8. Hukuk Dairesi 2020/2053 E. , 2020/6178 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

8. Hukuk Dairesi 2020/2053 E. , 2020/6178 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün asıl davada davacılar-birleşen dosyada davalılar vekili, birleşen dosyada davacı-asıl dosyada davalı vekili ve bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K A R A R
Davacılar vekili dava konusu 467 parsel sayılı taşınmazın ..., ..., ..., ..., ... ve ... ... adına hisseli olarak tescil edildiğini, 10.02.1975 tarihli taksim sözleşmesi ile kök muris ...’tan intikal eden yerleri taksim ettiklerini ve 467 parsel sayılı taşınmazın ... ile davacıların murisi ...'e düştüğünü, 467 parsel sayılı taşınmazın tespitine ... tarafından itiraz edilmekle bu yer davalı olduğundan taksimin bu yer için uygulanamadığını, 467 parsel tespit maliklerince yapılan 06.02.1986 tarihli sözleşme ile taşınmazın 27.580 m2 bölümünün ...'e 23.170 m2 bölümünün ...'na ait olduğunun kabul edildiğini belirterek, taşınmazın tapusunun iptali ile 27.580 m2 yerin davacılar adına hisseleri oranında tescilini talep etmiştir.
Mahkemenin eldeki dosya ile birleştirilen 2010/337 Esas sayılı dosyasında davacı vekili, dava konusu 467 parsel sayılı taşınmazın 06.02.1986 tarihli taksim sözleşmesi ile murisi ... ve ...'e bırakıldığını, ...’nun ölümü üzerine Veli mirasçılarının yaptığı 28.01.1987 tarihli taksim ile dava konusu yerde ...'na isabet eden 23.170 m2 bölümden 22.170 m2 bölümün davacı ...'na, 1.000 m2 bölümün ...’na ait olacağının kararlaştırıldığını belirterek, taşınmazın tapusunun iptali ile 22.170 m2 bölümün davacı adına tapuya tescilini talep etmiştir.
Mahkemece asıl ve birleşen davaların kısmen kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm, asıl dosyada davacılar vekili, birleşen dosyada davacı vekili ve davalılardan ..., ..., ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Asıl dava ve birleşen dava miras taksimine dayalı tapu iptali tesciline ilişkindir.
1. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, tarafların aşağıda belirtilen hususlar dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Dosyanın incelenmesinde, öncesi K.sani 319 tarih ve 77 numarası ile tapulu olan 467 parsel sayılı taşınmazın 16.07.1968 tarihli kadastro tespiti ile paylı olarak ..., ..., ..., ..., ... ve ... ... adlarına tespitinin yapıldığı, ... tarafından tespite itiraz edilmesi üzerine Kadastro Mahkemesinin 1969/367 Esas ve 1987/16 Karar sayılı kararı ile taşınmazın tespit gibi tesciline karar verildiği ve taşınmazın bu hükme göre 11.06.1993 tarihinde tapuya tescilinin yapıldığı, kök muris ... mirasçıları tarafından 10.02.1975 tarih ve 0424 yevmiye numaralı taksim sözleşmesi ile ...’tan intikal eden taşınmazların taksiminin yapıldığı, 06.02.1986 tarihli taksim sözleşmesi ile de, taksim tarihinde tespiti kesinleşmemiş olan dava konusu 467 parsel sayılı taşınmazın 27.580/50.750 payının ...’e, 23.170/50.750 payının ise ...’na bırakıldığı, sonrasında ...’nun ölümü üzerine mirasçıları arasında yapılan 28.01.1987 tarihli taksim sözleşmesi ile Veli’ye düşen bölümden olmak üzere 22.170/50.750 payının ...’na, 1000/50.750 payının ...’na ait olduğunun kabul edildiği anlaşılmıştır. Geçerli taksim sözleşmelerine göre, 50.750 m2 miktarındaki 467 parsel sayılı taşınmazın, 27.580 m2’sinin ...’e, 23.170 m2’sinin ...’na düştüğü, Veli payının 22.170 m2’sinin ...’na, 1000 m2’sinin ...’na verildiği, ... ve ... payından bir kısmın Kumluca Asliye Hukuk Mahkemesinin 1996/17 Esas ve 1997/237 Karar sayılı ilamı ile ...’a, toplam miktardan bir kısmın ise Kumluca Asliye Hukuk Mahkemesinin 1999/391 Esas ve 2000/251 Karar sayılı ilamı ile ... adına hükmen tescil edildiği, devamında ...’ın payının...’ye satıldığı, İbrahim ve ...’nın terekeye giren üçüncü kişi durumunda oldukları anlaşılmaktadır. O halde, ...’in payının ... ve Veli mirasçılarının paylarından mahsup edilmesinde bir yanlışlık bulunmadığına, ayrıca taksim sözleşmesine göre taşınmazın ifrazen taksimi de mümkün olmadığına göre, Mahkemece, ... ve...’ye devredilmiş olan paylar çıkarıldıktan sonra, taksim sözleşmeleri gereğince, asıl davada davacılara, birleşen davada davacıya isabet edecek payların, oranlama yapılmak suretiyle belirlenerek, tesciline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde ifrazen tescil kararı verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir.
Kabule göre de, davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verildiğine göre, kabul-ret oranına göre yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yargılama giderlerinin davacıların üzerinde bırakılması ve taraflar lehine vekalet ücretine hükmedilmemiş olması doğru değildir.
SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, tarafların yukarıda 2. bentte belirtilen temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulü ile Yerel Mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle tarafların sair temyiz itirazlarının reddine, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine, 14.10.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi

Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2020 Yılı Kararları” sayfasına dön