8. Hukuk Dairesi 2018/11482 E. , 2019/5405 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı üçüncü kişi vekili ve davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Davacı üçüncü kişi vekili, davacı şirketin SGK'da bulunan hakedişleri üzerine borçlu şirketin borcundan dolayı haciz konulduğunu belirterek istihkak davasının kabulü ile haczin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı alacaklı vekili, borçlu ve davacı şirketlerin birleştiklerini, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece yapılan ilk yargılama sonucunda, istihkak davasının kabulüne karar verilmiş, karar davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 25.3.2014 tarihli ve 2014/3333 Esas, 4342 Karar sayılı ilamı ile, borçlu şirkete ait hastane işyerinin, işletme hakkı borcun doğumundan sonra 09.03.2010 tarihinde borçlu tarafından dava dışı Yozgat ... Hizmetleri Şirketine, 19.08.2010 tarihinde de anılan şirket tarafından davacı üçüncü kişiye devredildiği, borcun doğumundan sonra borçlu şirketten doğrudan devir olmayacak şekilde, dava dışı sadece göstermelik olarak kurulduğu anlaşılan Yozgat ... Hizmetleri şirketinden devir alınmış gibi yapılan bu işlemlerin alacaklılardan mal kaçırma amacına yönelik olup, alacaklının haklarını etkilemeyeceği, bir işyeri devri olduğu kabul edilse dahi, bu iş yerini devir alan davacının devir aldığı işletmenin borçlarından sorumlu olduğundan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, davanın kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğundan bahisle karar bozulmuş, davacı üçüncü kişi tarafından başvurulan karar düzeltme isteği de reddedilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyarak davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı üçüncü kişi vekili ile davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, üçüncü kişinin İİK'nin 96. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkindir.
1. Yargıtay ilamında belirtilen bozma sebepleri çerçevesinde işlem yapılarak karar verilmiş, bozma ile kesinleşen hususların yeniden temyiz sebebi yapılmasına usul hükümleri elvermemiş bulunmasına ve temyiz edilen kararda yazılı gerekçelere göre davacı üçüncü kişi vekilinin yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddine
2. Davalı alacaklı vekilinin vekalet ücretine yönelik temyizine gelince
Davanın esasına yönelik karar verildiğine göre, karar tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hacizli malların değeri ile alacak miktarından hangisi az ise onun üzerinden hesaplanacak nispi vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekir. Somut olayda, takibe konu alacak miktarı, hacizli malların değerinden az olduğundan, avukatlık ücretinin takibe konu alacak miktarı üzerinden hesap edilmesi gerekirken davalı taraf yararına maktu vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
3. Davalı alacaklı vekilinin tazminat istemine yönelik temyiz itirazlarına gelince
İİK'nin 97/13. maddesine göre istihkak davası üzerine, takibin talikine karar verilip de neticede dava reddolunursa, alacaklının alacağından bu dava dolayısıyla istifası geciken miktarın, %20'sinden aşağı olmamak üzere davacıdan tazminat alınmasına hükmolunacağı kurala bağlanmıştır. Somut olayda, tensip zaptı ile tedbir isteminin teminatsız olarak kabulüne ve haczedilen paranın alacaklıya ödenmesinin durdurulmasına karar verilmiş, sonradan paranın teminat mektubuyla değiştirilmesine karar verilmiştir. Buna göre, dava neticeleninceye kadar haczedilen paranın alacaklıya ödenmemesi şeklindeki ara kararın mahcuz yönünden takibin durdurulması niteliğinde olduğu anlaşılmakla alacaklı lehine tazminat koşulları gerçekleştiği halde, tazminat talebinin reddine karar verilmesi hatalı olmuş ve bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı üçüncü kişi vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine (2) ve (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün İİK'nin 366 ve 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi uyarınca
BOZULMASINA, taraflarca İİK'nin 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine, 22.05.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
8. Hukuk Dairesi 2018/11482 E. , 2019/5405 K
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 34 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 31 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 24 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 35 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 37 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 19 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 14 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat