8. Hukuk Dairesi 2015/21010 E. , 2018/13027 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İstihkak
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Davacı alacaklı vekili, borçlu adresinde yapılan 21.04.2014 tarihli haciz işlemi sırasında davalı üçüncü kişinin haczedilen menkullerin kendisine ait olduğundan bahisle istihkak iddiasında bulunduğunu belirterek, davanın kabulü ile istihkak iddiasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı üçüncü kişi,haciz yapılan iş yeri ile borçlunun bir ilgisi bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, vergi dairesi ve kira sözleşmesi kayıtlarına göre üçüncü kişi ve borçlu şirketin haciz adresinde 10.04.2014-15.04.2014 tarihleri arasında birlikte faaliyet gösterdikleri üçüncü kişinin haciz adresine ilişkin kira sözleşmesinin başlangıç tarihinden sonra satın aldığını iddia ettiği makinelerin yeni adresine değil de önceki adresine nakledilmesinin işlemlerin muvazaalı olduğunu gösterdiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, alacaklının İİK’nun 99. maddesine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre dava konusu haciz adresi ile borçlu şirketin ticaret sicil kayıtlarında yer alan adresinin farklı olduğu, borçlu şirket adına haciz adresine çıkarılan ödeme emri tebligatının adresten ayrıldığından bahisle tebliğ edilemediği, yine haciz esnasında borçlu şirket yetkilileri hazır olmadıkları gibi, borçlu şirketin haciz adresinde faaliyette bulunduğuna dair bir delil elde edilemediği anlaşılmıştır. Hal böyle olunca, İİK'nun 97/a maddesinde öngörülen mülkiyet karinesi üçüncü kişi yararına olup, ispat yükü altında olan alacaklı mahcuzların borçluya ait olduğunu kanıtlamaya elverişli delilleri sunamamıştır.
O halde, Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz önüne alınarak, davanın reddi yerine oluşa ve dosya içeriğine uygun düşmeyen gerekçe ile kabulüne yönelik hüküm kurulması doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı 3. kişi vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, istek halinde peşin harcın temyiz edene iadesine, 23.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
8. Hukuk Dairesi 2015/21010 E. , 2018/13027 K
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 27 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 30 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 35 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 6 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 32 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 23 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 22 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 19 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat