8. Hukuk Dairesi 2017/5185 E. , 2018/10211 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İtirazın Kaldırılması ve Tahliye
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K A R A R
Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine kira alacağı ve tahliye istemli olarak başlatılan icra takibine davalı borçlunun itirazı üzerine davacı icra mahkemesinden itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuş mahkemece itirazın kaldırılması davasının reddine, tahliye konusuz kaldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş karar davacı alacaklı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı alacaklı, 06/01/2011 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli yazılı kira sözleşmesine dayanarak 12/01/2016 tarihinde başlattığı icra takibi ile 06/01/2016 - 06/12/2016 dönemine ait 30.564,00 TL kira ve 4.40 TL işlemiş faiz alacağının tahsilini talep etmiş, davalı borçlu süresinde verdiği itiraz dilekçesi ile borca itiraz etmiştir. Takip dayanağı kira sözleşmesi ile kira bedelinin yıllık peşin ödeneceği kararlaştırılmış olup takip konusu kira alacağı takip tarihi itibariyle muaccel hale gelmiş ise de davalı borçlu uzayan kira dönemi bitmeden kiralanan taşınmazı tahliye etmiştir.
Kiralananın tahliye edildiğinin (kiracının kiralananı iade borcunu yerine getirdiğinin) kabul edilebilmesi için, kiralananın fiilen boşaltılması yeterli değildir. Anahtarın da kiralayana teslim edilmesi gerekir. Kiracının bildirdiği tahliye tarihinin kiralayan tarafından kabul edilmemesi başka bir ifadeyle, tahliye tarihinin taraflar arasında çekişmeli olması halinde kiralananın fiilen boşaltıldığını ve anahtarın teslim edildiğini, böylece kira ilişkisinin kendisince ileri sürülen tarihte hukuken sona erdirildiğini kanıtlama yükümlülüğü, kiracıya aittir. Kiracı, kiralananı kendisinin ileri sürdüğü tarihte tahliye ettiğini ispatlayamazsa. kiralayanın bildirdiği tahliye tarihine itibar olunmalıdır.Anahtarın kiralayana teslimi, hukuki işlemin içerisinde yer alan bir maddi vakıa olmakla birlikte, sözleşmenin feshine yönelik bir
hukuki sonuç doğurduğundan, bunun ne şekilde ispat edileceği hususu, yıllık kira bedelinin tutarı esas alınmak suretiyle, HMK'nın 200 ve 201.maddeleri çerçevesinde değerlendirilmelidir. Diğer ifadeyle, yıllık kira bedelinin tutarı senetle ispat sınırının üzerindeyse ve kiralayanın açık muvafakati yoksa bu yön kiracı tarafından ancak yazılı delille ispatlanabilir tanık dinlenemez. Kiralayan anahtarı almaktan kaçınırsa, kiracının yapması gereken, mahkemeden bu yolda tevdi mahalli tayinini isteyip, tayin edilecek yere anahtarı teslim etmek ve durumu kiralayana bildirmektir. Kiracının kiralananı iade borcu, ancak bu şekilde, durumun kiralayana bildirildiği tarihte son bulur. Aksi takdirde, kiracının, kira parasını ödemek de dahil olmak üzere, sözleşmeden kaynaklanan yükümlülükleri devam eder.
Somut olayda davalı borçlu kiralananın anahtarlarını 06/05/2016 tarihinde icra müdürlüğü kasasına teslim etmiş, davacı alacaklıya anahtar teslimine ilişkin herhangi bir tebliğ çıkarılmamıştır. Davacı alacaklı vekili 11/05/2016 tarihinde anahtarı teslim almıştır. Bu durumda anahtar teslim tarihinin 11/05/2016 olduğunun kabulü gerekir. Kiracı anahtar teslim tarihine kadar olan kira bedellerinden sorumlu olup, tahliye tarihinden sonraki istek erken tahliye nedeniyle uğranılan kira (kaybı) tazminatı niteliğinde bulunduğundan yargılamayı gerektirir. Bu nedenle Mahkemece borçlunun 2016 yılı Ocak ayına ait 13.01.2016 tarihli kira ödemesi dikkate alınarak, anahtar teslim tarihine kadar olan kiralar yönünden davanın kabulüne, kalan aylar yönünden ise uyuşmazlığın yargılamayı gerektirdiğinden bahisle davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle tüm kira bedelleri yönünden davanın reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, davacı vekilinin alacağa yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün ÎİK'nun 366. ve 6100 sayılı HUMK'nun Geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca IİK'nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 29/03/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
8. Hukuk Dairesi 2017/5185 E. , 2018/10211 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 9 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 26 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 5 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 30 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat