8. Hukuk Dairesi 2017/10290 E. , 2019/4506 K

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

8. Hukuk Dairesi 2017/10290 E. , 2019/4506 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVALILAR : ... vd
DAVA TÜRÜ : Soybağının Reddi


Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

KARAR

Davacı vekili, dava dilekçesinde, davacı ile davalı ...'in 03/11/2001 tarihinde evlendiklerini, davalı ...'in 2011 yılı Haziran ayında müşterek evi terk ettiğini, davacının 26/09/2013 tarihinde Nüfus Müdürlüğü'ne gittiğinde, 17.01.2013 doğumlu Miray isimli çocuğun 24/05/2013 tarihinde nüfusuna kaydedildiğini öğrendiğini, bu çocuğun babasının davacı olmadığını belirterek nesebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı, vekilinin istifası üzerine davayı kendisinin takip edeceğini beyan etmiş, ancak ilerleyen zamanda duruşmalara gelmemiş, davalı ... tarafından dava takip edilmiştir.
Mahkemece davacının verilen sürede küçük Miray'ı mahkemede temsil etmek üzere kayyım tayini için dava açmaması ve DNA incelemesi için Adli Tıp Kurumu Başkanlığına sevkedilecekleri bildirilmesine ve kesin süre verilmesine rağmen duruşmaya gelmemesi sebebiyle davasını ispat edemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Dava, koca tarafından, ana ve çocuğa karşı açılan soybağının reddi istemine ilişkindir.
1. Türk Medeni Kanunu 426. maddesine göre bir işte yasal temsilcinin menfaati ile küçüğün veya kısıtlının menfaati çatışıyorsa, vesayet makamı, ilgilisinin isteği üzerine veya re'sen temsil kayyımı atar. Verilen süre üzerine davacı tarafından kayyım atanması için dava açılmaması üzerine, mahkemece vesayet makamına küçüğe kayyım atanması için ihbarda bulunularak atanan kayyımın huzuru ile yargılamaya devam edilmesi gerektiğinin dikkate alınmaması,
2. Kamu düzeni ile yakından ilgili olan soybağının tespiti davalarında, Türk Medeni Kanunu'nun 284. maddesinde belirtilen koşullar saklı kalmak kaydıyla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu uygulanır. Anılan madde uyarınca, hakim maddi olguları re’sen araştırır ve kanıtları serbestçe takdir eder. Hukuk Muhakemeleri Kanunu 292. maddesi uyarınca dava dilekçesindeki talep çerçevesinde mahkemece tarafların iddia ve savunmaları da dikkate alınarak soybağının reddi iddiası ile ilgili olarak DNA testi yaptırmak üzere davacı ...'a tekrar meşruhatlı davetiye çıkarılarak DNA testi için gerekli kan ve doku örneklerini vermesi, aksi taktirde zor kullanılarak bu incelemenin yaptırılacağı hususu ihtar edilmeli, buna rağmen davalı gelmez veya gelir de kan ve doku örneklerini vermez ise bu incelemelerin zor kullanılarak yapılmasına karar verildikten sonra DNA testi yaptırılıp alınacak rapor doğrultusunda bir karar verilmesi gerekirken, yukarıda gösterilen yasal düzenlemelere aykırı şekilde yerinde olmayan gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi,
Doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 02.05.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.





Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön