. Hukuk Dairesi 2016/195 E. , 2016/3219 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

7. Hukuk Dairesi 2016/195 E. , 2016/3219 K.

'İçtihat Metni'

Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava Türü : Alacak


YARGITAY İLAMI


Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Davacı, davalının ihale ile hizmet sunduğu ... mağazasında güvenlik görevlisi olarak çalışırken işverenin manevi baskı ile istifa dilekçesi yazdırdığını ve iş akdinin bu şekilde feshedildiğini, ancak asla bir istifa iradesinin olmadığını, kendisine hırsızlık isnadı yapılacağının söylenmesi üzerine dediklerini yazıp imzalamak zorunda kaldığından bahisle kıdem ve ihbar tazminatı ile bazı işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını istemiştir.
Davalıya TK 35. Maddesine göre Ticaret Sicil Gazetesindeki adresine ilanen tebliğ yapılarak taraf teşkili sağlanmış ve davalı davaya cevap vermemiş delil de sunmamıştır.
Mahkemece, davacının işyerinden kendi iradesi ile ayrıldığını belirterek ihbar ve kıdem tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Taraflar arasında, iş ilişkisinin işçinin istifası ile sona erip ermediği konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
İşçinin istifa dilekçesindeki iradesinin fesada uğratılması da sıkça karşılaşılan bir durumdur. İşverenin tazminatların derhal ödeneceği sözünü vermek ve benzeri baskılarla işçiden yazılı istifa dilekçesi vermesini talep etmesi ve işçinin buna uyması halinde, gerçek bir istifa iradesinden söz edilemez. Bu halde feshin işverence gerçekleştirildiği kabul edilmelidir.
İşverenin baskı uygulaması sonucu düzenlenen istifa dilekçesine değer verilemez. Dairemizce bu gibi hallerde feshin işverence gerçekleştirildiği, bununla birlikte işveren feshinin haklı olup olmadığının değerlendirilmesi gerektiği kabul edilmektedir.
Somut olayda, ilk derece mahkemesince davacının istifaen işten ayrıldığı gerekçesi ile kıdem ve ihbar tazminatı talepleri reddedilmiş ise de dosya da davacının istifa ettiğine dair herhangi bir belge bulunmadığı gibi işverence bu yönde savunma da yapılmamıştır. Davacının iş akdinin tazminat gerektirmeyecek şekilde sona erdiğinin ispat yükü işverende olup, işveren bu yönde herhangi bir delil sunmamıştır. Bu husus gözden kaçırılarak, dava dilekçesindeki anlatıma bağlı kalınarak davacının kıdem ve ihbar tazminatının reddine karar verilmesi hatalıdır. Yapılacak iş, davacının iş akdinin tazminatı gerektirmeyecek şeklide feshedildiği işverence ispat edilemediğinden, kıdem ve ihbar tazminatı talebinin kabulüne karar vermekten ibarettir.
O halde davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 15/02/2016 oybirliğiyle karar verildi.












Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2016 Yılı Kararları” sayfasına dön