8. Hukuk Dairesi 2016/15690 E. , 2018/2421 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ : ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Muhdesatın Tespiti ve Alacak
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın aidiyete ilişkin reddine, alacağa ilişkin kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K A R A R
Davacı vekili 23 parsel sayılı taşınmazda davacının paydaş olup taşınmazın müşterek muris Meliha Sertel adına kayıtlı olduğunu, taşınaz üzerinde bina bulunup bu binanın ...’ten satın alındığını, satın aldığı şahsın senet için kefil istemesi üzerine davacının dayısının kefil olduğunu, bu kefalet nedeniyle satın alınan taşınmazın davacının annesinin üzerine yapılmasını istediğini, bu nedenle tescilin tarafların annesi adına yapıldığını, taşınmaz üzerindeki binanın kimsenin katkısı olmadan yapıldığını beyanla binanın davacıya ait olduğunun tespiti ile davacı adına tescili,bu mümkün olmadığı takdirde inşaat bedelinin tespiti ile yarısının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş,mahkemece davacının aidiyet tespitine ilişkin isteminin reddine ve inşaat bedelinin tespiti isteminin kabulü ile 28.665 TL'nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş,hüküm davacı vekili ve davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
Davacı vekili daha sonra 17.01.2018 tarihli dilekçesiyle davadan feragat ettiklerini ve karşı tarafla sulh olduklarını bildirmiştir.
Davadan feragat, HMK'nun 311. maddesi gereğince kesin hüküm sonuçlarını doğurur ve karşı tarafın kabulüne de bağlı değildir. Karar kesinleşinceye kadar her aşamada feragat mümkündür. Bu durum karşısında karar ortada durdukça mahkemenin davayı yeniden ele alıp feragat nedeniyle bir karar vermesi mümkün değildir. Bu itibarla, mahkemenin feragat hakkında hüküm verebilmesi için kararın bozulması gerekmektedir. Nitekim, Yargıtay'ın yerleşmiş uygulaması da bu şekildedir (11.04.1940 gün ve 70 sayılı İBK., HGK. 21.11.1981 ve 1981/2-551).
Bu durumda, davadan feragatle ilgili bir hüküm verilmesi için kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının temyiz itirazlarının şimdilik yer olmadığına, taraflarca HUMK'nun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalıya ayrı ayrı iadesine, 19.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
8. Hukuk Dairesi 2016/15690 E. , 2018/2421 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 7 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 6 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 2 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 7 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat