8. Hukuk Dairesi 2017/7243 E. , 2018/9834 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

8. Hukuk Dairesi 2017/7243 E. , 2018/9834 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Anne ve Baba Yönünden Nüfus Kaydının Düzeltilmesi

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

KARAR

Davacı vekili, dilekçesinde, davacı müvekkillerinin babaları...'nun torunları olan davalılar ... ve ...'ı kendi çocukları gibi nüfusa kaydettirdiğini,...'nun 15/03/2003 eşi ...'nun ise 10/03/2015 tarihinde vefat ettiklerini, davalılardan ... ve ...'ın babalarınının ..., annelerinin ... olduğuna ilişkin nüfus kaydının iptaline, ... ve ... (...) ... çocukları olarak nüfusa tescillerine, karar verilmesini istemiş mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden davalı ...'ın 23.05.1075 doğumlu olarak 23.05.1980 tarihinde, davalı ...'nun 20.12.1979 doğumlu olarak 10.12.1990 tarihinde ... ve... çocukları olarak nüfusa tescil edildikleri, mevcut kayda göre gerçek baba olduğu iddia edilen ... ... ile öz kardeş olarak göründükleri, ... ... ile ... ...'nun 28.12.1992 tarihinde evlendikleri anlaşılmaktadır.
Dava hatalı nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir.
1-Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36.maddesine göre, nüfus kayıtlarının düzeltilmesine (ad ve soyadı değişikliği davaları dahil) ilişkin davalarda nüfus müdürü veya memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunludur. Bu emredici Kanun hükmü dikkate alınarak nüfus müdürlüğünün kanuni hasım olarak davaya katılması sağlanıp nüfus idaresi temsilcisinin huzuru ile yargılama yapılarak karar verilmesi gerektiğinin dikkate alınmaması,
2-Nüfus kaydının düzeltilmesi istenilen davalı ...'ın nüfusa tesciline dair belgelerin getirtilerek denetlenmemesi,
Kabule göre de:
3-Çekişmeli yargı işi olan davada, davanın kabulü dikkate alınarak, davacı yararına vekalet ücreti takdir edilmemesine ve davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalılardan tahsili ile davacıya verilmemesine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nın 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nın 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 22.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön