8. Hukuk Dairesi 2015/22010 E. , 2018/10481 K


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

8. Hukuk Dairesi 2015/22010 E. , 2018/10481 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil


Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı ve fer'i müdahiller vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.


K A R A R

Davacı vekili 09.01.2013 havale tarihli dava dilekçesinde 755, 756, 770, 771 ve 776 parsellerin davacı tarafından 50 yıldan fazladır ekildiğini, davacıya babasından kalan ham toprak vasfındaki bu yerlerin imar ihya edilerek tarıma elverişli hale getirildiğini, taşınmaz üzerinde bir adet de ev olduğunu belirterek, TMK’nın 713. maddesindeki olağanüstü zamanaşımı ve Kadastro Kanunu 14. ve 17 maddeler gereğince ihya eden sıfatıyla iktisap şartları gerçekleştiğinden davacı adına tescilini talep etmiştir. Davacı vekili, aynı zamanda... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 28.03.2013 tarih, 2013/44 Esas ve 2013/158 Karar sayılı dosyasında 755 parsel üzerindeki evin davacı adına tescilini de talep etmiş olup görülmekte olan dosya ile birleştirilmiştir. Davacı vekilinin 30.04.2013 havale tarihli beyan dilekçesinde ise mahkemece doğru ada ve parsel numaralarının bildirilmesi için süre verildiğini, haricen taşınmazlar başında yaptırılan keşif sonrası alınan Kubilay Ekinci’ye ait raporda dava konusu taşınmazların Günbağı köyü sınırlarındaki 823,824,843 ve 842 parseller ile yine aynı sınırlar içerisinde bulunan ve krokide yeşil boyalı tescil harici bırakılan köy boşluğu ile Kılıçkaya köy sınırları içerisinde bulunan, krokide mor renkte boyalı tescil harici bırakılan köy boşluğu olduğu belirtilmiştir. Davacı vekili son olarak 31.10.2013 tarihli 3. celsede 823,824,842 ve 843 parsellerdeki tescil talebinden feragat ettiğini, davanın sadece Maliye Hazinesine ait tescil harici köy boşluklarına ilişkin olduğunu, belirtmiştir. Davacı vekili 26.05.2014 tarihli dilekçesinde dava edilen yerlerin 31.03.2014 tarihinde gidilen keşif sonrasında alınan Fen Bilirkişilerce düzenlenen 14.04.2014 tarihli raporuna ekli krokide A,B,C,E ve I harfleriyle gösterilen yerler olduğunu ve bu yerlerin davacı adına tescilini talep etmiştir.

Davalı Hazine vekili gerek bu dosyada gerekse birleşen dosyada, davanın reddini savunmuştur.
Fer’i müdahiller vekili dava konusu taşınmazların müdahillerin murisinin maliki bulunduğu taşınmazların devamı niteliğinde olduğunu, uzun yıllardır muris ... zilyetliğinde olduğunu, ölümü ile mirasçılarına intikal ettiğini, taşınmazlarda tüm mirasçıların hakları bulunduğundan miras hisseleri oranında tescilini talep etmiştir.
Mahkemece davacının köy boşluğu kısmını imar ihya yolu ile zilyetlik şartlarını oluşturmadığı, köy boşluklarının bir tanesinde iki katlı kargir ev bulunduğu, evin imar ihyaya konu olamayacağı, taşınmazların bir tanesinde ise deponun bulunduğu, ayrıca davacının yargılamanın başından itibaren dava konusu taşınmazlara ilişkin net bir anlatımda bulunamadığı, bir kısım tespit dışı kalan yerlerin su arkı olarak tespit ve tescil dışı bırakıldığı dikkate alındığında, davacının davasını ispat edemediği gerekçesiyle asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir. Hüküm süresi içerisinde davacı vekili ve fer’i müdahiller vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava imar -ihya ve kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuksal nedenine dayalı tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkindir.
1)-Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, fer’i müdahiller vekilinin tüm ve davacı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2)-Davacı ...’nın diğer temyiz itirazlarına gelince A,C,E ve I harfleriyle gösterilen yer 1953 yılında 5602 sayılı kanuna göre yapılan tapulamada tarıma elverişli olmadığı gerekçesiyle tespit harici bırakılmıştır. Davacı ... vekili imar ihya ve kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuksal nedenlerine dayanarak tapusuz taşınmazın tescili isteğinde bulunmuştur.
A)-Dosya içeriğine, toplanan delillere, tanık beyanlarına, fen ve uzman ziraatçı bilirkişi raporlarına göre C,E,I harfleriyle gösterilen bölümler bitişiklerinde bulunan ve tarım arazisi niteliğindeki özel mülkiyete konu taşınmazlarla aynı nitelikte bulunduğu, davacı tarafça para ve emek sarfıyla imar ihya edilerek tarıma elverişli nitelik kazandırıldığı, zlyetlikle kazanmaya elverişli hale geldikten sonra dava tarihine kadar 20 yılı aşkın süre ile davacı tarafça malik sıfatı ile davasız aralıksız zilyet ve tasarrufta bulunulduğu, davacı lehine kazanma koşullarının oluştuğu anlaşıldığından belirtilen taşınmazlar yönünden davanın kabulü ile bağımsız ve tek başına mülkiyet hakkını kanıtlamış bulunan davacı adına tesciline karar verilmesi gerekirken, dosya içeriğine uygun düşmeyen gerekçelerle davanın reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
B)-14.04.2014 havale tarihli fen bilirkişilerince çizilen krokide “A”harfiyle gösterilen 1287,04 m2 yüzölçümlü Kılıçkaya köyü sınırlarında kalan yere ilişkin temyiz itirazlarına gelince Yargıtayın ve Dairemizin yerleşmiş uygulamalarına ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 17. maddesine göre bir taşınmazın imar ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla edinilebilmesi için yasada belirtilen diğer olumlu veya olumsuz koşulların yanında çekişme konusu taşınmazın imar ihya sonucu tarıma elverişli nitelik kazandırılması gerekmektedir. Dosya arasında bulunan kroki ve ziraatçi bilirkişi raporuna göre üzerinde deponun bulunduğu yaklaşık 400m2 alanın ise işlenerek tarımsal amaçla kullanıldığı, geriye kalan alanın ise işlenmediği ve herhangi bir ıslah ve ihya çalışmasının yapılmadığı belirtilmiştir. Ne var ki ıslah ihya çalışması yapılan yaklaşık 400 m2’lik alan krokide gösterilmemiştir. Mahkemece yapılacak iş yeniden taşınmazın bulunduğu yerde keşif yapılarak imar ve ihya çalışmasının yapıldığı alan net olarak belirlenmeli, krokiye işletilmeli, ihya edilen bu alanın içerisindeki tarımsal nitelik kazandırılan yüz ölçümü belirlenmeli, az yukarıda açıklanan ilke ve esaslar çerçevesinde imar ihya ile kazanma koşullarının tamamlandığının anlaşılması halinde tarıma elverişli hale getirilen bu bölüm hakkında kabul, tarıma elverişli nitelik kazandırılmayan bölüm hakkında ise ret kararı verilmesi gerekirken, ayrıma gidilmeden krokide “A” harfiyle gösterilen yerin tamamının reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda 2. bendin A ve B harfiyle gösterilen paragraflarında açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının yerinde olduğundan kabulüyle, usul ve yasaya aykırı hükmün 6100 sayılı HMK'nın Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, fer’i müdahiller vekilinin tüm ve davacı vekilinin diğer temyiz itirazları ise yukarıda 1. bentte belirtilen sebeplerle reddine, taraflarca HUMK'nun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 02.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön