12. Hukuk Dairesi 2020/5470 E. , 2020/9801 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

12. Hukuk Dairesi 2020/5470 E. , 2020/9801 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi


Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından başlatılan ilamlı icra takibinde borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, takip konusu alacağın, ilamın karar tarihinden itibaren 10 yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra takibe konulduğunu ileri sürerek icranın geri bırakılmasını talep etmiş mahkemece, zamanaşımı süresinin başlangıcının kesinleşme tarihi olması gerektiği dayanak ilamda kesinleşme şerhinin olmadığı, kesinleşmiş olsa dahi kararın kesinleştiğinin davalı alacaklıya tebliğ edilmediği ve buna ilişkin bir iddianın dahi olmadığını belirterek, İİK’nun 33/a maddesindeki icranın geri bırakılması şartların oluşmadığı gerekçesi ile istemin reddine karar verildiği, alacaklının istinaf yoluna başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasına, şikayetin kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verildiği, kararın alacaklı tarafından temyiz edildiği anlaşılmaktadır.
6098 sayılı TBK’nun 156. maddesinde (818 sayılı EBK 135. md.) “Zamanaşımının kesilmesiyle yeni bir süre başlar. Borç bir senetle ikrar edilmiş veya bir mahkeme ya da hakem kararına bağlanmış ise, yeni süre her zaman on yıldır.” hükmüne yer verilmiş olup yine TBK’nun 157. maddesinde (818 sayılı EBK 136. md. ) “Bir dava veya def’i yoluyla kesilmiş olan zamanaşımı, dava süresince tarafların yargılamaya ilişkin her işleminden veya hakimin her kararından sonra yeniden işlemeye başlar. Zamanaşımı, icra takibiyle kesilmişse, alacağın takibine ilişkin her işlemden sonra yeniden işlemeye başlar.” hükmüne yer verilmiştir.
Öte yandan İİK'nun 39. maddesinde “İlama müstenit takip, son muamele üzerinden on sene geçmekle zamanaşımına uğrar” hükmüne yer verilmiştir. İlam verildiği tarihten itibaren on yıl içinde borçluya tebliğ edilirse bu tebliğ tarihinden itibaren yeni bir on yıllık süre başlar. Borçlu bu hükmü temyiz eder ve hüküm Yargıtay'ca onanmak suretiyle kesinleşirse, on yıllık zamanaşımı süresi, hükmün kesinleştiği tarihten itibaren başlar. (Prof. Dr. Baki Kuru İcra İflas Hukuku 3. Baskı Cilt III Sayfa 2178).
Bu durumda ilam karar verildiği tarihten itibaren on yıl içinde borçluya tebliğ edilirse, bu tebliğ tarihinden itibaren yeni bir on yıllık zamanaşımı süresi işlemeye başlar (TBK m.157/ EBK m.136). Borçlu bu hükmü temyiz eder ve hüküm Yargıtay’ca onanmak suretiyle kesinleşirse, on yıllık zamanaşımı süresi hükmün (ilamın) kesinleştiği tarihten itibaren işlemeye başlar. (Prof. Dr. Baki Kuru İcra İflas Hukuku Elkitabı Sayfa 779 ve 3. Baskı Cilt III Sayfa 2179).
Somut olayda, takip dayanağı 03/05/2006 karar tarihli ilamın Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 08/04/2008 tarih ve 2006/12220 E. - 2008/4636 K. sayılı kararı ile onandığı ve mevcut dosyada takibe dayanak ilamın takip tarihinde de henüz kesinleştiğine ilişkin bilgi ve belge olmadığı görülmekle, bu tarihten sonra 27/02/2018 tarihinde 10 yıllık zamanaşımı süresi geçmeden takibin yapıldığı anlaşılmaktadır.
O halde Bölge Adliye Mahkemesince, borçlunun İİK’nun 33/1. maddesine dayalı zamanaşımı itirazının, takip konusu ilamın kesinleşmeden takibe konulabilecek ilamlardan olduğu ve zamanaşımının ilamın karar tarihinden başlatılması gerektiği gerekçesi ile zamanaşımı itirazının kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Davalı alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, ... Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi'nin 10.06.2020 tarih ve 2018/2130 E. - 2020/811 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/2. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 16/11/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.











Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2020 Yılı Kararları” sayfasına dön