8. Hukuk Dairesi 2018/11381 E. , 2018/14411 K


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

8. Hukuk Dairesi 2018/11381 E. , 2018/14411 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İstihkak

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K A R A R
Davacı alacaklı vekili, 15/08/2013 tarihinde borçlunun adresinde yapılan haciz sırasında davalı ...'in istihkak iddiasında bulunduğunu, ancak bu iddianın gerçek dışı olduğunu, müvekkili ile davalı borçlu Kooperatif arasında 16.11.2009 ve 15.05.2011 tarihinde sözleşmeler yapıldığını, davalı 3.kişinin de bu sözleşmelerden haberdar olduğunu, haciz yapılan inşaattaki işlerin sözleşme gereğince müvekkili tarafından yapıldığını, borçlu Kooperatifin haciz mahallinde halen inşaat faaliyetine devam ettiğini belirterek, davanın kabulü ile istihkak iddia eden 3.şahsın istihkak iddiasının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı 3. kişi vekili, müvekkili ile yüklenici ... arasında işyeri karşılığı kat yapım sözleşmesi imzalandığını, ancak ... müvekkilinin rızası olmaksızın borçlu Kooperatif ile alt yüklenici sözleşmesi imzaladığını, davacı şirket ile davalı Kooperatif arasındaki ticari ilişkiden haberdar olmadıklarını, müvekkiline ait arsa üzerinde yüklenici ... tarafından yapılan imalatların tamamının bedelinin fazlası ile işyeri devri olarak ferağının verildiğini, bu nedenle müvekkiline ait arsa üzerinde yapılan imalatların ederinin tamamının fazlası ile ödendiğini, bedeli müvekkili tarafından ödenmiş malzemelerin, davacı tarafından haczinin mümkün olmadığını, ... 28.03.2013 tarihinde sözleşmeyi feshederek inşaat sahasını sorunlu bir şekilde terk ettiğini, haciz tarihinde haciz adresi ile yüklenicinin veya Kooperatifin bir ilgisinin kalmadığını, haczedilen demir kapıların malikinin her bir dükkanın maliki olduğunu, ancak bütün dükkanlar ve demir kapılar müvekkiline aitmiş gibi, sadece müvekkiline dava açıldığını, oysa mahcuzların bir kısmının müvekkiline ait olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davalı ...'in haciz sırasında, haczedilen demirkapı ve pergulaların kendisine ait olduğunu iddia ederek istihkak iddiasında bulunduğu, ancak davalı ... vekilinin cevap dilekçesinde bu defa da istihkak iddia ettikleri mahcuzların bir kısmının müvekkiline ait olduğunu, bir kısmının ise taşınmazın diğer maliklerine ait olduğunu beyan ettiği, ancak davalı 3.kişinin yargılama aşamasında dahi bu iddiasını ispata yönelik delil sunmadığı, tanık beyanları ve diğer delillerden mahcuzların davacı tarafından, borçlu Kooperatife satılan mallar olduğunun anlaşıldığı, haciz tarihinde borçlunun bu adreste inşaat yapmaya devam ettiği, bu nedenle inşaat malzemelerinin de davalı borçluya ait olduğunun kabulü gerektiği gerekçesiyle, davanın kabulü ile 3. kişinin istihkak iddiasının kaldırılmasına karar verilmiştir.
Karar, davalı 3. kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, alacaklının İİK’nun 99. maddesine dayalı 3. kişinin istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli değildir.
Davalı 3. kişi, haciz tarihinden önce 28.03.2013 tarihinde, borçlu Kooperatifin sözleşmeyi feshederek inşaat sahasını sorunlu bir şekilde terk ettiğini, bu konuda mahkemece delil tespiti de yapıldığını iddia etmektedir. Bu nedenle, borçlu Kooperatifin haciz tarihinde haciz mahalli olan inşaat sahasında çalışmaya devam edip etmediğinin net olarak ortaya konulması ve bu doğrultuda somut olayda mülkiyet karinesinin doğru biçimde kurulabilmesi gerekmektedir. Bunun için, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin, 2013/73 Değişik iş dosyası ile 28.03.2013 tarihli fesihnamenin içinde bulunduğu bildirilen ... . Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/339 Esas sayılı dava dosyası getirtilerek, somut olayda mülkiyet karinesinin hangi taraf lehine olduğunun ve bu doğrultuda davada ispat yükünün hangi taraf üzerinde bulunduğunun tespiti yapılarak, mülkiyet karinesinin aksini kanıtlamakla yükümlü tarafın dayandığı delillerin karinenin aksini kanıtlamaya elverişli olup olmadığının tartışılıp değerlendirilmesi gerekirken eksik araştırma ve değerlendirme sonucu yazılı gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, davalı 3. kişi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 26.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön