8. Hukuk Dairesi 2016/4518 E. , 2018/13670 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

8. Hukuk Dairesi 2016/4518 E. , 2018/13670 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Alacak

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Davacı ... vekili, davalı eş adına evlilik birliği içinde alınan araç için çektiği tüketici kredisinin boşanma davasından sonra ödemeye devam ettiğini belirterek 23.618,00 TL alacağın tahsline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ..., davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile kredi nedeni ile icra takibine konulan 23.618,00 TL alacağın 1/2'si olan 11.809,00 TL alacağın tahsiline karar verilmiştir. Hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde davacının dava dilekçesinde davalı eş adına evlilik birliği içinde alınan araç için çektiğini iddia ettiği tüketici kredisini boşanma davasından sonra ödemeye devam ettiğini, borcu ödeyemediği için takip başlatıldığını belirterek alacak talebinde bulunduğu, davacının ... Bankası'ndan çektiği 15.000 TL bedelli tüketici kredisinin vadesinde ödenmediği gerekçesi ile boşanma dava tarihinden sonra (31.05.2012) 14.09.2012 tarihinde takip başlatıldığı anlaşılmaktadır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK m. 225/son). O halde, tüm bu açıklamalara göre, davacının talebi genel hükümlere dayalı sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan alacak niteliğinde olduğu anlaşılmakla, davacının iddiası genel hükümlere dayalı (TBK m. 77 vd.) olup, mal rejiminin tasfiyesi kapsamında bir talep niteliğinde değildir.
O halde, talep TMK 2. kitabından kaynaklanmadığından Aile Mahkemesi görevli olmayıp, uyuşmazlığın çözüm yeri 6100 sayılı HMK'nun 2.maddesi uyarınca belirlenecek Asliye Hukuk Mahkemesidir. Görev kamu düzeni ile ilgili dava şartı olduğundan (HMK m. 114/c) iddia ve savunma olarak ileri sürülmese bile yargılamanın her aşamasında mahkemece resen göz önünde bulundurulur (HMK m. 115/1). Mahkemece, talebe yönelik görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarda gösterilen sebeplerle 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, HUMK'nun 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 05.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön