12. Hukuk Dairesi 2018/13681 E. , 2019/16980 K


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

12. Hukuk Dairesi 2018/13681 E. , 2019/16980 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi



Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
1) Temyiz incelemesinin murafaalı yapılmasına işin ivediliği ve niteliği nedeniyle 5311 Sayılı Kanunla değişik İİK'nin 366. maddesi hükmü uygun bulunmadığından bu yöndeki isteğin reddine oy birliği ile karar verildikten sonra işin esası incelendi:
2) Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de
Aleyhinde başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte borçlunun haczedilen taşınmazı hakkında, İİK'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendi kapsamında haczin kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, ilk derece mahkemecesince şikayete konu taşınmazın 85.000 TL'den az olmamak üzere satılmasına ve 85.000 TL'nin borçluya bırakılmasına, kalanının ise alacaklıya ödenmesine karar verildiği, bu karara karşı borçlu tarafından istinaf yoluna başvurulduğu, bölge adliye mahkemesince, borçlunun hasta ve yakınlarının desteğine ihtiyacının olduğu, bilirkişi tarafından emsal gösterilen... ve bbbb1+1 dairelerde oturmasına ... koşullarının elvermeyeceği, sosyal ve ekonomik durumuna göre oturduğu evin haline münasip olduğu gerekçesi ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve şikayetin kabulü ile şikayete konu taşınmazdaki haczin kaldırılmasına karar verildiği görülmektedir.
Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller. Ancak, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir.
Somut olayda, şikayete konu . 1812 ada 47 parselde bulunan 16 nolu bağımsız bölümün, dosyada bulunan tapu kaydında ipotek bilgisine rastlanmamış ise de, icra dosyası münderecatında, ... 10. İcra Müdürlüğü'nün 2015/3859 Esas sayılı takip dosyasından yazılan 11.04.2016 tarihli müzekkere ile, alacaklı
... tarafından borçlu ... aleyhine başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibin konusu olan aynı taşınmazla ilgili 100. madde malumatının sorulduğu görülmektedir.
Buna göre, Bölge Adliye Mahkemesince, meskeniyet şikayetinin konusu olan taşınmazda, yukarıda bilgileri yazılı takip dosyası da dikkate alınarak ipotek kaydı bulunup bulunmadığı, ipoteğin borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipoteklerden olup olmadığı ve haciz tarihinden önce ipoteğe konu borcun ödenip ödenmediği tespit edilerek, oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
Yapılacak araştırmada taşınmazda ipotek kaydı bulunmadığının tespit edilmesi halinde ise bilirkişiler tarafından taşınmazın değeri 190.000 TL, borçlunun haline münasip olan evin değeri ise 85.000 TL olarak belirlenmiş olup, asıl olan borcun ödenmesi olduğundan, borçlunun mutlaka meskeniyet şikayetinde bulunduğu yerde veya o yere yakın yerde meskeninin bulunması zorunlu olmadığı için borçlunun önceki rapora itirazları da gözetilerek sosyal ve ekonomik durumuna uygun ve daha mütevazı niteliklere sahip yerlerde daha küçük haline münasip meskeni edinebileceği miktarın belirlenmesi gerekir. Bu durumda yapılacak iş bilirkişilerden ek rapor alınarak açıklandığı üzere, borçlunun bulunduğu yerden daha mütevazi koşullara sahip yerlerde haline münasip evi alabileceği değerin belirlenmesidir.
O halde yukarıda yazılı tespitlerden sonra oluşacak sonuca göre borçlunun haline münasip ev alabileceği miktar, mahcuzun değerinden az ise mahcuzun satılarak, borçlunun haline münasip ev alması için gerekli bedelin kendisine, artanın hak sahiplerine ödenmesine, satışın borçlunun haline münasip ev alabileceği miktardan az olmamak üzere yapılmasına karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru bulunmamıştır.
SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile, ... Bölge Adliye Mahkemesi.... Hukuk Dairesinin 16.07.2018 tarihli, 2018/882 E.- 1817 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/2. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 25/11/2019 gününde oy birliği ile karar verildi.


Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön