8. Hukuk Dairesi 2020/1350 E. , 2020/5376 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

8. Hukuk Dairesi 2020/1350 E. , 2020/5376 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Ziynet Ve Katılma Alacağı


Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, bozma sonrası yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiş olup, hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

KARAR

Davacı ... ... vekili, tarafların evlendikleri zaman düğün törenlerinde davacıya hediye olarak takılan takıların ve paraların davalı tarafından ileride geri iade etmek vaadiyle peyder pey alındığını ve kullanıldığını, davacıya geri verilmediğini açıklayarak, ziynetlerin ve nakit paranın davalıdan alınarak aynen iadesi, bu mümkün olmadığı takdirde bedellerinin faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiş, harca esas değeri 42.925,00 TL olarak bildirmiştir. 16.02.2012 tarihli harcını yatırmak suretiyle sundukları dilekçeyle, dava konusu ziynetlerin toplam 18.490,00 TL'lik kısmı yönünden davalarının edinilmiş mallara katılma rejiminin tasfiyesinden kaynaklı alacak davası olarak devamı talep edilmiştir.
Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemenin, davacı tarafın ziynet alacağına ve para alacağına ilişkin davasının sübut bulmaması nedeniyle reddine, davacı tarafın mal rejiminin tasfiyesi talebi yönünden açılan davasının kısmen kabulüne, 11.000,00 TL katılma alacağının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine ilişkin kararı, davacı vekilinin temyizi sonunda, Dairenin 26.02.2017 tarihli ve 2017/10062 E., 2019/2015 K. sayılı ilamı ile bozulmuş, davacı vekilinin karar düzeltme isteği de Dairenin 18.09.2019 tarihli ve 2019/3628 E., 2019/7764 K. sayılı ilamıyla reddedilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, davacı tarafın ziynet alacağına ve para alacağına ilişkin davasının sübut bulmaması nedeniyle reddine, davacı tarafın mal rejiminin tasfiyesi talebi yönünden açılan davasının kısmen kabulüne, 11.000,00 TL katılma alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir. Hüküm, süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1. Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve uyulan bozma ilâmında açıklandığı üzere işlem yapılıp sonucu dairesinde hüküm tesis edildiğine, faiz dışındaki diğer bölümlere ilişkin mahkemenin ilk kararı davalı tarafından temyiz edilmediğinden, davacı vekilinin faiz dışındaki temyiz itirazları da Daire tarafından yerinde görülmeyerek reddedildiğinden usuli kazanılmış hak meydana geldiğine göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Davalı vekilinin faize yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince
Davacı lehine hükmedilen alacak, katılma alacağı niteliğindedir. TMK’nin 239/son maddesinde “…aksine anlaşma yoksa tasfiyenin sona ermesinden başlayarak katılma alacağına ve değer artış payına faiz yürütülür…” hüküm altına alınmıştır. Yargıtay'ın ve Dairemizin kökleşmiş uygulamalarına göre tasfiye tarihi karar tarihidir. Mahkemece, TMK’nin 239/son maddesi ile alacakların hesabında dikkate alınan değerlerin belirlendiği bilirkişi raporlarının tarihleri de dikkate alındığında, tasfiye tarihi olan (bozmadan önceki karar tarihi) 28.04.2016 tarihinden itibaren alacaklara faiz yürütülmesi gerekirken, katılma alacağına dava tarihinden itibaren faiz yürütülmüş olması doğru olmamıştır. Ne var ki, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenle davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile gerekçeli kararın 2 numaralı bendi ikinci satırında gösterilen '…dava... ' ifadesinin hüküm yerinden çıkartılmasına, yerine '...bozmadan önceki karar tarihi olan 28.04.2016...' ibarelerinin yazılmasına, 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK'un 438/7. fıkrası gereğince hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının yukarıda (1) nolu bentte yazılı nedenlerle reddine, HUMK'un 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna,
peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 24.09.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.





Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2020 Yılı Kararları” sayfasına dön