8. Hukuk Dairesi 2018/9237 E. , 2018/14490 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İcra Takibine İtirazın Kaldırılması
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine ödenmeyen ve kira sözleşmesi 3. maddesi uyarınca muaccel hale gelen kira alacağı istemli olarak başlatılan icra takibine davalı borçlunun itirazı üzerine davacı icra mahkemesinden itirazın kaldırılması isteminde bulunmuş mahkemece 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 346. maddesi uyarınca takip tarihi itibariyle muaccel hale gelen kira alacağının talep edilemeyeceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile itirazın 24.000,00 TL asıl alacak üzerinden kaldırılmasına karar verilmiş karar davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Kiracı aleyhine düzenleme yasağı başlıklı 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 346.maddesinde kiracıya kira bedeli ve yan giderler dışında başka bir ödeme yükümlülüğü getirilemeyeceği, özellikle kira bedelinin zamanında ödenmemesi halinde ceza koşulu ödeneceğine veya sonraki kira bedellerinin muaccel olacağına ilişkin anlaşmaların geçersiz olduğu, 6101 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun Geçmişe etkili olma başlıklı 2.maddesinde Türk Borçlar Kanunu'nun kamu düzenine ve genel ahlaka ilişkin kurallarının gerçekleştikleri tarihe bakılmaksızın bütün fiil ve işlemlere uygulanacağı, aynı kanunun görülmekte olan davalara ilişkin uygulama başlıklı 7.maddesinde de Türk Borçlar Kanunu'nun kamu düzenine ve genel ahlaka ilişkin kuralları ile geçici ödemelere ilişkin 76'ncı, faize ilişkin 88'nci, temerrüt faizine ilişkin 120'nci ve aşırı ifa güçlüğüne ilişkin 138'nci maddesinin görülmekte olan davalara da uygulanacağı hüküm altına alınmıştır. Kiracıyı koruma amacıyla getirilen TBK'nun 346.maddesindeki bu yasal düzenlemenin kamu düzenine ilişkin olduğu kuşkusuzdur. Bununla birlikte 6217 sayılı Yasa'nın Geçici 2.maddesinde değişiklik yapan 6353 sayılı Yasa'nın 53.maddesine göre kiracının Türk Ticaret Kanunun'da tacir olarak sayılan kişiler ile özel hukuk ve kamu hukuku tüzel kişileri olduğu işyeri kiralarında 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 323, 325, 331, 340, 343, 344, 346 ve 354'ncü maddelerinin 01.07.2012 tarihinden itibaren 8 yıl süreyle uygulanamayacağı, bu halde kira sözleşmelerinde bu maddelerde belirtilmiş olan konulara ilişkin olarak sözleşme serbestisi gereği kira sözleşmesi hükümlerinin tatbik olunacağı da öngörülmektedir.
Davacı alacaklı, 01/12/2011 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli yazılı kira sözleşmesine dayanarak 22/04/2014 tarihinde başlattığı icra takibi ile 24.000,00 TL ödenmeyen 2014 yılı Mart ve Nisan ayı ve 96.000,00 TL muacceliyet hükmü gereği muaccel hale gelen 2014 yılı Mayıs, Haziran ,Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim, Kasım, Aralık aylarına ait toplam 84.000,00 TL kira alacağının tahsilini talep etmiş, davalı borçlu süresinde verdiği itiraz dilekçesi ile borca itiraz etmiştir.
Sözleşmenin 3. maddesinde, kiracının aylık kiralardan birini sözleşmede öngörülen şekilde ve süresinde ödememesi halinde içinde bulunulan kira dönemine ait diğer ayların muaccel olacağı kararlaştırılmıştır. Davalı kiracının sıfatına göre bu şart geçerli olup tarafları bağlar. Ancak kiracı anahtar teslim tarihine kadar olan kira bedellerinden sorumlu olup, tahliye tarihinden sonraki istek erken tahliye nedeniyle uğranılan kira (kaybı) tazminatı niteliğinde bulunduğundan yargılamayı gerektirir. Davalı borçlu “Mecur ve Anahtar Teslim Tutanağı” başlıklı belgeyi ibraz ederek anahtarların 01/10/2014 tarihinde kiraya verene teslim edildiğini savunduğuna göre bu belgeye karşı taraf beyanları alınarak taşınmazın anahtarının teslim edilip edilmediği araştırılmalıdır. Anahtarların teslim edilmiş olması halinde anahtar teslim tarihine kadar olan kira bedelleri üzerinden aksi halde uzayan kira dönemi dikkate alınarak 2014 yılı Aralık ayına kadar ( Aralık ayı hariç ) olan kira bedelleri üzerinden itirazın kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, davacı alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün İİK'nın 366. ve 6100 sayılı HMK'nın Geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nın 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK'nın 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın temyiz edene iadesine, 27/06/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
8. Hukuk Dairesi 2018/9237 E. , 2018/14490 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 26 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 20 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 21 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 17 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 20 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 17 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 15 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 14 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat