8. Hukuk Dairesi 2016/13650 E. , 2019/9544 K


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

8. Hukuk Dairesi 2016/13650 E. , 2019/9544 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi



Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı üçüncü kişi vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

KARAR

Davacı üçüncü kişi şirket vekili, vekil edenine ait menkul malların borçlunun borcundan dolayı haczedildiğini belirterek, istihkak iddiasının kabulüne karar verilmesini istemiştir.
Davalı alacaklı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, istihkak iddiasının ancak güçlü ve inandırıcı delillerle ispatlanmasının mümkün olduğu, davacının dosyaya sunduğu fatura ve belgelerin davasını ispata yeterli olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı üçüncü kişi şirket vekili ile davalı müflis borçlu şirket vekili tarafından ayrı ayrı temyiz etmiştir.
Dava, üçüncü kişinin İİK’nin 96. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkindir.
İİK'nin 'Takibin Durması ve Düşmesi' başlıklı 193. maddesinin 1 ve 2. fıkralarında:'İflasın açılması, borçlu aleyhine haciz yoluyla yapılan takiplerle teminat gösterilmesine ilişkin takipleri durdurur. Kararın kesinleşmesi ile bu takipler düşer...' düzenlemesi yer almaktadır.
Diğer yandan istihkak davasında geçerli haczin bulunması dava şartı olup, yargılamanın her aşamasında, Mahkemece kendiliğinden (re'sen) gözetilmesi gerekir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden, borçlu Gestaş İnşaat Ticaret ve Sanayi AŞ. hakkında, ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından 10.04.2014 tarihli ve 2013/253 Esas, 2014/276 sayılı karar ile iflas kararı verildiği, kararın 05.04.2017 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Bu durumda karar tarihinden sonra, borçlu şirket yönünden İİK’nin 193/2. maddesi uyarınca takibin düştüğünün kabulü gerekir. Mahkemece borçlu hakkında verilen iflas kararının kesinleşmesinden dolayı takibin ve haczin düşmesi nedeniyle konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına, maktu karar ve ilam harcı ile yargılama giderleri ve nispi vekâlet ücretinin davanın açılmasına neden olan tarafa yükletilmesine karar verilmesi için hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin temyiz itirazlarının ayrı ayrı kabulüyle yerel Mahkeme hükmünün İİK'nin 366 ve HUMK'un 428.maddeleri gereğince BOZULMASINA, taraflarca İİK'nin 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine 14/10/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön