8. Hukuk Dairesi 2018/4434 E. , 2019/10784 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Ecrimisil
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Davacı vekili, vekil edeninin ... ili, ... İlçesi, ... Mahallesi 4024 ada 1 parsel numarası ile tapuya kayıtlı, 1/3 arsa paylı ve kat mülkiyetine geçilen taşınmazda 2 nolu mesken niteliğindeki bağımsız bölümün maliki olduğunu, davalının uzun süredir taşınmaz üzerinde yer alan binanın bahçesi niteliğindeki ortak kullanım alanı üzerinde bulunan 38,00 metrekare alanlı tek katlı yığma niteliğindeki müştemilat yapıyı kiraya vermek suretiyle gelir elde ettiğini ve bu kira gelirinden, taşınmazın diğer hissedarlarının paylarına düşen miktarı ödemediğini, davalıya karşı evvelce ... Anadolu 23. Asliye Hukuk Mahkemesinde 2013/231 Esas ve 2013/ Karar sayılı dosyasında açılan ecrimisil talepli davanın kabul edildiğini, bu davada 18.08.2011 tarihine kadar ki ecrimisil bedellerinin davalıdan tahsiline karar verildiğini ve kararın keşinleştiğini, ancak sonrasında davalının mütekip ayların ecrimisil bedellerini ödemediğini açıklayarak, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere dava tarihi olan 10.06.2014 tarihinden itibaren geriye dönük ve 18.08.2011 tarihine kadar ki dönemleri kapsayan 6.000,00 TL ecrimisil bedelinin doğum anından itibaren işleyecek en yüksek reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, müvekkilinin, dava konusu edilen taşınmaz üzerindeki yapı için belediyeye başvurarak imar izni ve ruhsat aldığını, yapı ile ilgili vergi ödediğini, dolayısıyla haksız işgalin sözkonusu olmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne ve davacının hissesi itibariyle toplam 7.901,45 TL'nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, hükmolunan miktarın 2.412,00-TL’si yönünden 18.08.2013 tarihinden, 2.879,00 TL’si yönünden 18.08.2012, 2.610,40 TL yönünden 18.08.2011 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, karar verilmesi üzerine hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, çaplı taşınmazda, paydaşlar arasında ecrimisil istemine ilişkindir.
1. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Bilindiği ve gerek öğretide, gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan hak sahibinin, hak sahibi olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih, 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir. (YHGK'nin 25.02.2004 tarihli ve 2004/1-120-96 sayılı kararı)
Hemen belirtelim ki, ecrimisil hesabı uzmanlık gerektiren bir husus olup, taşınmazın niteliğine uygun bilirkişi marifetiyle keşif ve inceleme yapılarak ve taleple bağlı kalınarak haksız işgal tazminatı miktarı belirlenmelidir. Alınan bilirkişi raporu, somut bilgi ve belgeye dayanmalı, tarafların ve hakimin denetimine açık değerlendirmenin gerekçelerinin bilimsel verilere ve HMK'nin 266 vd. maddelerine uygun olarak açıklanması gereklidir.
Özellikle arsa ve binalarda kira esasına göre talep varsa, taraflardan emsal kira sözleşmeleri istenmeli, gerekirse benzer nitelikli yerlerin işgal tarihindeki kira bedelleri araştırılıp, varsa emsal kira sözleşmeleri de getirtilmeli, dava konusu taşınmaz ile emsalin somut karşılaştırması yapılmalı, üstün veya eksik tarafları belirlenmelidir.
İlke olarak, kira geliri üzerinden ecrimisil belirlenmesinde, taşınmazın dava konusu ilk dönemde mevcut haliyle serbest şartlarda getirebileceği kira parası, emsal kira sözleşmeleri ile karşılaştırılarak, taşınmazın büyüklüğü, niteliği ve çevre özellikleri de nazara alınarak yöredeki rayiçe göre belirlenir. Sonraki dönemler için ecrimisil değeri ise ilk dönem için belirlenen miktara ÜFE artış oranının tamamının yansıtılması suretiyle bulunacak miktardan az olmamak üzere takdir edilir.
Somut olayda, davacının daha önce açmış olduğu (aynı taraflar arasında) ve 27.06.2013 tarihinde kesinleştiği anlaşılan ... Anadolu 23. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/231 Esas ve 2013/61 Karar sayılı dosyasında hükme esas alınan bilirkişisi heyeti raporunda, 18.08.2010-18.08.2011 ecrimisil dönemi için aylık ecrimisil bedeli 600,00 TL olarak belirlenmiştir. Mahkemece, davacının ecrimisil talebine konu dönemler olan 18.08.2011 tarihi ile 10.06.2014 tarihi arasında ecrimisil miktarının tespitinde, ... Anadolu 23. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/231 Esas ve 2013/61 Karar sayılı dosyasında hükme esas alınan 08.12.2012 tarihli bilirkişisi heyeti raporunda 18.08.2010 – 18.08.2011 ecrimisil dönemi için aylık ecrimisil bedeli olarak 600,00 TL belirlendiği hususu dikkate alınarak, dosyada 18.08.2011 tarihinde başlayan ilk ecrimisil dönemi için aylık ecrimisil bedelinin 600,00 TL olarak esas alınıp, sonrasında müteakip her yeni ecrimisil dönemi başlangıç tarihinde ÜFE oranında artış yapılarak aylık ecrimisil bedellerinin belirlenmesi suretiyle yapılacak hesaplama dikkate alınarak, davacının taşınmazdaki hissesine göre tespit edilecek ecrimisil bedeline hükmedilmesi gerekirken, sözü edilen ve daha önce taraflar arasında görülüp kesinleşen dosyadaki raporu esas almayan ve ecrimisil hesabında, önce, son dönemdeki ecrimisil bedelini tespit ederek sonrasında, geriye doğru bedel azaltması yaparak önceki dönemlere ilişkin ecrimisil bedelini tespit etmek suretiyle Dairemizin uygulamasına aykırı biçimde hesaplama yapan bilirkişi heyetinin dosyadaki 04.05.2015 tarihli raporunun hükme esas alınarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda (2) no’lu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüne, usul ve yasaya aykırı olan hükmün 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının (1) no’lu bentte açıklanan nedenlerle reddine, HUMK'un 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 02.12.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
8. Hukuk Dairesi 2018/4434 E. , 2019/10784 K
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 22 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 23 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 25 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 31 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 17 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 24 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 14 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat