8. Hukuk Dairesi 2015/22255 E. , 2018/14861 K

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

8. Hukuk Dairesi 2015/22255 E. , 2018/14861 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İstihkak


Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.


Davacı 3.kişi vekili, 27.4.2010 tarihinde haczedilen menkullerin müvekkiline ait olduğunu, mahcuzların borçlu hakkında yaptıkları takipte, ihaleden satın alındığını, haciz adresinin mülkiyetinin müvekkiline ait olup, daha önceden borçluya kiraya verildiğini, borçlunun kira borçlarını ödememesi nedeni ile haciz adresinden mahkeme kararı ile tahliye edildiğini ileri sürerek haczin kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı alacaklı davaya cevap vermemiştir.
Davalı borçlu ....., mahcuzların kendisine ait olduğunu, davacı 3.kişiye ait deri fabrikasını (haczin yapıldığı adresi) boş olarak kiraladığını, fabrikanın içinde bulunan bir kısım menkulleri 3. kişiden fatura ile satın aldığını, bir kısım menkullerin ise dava dışı firmalardan alındığını, haciz mahallini davacının yaptığı takip nedeniyle 12.9.2009 tarihinde tahliye ettiğini, ancak içindeki menkulleri bu dosyadan ve diğer dosyalardan hacizli olması nedeniyle götürmediğini, haciz mahallinde bıraktığını, dava konusu mahcuzların davacı ile ilgisinin bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece yapılan ilk yargılama sonucunda, istihkak davasının kabulüne karar verilmiş, karar davalı borçlu tarafından temyiz edilmiştir. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 29.03.2012 tarih ve 2012/1908 Esas 2012/3791 Karar sayılı ilamı ile, davalı borçlunun dava konusu menkullerin bir kısmını 3.kişiden, bir kısmını ise başka firmalardan faturalarla satın aldığını beyan ettiği, Mahkemece borçlunun dayandığı faturalar ile 3.kişinin ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış olmakla birlikte, raporun hüküm kurmaya yeterli olmadığı, bu durumda Mahkemece borçluya ait faturalar ve ticari defterler ile bu faturaları düzenleyen 3.kişi ve diğer firmalara ait ticari defterler üzerinde yeni bir uzman bilirkişi aracılığıyla bilirkişi incelemesi yapılarak faturaların alan ve satan firmaların defterlerinde, malların envanterlerinde kayıtlı olup olmadığı saptanarak karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile karar bozulmuş olup, Mahkemece bozma ilamı doğrultusundan davanın kısmen reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı 3. kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, üçüncü kişinin İİK'nun 96. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkindir.
1-Yargıtay ilamında belirtilen bozma sebepleri çerçevesinde işlem yapılarak karar verilmiş, bozma ile kesinleşen hususların yeniden temyiz sebebi yapılmasına usul hükümleri elvermemiş bulunmasına ve temyiz edilen kararda yazılı gerekçelere göre davacı 3. kişi vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davacı 3. kişi vekilinin pervane ve ahşap çatı niteliğindeki mahcuzlar yönünden temyiz itirazlarının incelenmesine gelince
Davacı 3. kişi, hacizli menkullerden pervanelerin, borçlu aleyhine ödenmeyen kira alacağı nedeniyle başlattığı ... İcra Müdürlüğü’nün 2008/1540 sayılı dosyasında 10.05.2010 tarihinde yapılan ihale ile alacağına mahsuben ihalede satın aldığını ve 16.06.2010 tarihinde mahcuzları teslim aldığını, ahşap çatı niteliğindeki mahcuzun ise kendisi adına tapuda kayıtlı haciz adresi taşınmazın mütemmim cüzü olduğunu iddia etmiştir. Bu durumda, Mahkemece haciz adresi taşınmazın tapu kaydının getirtilmesinden sonra,konusunda uzman bilirkişiler aracılığı ile dava konusu mahcuzlar üzerinde bilirkişi incelemesi yapılarak, ihalede satın alınan malların hacizli pervanelere uygun olup olmadığının saptanması, Türk Medeni Kanunu'nun bütünleyici parçayı (mütemmim cüz) düzenleyen 684. maddesi, eklentiyi (teferruat) düzenleyen 686. ve 687. maddelerindeki hükümler de dikkate alınmak suretiyle davaya konu ahşap çatının üzerinde bulunduğu taşınmazın bütünleyici parçası veya eklentisi olup olmadığının tespit edilmesi, bu hususları gösterir hüküm kurmaya ve denetime elverişli rapor alınması, bundan sonra dosyadaki diğer bilgi ve belgeler de dikkate alınarak uyuşmazlık hakkında bir karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme neticesinde yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı 3. kişi vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı 3. kişi vekilinin temyiz talebinin kabulü ile ile hükmün İİK'nın 366 ve 6100 sayılı HMK'nın Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nın 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 04/07/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön