8. Hukuk Dairesi 2018/15821 E. , 2020/898 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

8. Hukuk Dairesi 2018/15821 E. , 2020/898 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ : Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Katılma Alacağı
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Aile Mahkemesi

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiş olup, hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve duruşmasız olarak davalı vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 04.02.2020 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davacı vekili Av. ... ve karşı taraftan temyiz eden vekili Avukat ... geldiler. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı ... Kara vekili, evlilik birliği içerisinde davalı erkek adına edinilen bir adet mesken bulunduğunu açıklayarak, mal rejiminin tasfiyesini, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 53.250,00 TL'nin faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiş, harcını yatırmak suretiyle sundukları 25.02.2016 tarihli dilekçeyle talep miktarı 79.000,00 TL'ye arttırılmıştır.
Davalı ... vekili, davacının meskenin edinilmesine katkısının bulunmadığını, davalının kişisel malı ile satın alındığını ileri sürerek, davanın reddini savunmuştur.
İlk Derece Mahkemesince, dava konusu edilen meskenin 18.06.2009 tarihinde edinildiği ve davalı adına kayıt edildiği, Şubat 2008 tarihinde 48.000,00 TL peşinat ödenip 58.000,00 TL banka kredisi çekildiği, aylık sabit taksitlerle Ocak 2011 tarihine kadar geri ödemelerin yapıldığı, geçerli mal rejiminin sona erdiği 05.05.2010 tarihinde kredi geri ödemelerinin devam ettiği, tarafların her ikisinin de çalıştığı ve düzenli gelirlerinin olduğu, davalı tarafça 48.000,00 TL peşinatın evlenmeden önceki birikimleriyle ödendiği, bu sebeple kişisel malı olduğu iddia edilmiş ise de bu yöndeki iddiasını ispata yarar dosyada yeterli delil olmadığı, evlilikten 5 ay sonra peşinat ödemesinin yapılmış olmasının davalının kişisel malı olacağına karine teşkil etmeyeceği, bu sebeple taşınmazın edinilmiş mal olup taşınmazın bilirkişice hesaplanan tasfiye tarihi olan karar tarihine en yakın piyasa sürüm değeri olan 158.000,00 TL üzerinden hesaplanan peşinattan dolayı 71.000,00 TL ve çekilen banka kredisinin boşanma davasının açıldığı tarihe kadar ödenen 44.507,32 TL edinilmiş geri kalan kişisel mal olacağından, bunun da oranlanmasıyla elde edilen 66.913,00 TL'nin toplamı olan 138.013,00 TL'nin edinilmiş mal olup yarısının davacı hissesine isabet ettiği anlaşılmakla verilen ıslah dilekçeside dikkate alınarak davanın kısmen kabulü ile 69.000,00 TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş olup, hüküm davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince, istinaf talebinin kabulüyle İlk Derece Mahkemesinin kararının kaldırılmasına karar verilerek, toplanan delillerden, meskenin 48.000,00 TL'lik peşinatının davalının evvelki birikimleri ile ödendiği ve kişisel mal olduğunun kabulü gerekeceği, mal rejiminin sona erdiği tarihte kredi ödemelerinin devam ettiği, buna göre, taşınmazın karar tarihine en yakın 158.000 TL değeri üzerinden 71.100,00 TL'nin peşinattan dolayı, 19.987,00 TL'nin taksitten dolayı kişisel mal, 66.913,00 TL'nin ise taksitten dolayı edinilmiş mal olması nedeniyle, bu miktarın 1/2 sinin davacının katılma alacağı olduğu anlaşıldığından davanın kısmen kabulü ile 33.456,50 TL'nin karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesine karar verilmiştir. Davacı vekili ve davalı vekili Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı temyiz yoluna başvurmuştur.
1. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, yapılan yargılama ve uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere, hukuki ilişkinin nitelendirmesine göre davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince
Somut olayda uyuşmazlık, ödenen 48.000,00 TL peşinatın kişisel mal olup olmadığı noktasındadır. Dava konusu mesken, eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde davalı adına edinilmiş olup, TMK'nin 222 maddesi hükmü gereği kişisel mal olduğunu ispat yükü davalı taraftadır. Davalı tarafça peşinatın kişisel mallarla ödendiği savunulmuş ve buna yönelik banka hesap hareketleri sunulmuş ise de davalıya ait ING bankası dolar hesabının 15.12.2006 tarihinde kapatıldığı, tarafların 07.09.2007 tarihinde evlendiği, peşinatın ise 06.02.2008 tarihinde ödendiği açıktır. Dosya kapsamında peşinat ödemesinin kişisel mal ile yapıldığının somut bir şekilde ispat edilemediğinin kabulü gerekir. Bölge Adliye Mahkemesince, peşinatın kişisel mal sayılıp hesaplamada davalı lehine denkleştirme yapılması hatalı olmuştur.
Bölge adliye mahkemesince, mesken alımında kullanıldığı ve bir kısım ödemeleri mal rejimi sonra erdikten sonraya sarktığı sabit olan davalı adına çekilen konut kredisinin, Daire uygulamasına uygun şekilde oranlamaları yapılarak ulaşılan 69.000,00 TL katılma alacağına tasfiye tarihi olan karar tarihi 20.12.2016'dan itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline yönelik davacı lehine karar verilmek üzere hüküm bozulmuştur.
SONUÇ: Yukarıda (2) nolu bentte gösterilen nedenlerle davacı vekilinin yazılı temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nin 371. maddesi uyarınca bu sebepten dolayı BOZULMASINA, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının yukarıda (1). bentte gösterilen nedenle reddine, HMK'nin 373/2. maddesi gereğince dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, Yargıtay duruşmasının yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 2.540,00 TL avukatlık ücretinin ...'den alınarak Yargıtay duruşmasında avukat marifetiyle temsil olunan Nursemin Kara'ya verilmesine, 35,90 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 2.249,51 TL'nin davalıdan alınmasına, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine,
04.02.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.






Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2020 Yılı Kararları” sayfasına dön