8. Hukuk Dairesi 2016/4162 E. , 2019/9488 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K A R A R
Davacı vekili, dava konusu 11306 ada 1 parsel sayılı taşınmazda vekil edeninin de hissesi olduğunu, taşınmaz üzerindeki ağaçların, yapıların ve evlerin vekil edenince yapıldığını belirterek muhtesatın vekil edenine aidiyetinin tespitini talep ve dava etmiştir.
Davalılar, taşınmazın muris dedelerinden kaldığını, murislerinin evinin tek katlı ve bahçeli ağaçlı olduğunu, davacının sadece tek katlı taşınmazın üzerine kaçak olarak yapılan çıkma katı yaptığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüyle taşınmaz üzerinde bulunan ve harita mühendisi ... tarafından düzenlenen 05/05/2015 tarihli raporda A ve C harfi ile gösterilen yapılarla, B harfiyle gösterilen 2 katlı evin % 90,97'sinin ve 1 adet 4-6 yaşlarında armut ağacı, 4 adet 10-15 yaşlarında aylantus ağacı, 1 adet 2-4 yaşlarında ceviz ağacı, 2 adet 6-8 yaşlarında erik ağacı, 2 adet 6-8 yaşlarında dut ağacı, 1 adet 10-15 yaşlarında kayısı ağacı, 1 adet 2-4 yaşında kayısı ağacı ve 1 adet 2-4 yaşlarında elma ağacından oluşan muhdesatın davacıya aidiyetinin tespitine, fazlaya ilişkin isteğin reddine karar verilmiştir. Hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, muhtesatın tespiti isteğine ilişkindir.
1. Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Davalıların 05/05/2015 tarihli raporda B harfiyle gösterilen 2 katlı eve yönelik diğer temyiz itirazlarının incelemesine gelince
Her ne kadar Mahkemece taşınmaz üzerinde bulunan B harfiyle gösterine yapının eski halinin yıpranması nedeniyle davacı tarafından tamir ve tadilat yapıldığı, bu tamir ve tadilatın sonucu binanın % 90,97'sinin davacı ...'a ait olduğu tespiti gerekçesi ile kabul kararı verilmiş ise de, Mahkemenin bu gerekçesine katılma imkanı bulunmamaktadır.
Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden, Mahkemenin kabulünde olduğu üzere, davaya konu taşınmaz üzerinde bulunan tek katlı binanın yıpranması nedeniyle davacı tarafından tamir ve tadilat yapıldığı anlaşılmakta ise de taşınmaz üzerinde bulunan B harfiyle gösterin yapının zemin ve birinci katının ayrı ayrı bağımsız bölüm niteliğinde olup olmadığı anlaşılamamaktadır.
Taşınmaz üzerine daha önce mevcut bir muhdesata yeni bölümler ilave edilmesi, muhdesatın tamamlanması veya mevcut muhdesatın bakım ve onarımının yaptırılması bağımsız bir muhdesat meydana getirme niteliğinde olmayıp mevcut muhdesatın daha kullanılır hale gelmesini, bir başka deyişle muhtesattan sağlanacak faydanın artmasını sağlayan işlerdir. Bu işler için harcanan giderler de muhdesatın değerini artıran faydalı ve zorunlu giderlerdendir.
İyileştirici nitelikteki giderleri tek başına karşılayan taşınmaz malik ya da maliklerinin koşullarının varlığı halinde bu giderlerden paylarına düşen kısmını TBK'nin 77 ve onu izleyen maddeleri hükmüne, sebepsiz zenginleşme kurallarına göre açacağı eda nitelikli bir alacak davası ile taşınmazın diğer maliklerinden isteyebileceği kuşkusuzdur. İyileştirme giderlerini yapan malik ya da maliklerin taşınmazın ortaklığının giderilerek satılması ve muhdesattan yararlanmalarının son bulması ile istenebilir hale gelecek bu giderler için eda nitelikli alacak davası açma hakkı mevcut iken önceden bu iyileştirme giderlerinin tespitini dava etmekte hukuki yararı bulunduğundan söz edilemez.
O halde, Mahkemece, öncelikle B harfiyle gösterilen yapının zemin ve birinci katının ayrı ayrı bağımsız bölüm olup olmadığı tespit edilerek, zemin ve birinci katın ayrı ayrı bağımsız bölüm olması halinde zemin kata yapılan iyileştirmeler için hukuki yarar bulunmadığından reddine, birinci kat için muhtesatın davacı tarafından meydana getirildiğinin tespitine zemin ve birinci katın ayrı ayrı bağımsız bölüm olmaması halinde ise yapılan iyileştirmeler için muhdesat tespiti davası açmakta hukuki yararı bulunmadığından tümüyle reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik araştırma ve inceleme ile karar verilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Davalıların temyiz itirazları yukarıda 2. bentte gösterilen sebeplerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, davalıların diğer temyiz itirazlarının yukarıda 1. bentte gösterilen sebeplerle reddine, HUMK'un 440/I. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 23/10/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
8. Hukuk Dairesi 2016/4162 E. , 2019/9488 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 20 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 14 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 7 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 8 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 49 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 21 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 31 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat