8. Hukuk Dairesi 2020/3148 E. , 2020/6523 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

8. Hukuk Dairesi 2020/3148 E. , 2020/6523 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Ecrimisil

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonucunda Mahkemece verilen davanın reddine dair kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairenin 30.06.2020 tarihli ve 2018/14130 Esas, 2020/4242 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Davalı vekili tarafından süresinde kararın düzeltilmesi istenmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı vekili, dava konusu 3 ve 5 parsel sayılı taşınmazların davacıya ait olduğundan, Belediyece davacıya 100 ada 9 ve 10 parsellerin verileceğinin kararlaştırıldığını, ancak tapuya tescilin yapılmadığını, davacının taşınmazı park olarak kullanıldığından bahisle fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla geriye dönük 5 yıllık 50000 TL ecrimisilin faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili zamanaşımı def’i, husumet ve derdestlik itirazında bulunarak davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece aynı nedenle idare mahkemesinde tam yargı davası açıldığı, İdare Mahkemesindeki dava dilekçesinin 18.03.2015 tarihinde havale edildiği, iş bu mahkemede açılan davadan daha önce açıldığı gerekçesiyle davanın HMK'nin 114/1-I maddesi gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir. Hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiş olup Dairemizin 30.06.2020 tarihli ve 2018/14130 E., 2020/4242 K. sayılı ilamı ile idare mahkemesinin dosyası getirilerek her iki davanın taraflarının, konusunun ve dava sebeplerinin aynı olup olmadığının incelenmesi, derdestlik kapsamında kalan dönemlerin belirlenmesi, İdare Mahkemesindeki kararın kesinleşmesi halinde kesin hükümle ilgili dava şartı yargılama sırasında tamamlanacağından bu durumun gözetilmesi ondan sonra oluşacak duruma göre ecrimisil konusunda bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle, Yerel Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. Bozma ilamına karşı davalı vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
Dava ecrimisil istemine ilişkindir.
Bilindiği üzere “Taraflardan yalnız birinin temyizi halinde, Yargıtay, hükmü temyiz edenin aleyhine bozamaz. (Aleyhe bozma yasağı). Bundan başka, taraflardan yalnız birinin hükmü temyiz etmesi halinde, Yargıtayın (temyiz eden tarafın lehine olarak) verdiği bozma kararına uyan yerel mahkeme de artık, temyiz eden tarafın, önceki (bozulan) karara oranla daha aleyhine olan bir hüküm veremez. Buna da ‘aleyhe hüküm verme yasağı’ denir.
Yukarıda da açıklandığı üzere Mahkemece dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmiş ve hükmün davalı vekili tarafından sadece vekalet ücreti yönünden temyiz edilmiş olmasına göre Yerel Mahkeme kararının Dairemizce davalı aleyhine hüküm doğuracak şekilde bozulmuş olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre ve davalı vekilinin sadece vekalet ücreti yönünden temyiz talebinde bulunduğu gözetilerek Mahkemece davanın esasına girilmeden dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verildiğine göre, davalı lehine karar tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken hiç vekalet ücretine hükmedilmemiş olması doğru değil ise de belirtilen yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden 6100 sayılı HMK’nin ek Geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK’un 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüş olup mahkeme hükmüne 5. bent olarak “davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 2016 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince maktu vekalet ücreti olan 1800 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine” cümlesinin eklenmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Davalı vekilinin yukarıda açıklanan nedenlerle karar düzeltme talebinin Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 440/I-4. maddesi gereğince kabulüne, Dairemizin 30.06.2020 tarihli ve 2018/14130 Esas, 2020/4242 Karar sayılı bozma ilamının kaldırılmasına, yukarıda açıklanan nedenlerle hükme 5. bent olarak “davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 2016 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince maktu vekalet ücreti olan 1800 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine” cümlesinin eklenmesine Yerel Mahkemenin hükmünün 1086 sayılı HUMK'un 438/7. fıkrası gereğince DÜZELTİLMİŞ BU ŞEKLİ İLE ONANMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 22.10.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2020 Yılı Kararları” sayfasına dön