8. Hukuk Dairesi 2017/15069 E. , 2020/517 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K A R A R
Alacaklı vekili, borçlu ... ve ... San. Ltd. Şti. aleyhine ilamsız icra takibinde bulunduklarını, takibin kesinleşmesi üzerine, borçlunun adresinde haciz işlemi uygulandığını ve bu sırada davalı üçüncü kişi tarafından istihkak iddiasında bulunulduğunu, ancak borçlu şirketin faaliyet konusu ile istihkak iddiasında bulunan şirketin faaliyet konusunun aynı olduğunu, şirketin ortaklarının aynı aileden olduğunu, şirketler arasında organik bağ bulunduğunu açıklayarak, 28.01.2015 tarihli istihkak iddiasının kaldırılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı üçüncü kişi yetkilisi, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Davalı borçlu vekili, vekil edeni şirketin ortak ve yetkililerinin üçüncü kişi şirket ortaklarının çocukları olduğunu, vekil edeni şirketin borcu için üçüncü kişi şirket adresinde haciz yapılamayacağını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemenin 30.06.2015 tarihli kararı ile dava konusu istem şikayet olarak nitelendirilerek şikayetin reddine karar verilmiş hükmün alacaklı vekili tarafından temyizi üzerine Dairemizin 21.10.2015 tarihli ve 2015/15738 Esas, 2015/18742 Karar sayılı ilamı ile istemin istihkak davası olarak vasıflandırılması gerektiği gerekçesi ile bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılamada, haciz sırasında borçluların haciz mahallinde bulunmaması ve borçlu şirket adına evrak bulunmaması nedeniyle ispat külfetinin alacaklı tarafta olduğu, alacaklı tarafça da organik bağa ilişkin ispata yarar herhangi bir delil sunulamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm, davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, alacaklının İİK’nin 99. maddesine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir.
Mahkeme gerekçesinde üçüncü kişi ve borçlu şirketler arasında organik bağ bulunmadığı değerlendirmesi yapılmışsa da ticaret sicil kayıtlarına göre, borçlu ... Kundura ve Dericilik San. Tic. Ltd. Şti'nin ortak ve yetkilileri ... ile ... ’ın üçüncü kişi, şirketin ortak ve yetkilisi ... ile şirket yetkilisi ve aynı zamanda haciz mahallinde hazır bulunan ... ’ın çocukları oldukları ... ve ... ’ın borçlu şirketin eski ortakları oldukları üçüncü kişi şirketin borç doğum tarihinden ve takip tarihinden sonra kurulduğu faaliyet konusunun borçlu ile aynı olduğu ve her iki şirketin ünvanlarının benzer olduğu görülmektedir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınarak davalı üçüncü kişinin istihkak iddiası yerinde olmadığından, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde reddine karar verilmesi usul ve Yasa'ya aykırı olduğundan hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün İİK’nin 366 ve HUMK’un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca İİK'nin 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine,
22.01.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
8. Hukuk Dairesi 2017/15069 E. , 2020/517 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 14 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 20 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 22 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 20 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 7 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 20 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 15 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat