8. Hukuk Dairesi 2017/1341 E. , 2019/2556 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

8. Hukuk Dairesi 2017/1341 E. , 2019/2556 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi


Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiş olup, hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtayca incelenmesi davalı vekili, duruşmasız olarak davacı vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 12.03.2019 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davalı vekili Av. ... ile karşı temyiz eden davacı vekili Av. ... geldiler. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek dosya incelendi, gereği düşünüldü:

KARAR

Davacı ... vekili, evlilik birliği içinde davacının katkıları ile davalı kadın adına taşınmazlar satın alındığını açıklayarak, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla tespit edilecek alacağın davalıdan tahsilini talep etmiş, harca esas değer 10.000,00 TL olarak bildirilmiştir. 23.12.2013 tarihli harcını yatırmak suretiyle sundukları dilekçeyle talep miktarı 600.000,00 TL olarak açıklanmıştır.
Davalı ... Paşavul vekili, davacının malvarlığının edinilmesinde hiçbir katkısının bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece verilen ilk kararda davanın kısmen kabulüne, 253.215,50 TL katkı payı alacağının dava tarihi olan 19.02.2007 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazlaya dair istemin reddine karar verilmiş, her iki taraf vekillerince yapılan temyiz itirazları üzerine yapılan incelemede Dairenin 2015/15891 Esas, 2016/5279 Karar sayılı ilamında, kısa karar ve gerekçeli karar çelişkisine işaret edilerek hüküm bozulmuş, bozma nedenine göre taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde davasının kısmen kabulüne, 294.647,50 TL'nin (10.000 TL'sine dava tarihi olan 19/02/2007 tarihinde itibaren, kalan 284.647,50 TL'ye ıslah tarihi olan 23/12/2013 tarihinden itibaren) yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin isteminin reddine karar verilmiştir. Hüküm, süresi içerisinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve uyulan bozma ilâmında açıklandığı üzere işlem yapılıp sonucu dairesinde hüküm tesis edildiğine göre davacı vekili ve davalı vekilinin aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince
a) Hakim tarafların talep sonucuyla bağlı olup her bir talebi hakkında verilen kararı gerekçeli karar ve hükümde ayrı ayrı göstermelidir (HMK mad. 26. ve 297/2). Davacı vekilinin, dava dilekçesinde alacak isteğinde bulunduğu taşınmazlar içerisinde 1301 ada 1 parselde 1 nolu mesken de bulunmaktadır. Bu meskene yönelik alacak talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmaması HMK'nin 297/2. maddesine aykırı olmuştur.
b) Mahkemece tasfiyeye konu edilen 2410 ada 233 parselde 2 nolu mesken ile 830 ada 10 parselde 6 nolu mesken yönünden davacı tarafın alacak isteğinin tümden reddine karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve incelemenin hüküm kurmaya elverişli olmadığı anlaşılmaktadır.
Davacı tarafça bu iki mesken satın alınırken bedelin davalı kadının kişisel mallarının satımından gelen para ve davacı tarafın kazancıyla karşılandığı açıklanarak alacak isteğinde bulunulmuştur. Davalının kişisel malı olduğu tarafların kabulünde olan dava dışı Güzelce köyündeki iki arsa ile Peker sokaktaki evin satış değerlerinin dava konusu iki meskenin alım tarihindeki değerlerinin tamamını karşılayıp karşılamadığı araştırılmaksızın yazılı şekilde ret kararı verilmesi hatalı olmuştur. Mahkemece öncelikle, davalı kadının kişisel malı olup 830 ada 10 parselde 6 nolu dairenin alımında kullanılan Peker sokaktaki taşınmaz ile 2410 da 233 parselde 2 nolu meskenin alımında kullanılan Güzelce köyündeki iki arsanın satış değerleri tespit edilmelidir. Bu değerlerin tasfiyeye konu meskenlerin edinme tarihindeki değerlerin tamamını karşılayıp karşılamadığı netleştirildikten sonra sonucuna göre davacının katkı payı alacağı isteği hakkında bir karar verilmelidir.
3. Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince
Mahkemece, tasfiyeye konu edilen Ayazağa'daki 15 nolu meskenin davacı erkeğin dava dışı bir taşınmazının satımından gelen bedel ile satın alındığı, dolayısıyla tamamında katkısı olduğu kabul edilerek davacı lehine alacağa hükmedilmiş ise de kabul, dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Dosya içerisindeki bilgi, belge, beyanlar, kooperatif kayıtlarından 15 nolu mesken için 14.10.1998 tarihinde üçüncü kişiden davalı adına üyeliğin devrinin gerçekleştiği, kooperatife yaklaşık beş sene ödemeler yapıldığı, 18.06.2004 tarihinde tapuda tescil işleminin gerçekleştiği sabit olup mahkemenin kabul ettiği şekilde meskenin tek seferde bedeli ödenerek satın alınmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, davacı için belirlenen ve dosya kapsamına uygun bulunan %50 katkı oranı bu mesken yönünden de kabul edilerek, talep de gözetilmek suretiyle taşınmazın dava tarihi itibariyle belirlenen rayiç değeri üzerinden davacının katkı payı alacağının belirlenmesi gerekirken, yazılı şekilde değerin tamamı üzerinden alacağa hükmedilmesi hatalıdır.
Mahkemece, yukarıda izah edilen eksiklikler ve hatalar giderildikten sonra temyiz edenlerin sıfatları ve kazanılmış hakları gözetilerek oluşacak sonuç dairesinde bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2-a) ve (2-b) nolu bentte gösterilen nedenlerle davacı vekilinin, (3) nolu bentte gösterilen nedenlerle davalı vekilinin yazılı temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, her iki taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının yukarıda (1). bentte gösterilen nedenle reddine, Yargıtay duruşmasının yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi hükümleri uyarınca 2.037,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay duruşmasında avukat marifetiyle temsil olunan davalıya verilmesine, Yargıtay duruşmasının yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi hükümleri uyarınca 2.037,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak Yargıtay duruşmasında avukat marifetiyle temsil olunan davacıya verilmesine, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine, 12.03.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön