12. Hukuk Dairesi 2018/15204 E. , 2019/2121 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

12. Hukuk Dairesi 2018/15204 E. , 2019/2121 K.

'İçtihat Metni'
....

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın 19/09/2018 tarihli, 2018/3310 Esas – 2018/8369 Karar sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından başlatılan ilama dayalı takipte, şikayetçi borçlu vekilinin icra mahkemesine başvurusunda, diğer şikayetleri yanında, icra emri ve dosya kapak hesabında istenen faizin ilama aykırı olarak hesaplandığını ileri sürdüğü mahkemece alınan bilirkişi raporları sonucunda şikayet kısmen kabul edilerek icra emrinin kısmen iptal edildiği görülmektedir.
HGK'nın 20.09.2006 tarihli ve 2012/594 E. - 534 K. sayılı kararında da vurgulandığı üzere en yüksek banka mevduat faiziyle tahsiline karar verilen alacaklar bakımından, mahkemece yapılacak iş tarafların bildirdikleri bankalardan, hakkın doğum tarihinden itibaren birer yıllık devreler halinde, bankalarca mevduata fiilen uygulanan en yüksek faiz oranının sorulması, hakkın doğum tarihinden itibaren takip tarihine kadar istenebilecek faiz miktarının bilirkişiye hesaplattırılmasıdır.
Somut olayda takibe dayanak ilam işçi alacaklarına ilişkin olup, ........bozma sonrasında verilen 30/12/2014 tarihli, 2014/701 E. - 857 K. sayılı ilamında, kıdem tazminatına fesih tarihi olan 01/10/2010 tarihinden, fazla çalışma ücretine ise dava tarihinden itibaren bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faiz oranının uygulanmasına hükmedilmiştir.
Borçlu vekilince şikayet dilekçesinde bildirilen bankalardan ..... tarafından mevduata uygulanan en yüksek banka faiz oranları gönderilmiş, alacaklı vekili tarafından ise .......bildirdiği azami faiz oranlarına ilişkin beyan sunulmuştur. Mahkemece aldırılan 17.10.2015 tarihli bilirkişi raporunda, dosyaya giren faiz oranlarından .....tarafından bildirilen oranlara göre icra emri tarihi olan 24.02.2015 itibari ile hesaplama yapılmış ise de alacaklının itirazı üzerine alınan 09.11.2015 tarihli ek raporda, .... .... bildirdiği faiz oranı üzerinden hesaplama yapılmış ve hükümde söz konusu ek rapor esas alınmıştır.
Bu durumda, hükümde esas alınan bilirkişi raporunda, ...................bildirdiği faiz oranları fiilen uygulanan değil, uygulanması muhtemel olan en yüksek mevduat faiz oranlarını göstermekte olduğundan, buna göre hesap yapılması yerinde olmayıp mahkemece, tarafların bildirdiği tüm bankalardan hakkın doğum tarihinden itibaren

birer yıllık devreler halinde, fiilen uyguladıkları mevduat faiz oranları getirtilerek en yüksek mevduat faiz oranı tespit edilip, gerektiğinde yeni bir bilirkişiden rapor alınarak sonuca gidilmesi gerekirken, eksik incelemeyle bu esaslara uymayan ve denetime açık olmayan bilirkişi raporuna itibar edilerek sonuca gidilmesi isabetsizdir.
Öte yandan, mahkemece bilirkişi raporunun kararın eki sayılmasına dair verilen hüküm, açık olmadığı gibi, şüphe ve tereddüt uyandıracak, infazda zorluk çıkaracak şekildedir. Hukuk Genel Kurulu'nun 08.10.1997 tarih ve 1997/12-517 Esas-1997/776 Karar sayılı kararında da vurgulandığı üzere, ilamların infaz edilecek kısmı hüküm bölümüdür. Diğer bir anlatımla hüküm içeriğinin aynen infazı zorunludur. İlamın infaz edilecek kısmı yorum yoluyla belirlenemez. Bu nedenle hüküm fıkrasının hiçbir tereddüte yer vermeyecek şekilde açıkça yazılması zorunludur.
Borçlu vekilinin şikayet dilekçesinde icra emri yanında dosya hesabının da şikayet konusu yapıldığı dikkate alındığında, dosya hesabına ilişkin bilirkişi raporu alınmadan, sadece 24.02.2015 tarihli icra emrinin ilama uygunluğu incelenerek ve icra emrindeki alacak kalemleri tek tek düzeltilmeden bilirkişi raporunun kararın eki sayılması yönündeki hüküm tesisi de doğru görülmemiştir.
Hükmün yukarıda izah edilen nedenlerle bozulması gerekirken onandığı anlaşılmakla borçlunun karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir.
SONUÇ : Borçlunun karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 19/09/2018 tarihli, 2018/3310 Esas - 2018/8369 Karar sayılı onama ilamının kaldırılmasına, mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 14/02/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.




.....

Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön