8. Hukuk Dairesi 2015/21418 E. , 2018/12764 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İstihkak
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K A R A R
Davacı alacaklı vekili, 3. kişinin adi kira sözleşmesinden kaynaklanan kişisel hakkına dayanarak mahcuzlar hakkında istihkak iddiasında bulunmasının geçerli olmadığını, ayrıca borçlu şirketin dava konusu olmayan önceki tarihli hacze itiraz etmediğini öne sürerek 20.10.2014 tarihli haciz yönünden 3. kişinin istihkak iddiasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı 3. kişi vekili müvekkilinin şahsına ait olmayan, dava dışı ...'dan kiralamış olduğu menkullerin haczedilmek istenildiğini, kira sözleşmesinde müvekkilinin kiracı konumunda olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece davalı 3. kişinin istihkak iddiasını adi kira sözleşmesinden doğan kişisel hakka dayandırdığı ve dolayısıyla istihkak iddiasını ispat edemediği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş, kararı davalı 3. kişi vekili temyiz etmiştir.
Dava, alacaklının İİK’nun 99. maddesine dayalı 3. kişinin istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir.
Davalı 3. kişi haciz esnasında alınan beyanında ve cevap dilekçesinde mahcuz malları dava dışı ...'dan yazılı sözleşme ile kiraladığını beyan ederek kiracılık sıfatına dayalı olarak istihkak iddiasında bulunmuştur.
İİK'nun 96/1. maddesi uyarınca istihkak iddiasının mülkiyet, rehin vb. haklardan birisine dayanılarak ileri sürülmesi gerekir. Gerek doktrinde ve gerekse Yargıtay uygulamasında “mülkiyet ve rehin hakları” sözcüklerinin sınırlandırıcı anlam taşımadığı, ayrıca sınırlı ayni haklara, tapuya şerh verilmiş kişisel haklara, hapis hakkına, mülkiyeti muhafaza sözleşmesine, intifa hakkına dayanarak da istihkak davası açılabileceği kabul edilmektedir.
Ancak somut olayda, davalı 3. kişi yukarıda yazılı haklara değil, yalnızca kiracılık sıfatına dayanmıştır. Davalı 3. kişinin sunduğu kira sözleşmeleri ise adi nitelikte olup, kural olarak kiracının istihkak iddiasında bulunma hakkı yoktur. Adi kira sözleşmesinde borç sadece taraflar yönünden sonuç doğurur. Diğer bir deyişle borç ilişkisinden kaynaklanan şahsi haklar sözleşmenin tarafı olmayan kişilere karşı ileri sürülemez.
O halde davacı alacaklının İİK 99. maddesi hükümlerine göre istihkak davası açmakta hukuki yararı bulunmadığından, 6100 sayılı HMK'nun 114/ h ve 115/2 maddeleri uyarınca, davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
2-Bozma neden ve şekline göre davalı 3. kişi vekilinin sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesi gerekli görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı 3. kişi vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı 3. kişi vekilinin sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 16.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
8. Hukuk Dairesi 2015/21418 E. , 2018/12764 K
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 29 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 28 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 103 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 31 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 24 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 23 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 28 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 29 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat