12. Hukuk Dairesi 2019/13971 E. , 2020/6410 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

12. Hukuk Dairesi 2019/13971 E. , 2020/6410 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından borçlu hakkında örnek 10 takip başlatıldığı, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, takipten 12.05.2016 tarihinde haberdar olduğunu, ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunu, tebligat tarihin ıttıla tarihi olacak düzeltilmesini, imzaya itirazının kabul edilerek takibin duruldurulmasına karar verilmesini talep ettiği, ilk derece mahkemesince istemin süreden reddedildiği, borçlunun istinaf başvurusu üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile kararın kaldırılmasına ödeme emri tebligatının usulsüz olduğu kabul edilerek, imza itirazının kabulü ile takibin borçlu yönünden durdurulmasına karar verildiği, alacaklı tarafından temyize başvurulduğu anlaşılmıştır.
İİK.nun 168/4.maddesi gereğince, borçlunun, takip dayanağı kambiyo senedindeki imzanın kendisine ait olmadığı iddiasında ise, imzaya itirazını ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içerisinde açıkça bir dilekçe ile icra mahkemesine bildirmesi zorunludur.
Öte yandan, 7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 32. maddesi gereğince tebliğ, usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Borçlunun kendisine gönderilen tebligatların usulsüz olduğunu ileri sürerek icra mahkemesine başvurması “şikayet” niteliğindedir. İİK’nun 16/1. maddesi gereğince şikayetin öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede yapılması zorunludur.
Takip dosyasının incelenmesinde borçluya ödeme emri tebligatı dışında 103 davetiyesi ve kıymet takdiri raporu tebligatı çıkarıldığı anlaşılmıştır. borçlunun şikayet dilekçesinde 103 davetiyesi ve kıymet takdir raporu tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik bir iddiasının bulunmadığı anlaşılmıştır. Buna göre, Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince borçlunun ödeme emrinden en geç 103 davetiyesinin tebliğ edildiği 03.09.2015 tarihinde haberdar olduğu kabul edilmelidir. Öte yandan ilk derece mahkemesince her ne kadar öğrenme tarihi ihtiyati haciz tarihi olarak kabul edilmiş ve şikayet süreden reddedilmiş ise de ihtiyati haciz tarihinin ödeme emri tebliğ tarihinden önce olduğu ve öğrenme olarak kabul edilemeyeceği, bu husus Bölge Adliye Mahkemesince gözetilmiş ise de öğrenme tarihi olarak usulsüzlüğü ileri sürülmeyen 103 davetiyesi tebliğinin dikkate alınmadığı anlaşılmıştır.
O halde, Bölge Adliye Mahkemesince, borçlunun ödeme emri tebliğinden haberdar olduğu 03.09.2015 tarihinden itibaren 7 günlük süreden çok sonra 17.05.2016 tarihinde icra mahkemesine yaptığı usulsüz tebligat şikayetinin, İİK.nun 16/1.maddesi kapsamında 7 günlük hak düşürücü sürede yapılmaması nedeniyle reddi, imzaya itirazın da yasal 5 günlük süreden sonra yapılması nedeniyle süreden reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi'nin 17.10.2019 tarih ve 2018/2923 E. - 2019/2401 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/2. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 06/07/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.

Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2020 Yılı Kararları” sayfasına dön