8. Hukuk Dairesi 2016/18413 E. , 2019/4940 K


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

8. Hukuk Dairesi 2016/18413 E. , 2019/4940 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

KARAR

Davacılar vekili davalıların miras bırakanı ...'in 2776 parsel sayılı taşınmazı 1988 yılında vekil edeni ...'e, 1537 parsel sayılı taşınmazı da 1986 yılında vekil edeni ...'a haricen sattığını, ...'in tapuda devir yapılmadan 1991 yılında vefat ettiğini, davacıların dava konusu taşınmazları fiilen teslim almalarından itibaren malik sıfatı ile tarımsal amaçlı kullandıklarını, malikin ölümünden sonra aralıksız ve çekişmesiz kullanımın 22 yılı geçtiğini ve davacıların dava konusu taşınmazları TMK'nin 713/2. maddesi uyarınca kazanmış olduklarını belirterek, 2776 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile ... adına, 1537 parsel sayılı taşınmazın kaydının iptali ile ... adına tapuya tescilini talep etmiştir.
Davalılardan ..., ..., ..., ..., ..., ... vekili, 13.12.2013 tarihli dilekçesi ile davayı kabul ettiklerini bildirmiştir. Davalılardan ..., ... 05.12.2014 dilekçeleri ile davayı kabul ettiklerini bildirmişlerdir. Davalı ... 13.11.2014 tarihli celsede, 25 yıl önce taşınmazın satıldığını duyduğunu ve davayı kabul ettiğini beyan etmiştir.
Davalı ... ve arkadaşları, davaya bir cevap vermemiştir.
Mahkemece davanın kabulüne, 2776 parsel sayılı taşınmazın davacı ... adına, 1537 parsel sayılı taşınmazın davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi üzerine hüküm, davalılardan ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, TMK'nin 713/1 ve 713/2. maddelerinde yazılı bulunan “ölüm” hukuki nedenine dayalı mülkiyet aktarımına yönelik tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Kural olarak, tapulu bir taşınmazın olağanüstü zamanaşımı yoluyla iktisabı mümkün değildir. Ancak kanunun açıkça izin verdiği ayrık durumlarda tapulu bir taşınmazın tamamının veya belli bir payının koşulları oluştuğu takdirde olağanüstü zamanaşımı yoluyla kazanılması mümkün olabilir. Kanunda düzenlenen ayrık hallerden biri de, TMK'nin 713/2. maddesidir.
Tapulu bir taşınmazın veya tapuda kayıtlı bir payın kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yoluyla edinilmesine imkan tanıyan TMK'nin 713/2. fıkrasında yer alan üç halden biri olan “…ölmüş…” ibaresi, “Anayasa Mahkemesi'nin 17.03.2011 tarihli ve 2009/58 Esas, 2011/52 Karar sayılı kararıyla iptal edilmişse de, Dairenin sapma göstermeyen uygulamalarında, Anayasa Mahkemesince yürürlüğün durdurulmasına ilişkin kararın verildiği 17.03.2011 tarihine kadar hak sahipleri yararına kazanma koşulları oluşmuş, malik 20 yıl önce ölmüş ve 20 yıllık kazanma süresi de dolmuş ise, TMK'nin 713/5. maddesi uyarınca bu tür hak sahiplerinin de dava açma yönünden kazanılmış haklarının olduğu kabul edilmektedir. Başka bir anlatımla, TMK'nin 713/5 maddesinin son cümlesindeki 'mülkiyet birinci fıkrada öngörülen koşulların gerçekleştiği anda kazanılmış olur' düzenlemesi uyarınca Anayasa Mahkemesinin yürütmeyi durdurma kararı ya da dava tarihinden hangisi daha önce ise o tarihe kadar zilyetlikle kazanma koşullarının tamamlanıp tamamlanmadığı araştırılmalıdır. O halde görülmekte olan davada Anayasa Mahkemesinin yürütmeyi durdurma tarihi dikkate alınmalı, Kanunda bulunan zilyetlik koşullarının bu tarihe kadar oluşup oluşmadığı tespit edilmelidir.
Dava konusu 2776 ve 1537 parsel sayılı taşınmazlar davalılar murisi ... adına kayıtlı olup, ... 05.05.1991 tarihinde ölmüştür. Bu durumda, Anayasa Mahkemesi'nin yürütmeyi durdurma kararı verdiği tarihe kadar davacılar açısından yirmi yıllık kazanmayı sağlayan sürenin dolmamış olduğu anlaşılmaktadır.
Bu açıklamalar karşısında davada TMK'nin 713/2. maddesinde yer alan “ölüm” hukuki sebebine dayanıldığına göre, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek, tapu malikinin ölüm tarihi ve Anayasa Mahkemesinin yürütmeyi durdurma karar tarihi dikkate alınarak sonucuna göre işin esası ile ilgili bir hüküm kurulması gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru olmamıştır.
SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, davalı ...'un yukarıda belirtilen temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulü ile Yerel Mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 13.05.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.





Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön