2. Hukuk Dairesi 2016/22820 E. , 2018/9771 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından tazminatlar ve nafaka miktarları ile dava tarihi itibari ile nafakaya hükmedilmemesi yönünden; davalı-davacı erkek tarafından her iki dava ve ferileri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2- Mahkemece davalı-davacı erkeğe kusur olarak yüklenen hakaret, küfür ve başka bir kadınla ilişkisine dair dedikoduların olduğu vakıalarına davacı-davalı kadın, dava dilekçesinde dayanmamıştır. Tarafların dayanmadığı vakıaların hükme esas alınması mümkün değildir (HMK m.25/1). Bu durumda mahkemece, davacı-davalı tarafça usulüne uygun şekilde süresinde ileri sürülmeyen ve dayanılmayan vakıaların esas alınarak davalı-davacı erkeğe kusur yüklenilmesi doğru olmamıştır (HMK m. 137, 140/3, 187). Buna göre davalı-davacı erkeğin mahkemenin de kabulünde olduğu üzere gereğinden fazla alkol kullandığı anlaşılmaktadır. Türk Medeni Kanunu'nun 174/2. maddesi boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan tarafın kusurlu olandan manevi tazminat isteyebileceğini öngörmüştür. Davalı-davacı erkeğin bu kusurlu davranışı ise davacı-davalı kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde değildir. Türk Medeni Kanunu'nun 174/2. maddesindeki koşullar davacı-davalı kadın yönünden gerçekleşmemiştir. O halde, davacı-davalı kadının manevi tazminat talebinin reddine karar verilecek yerde kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır.
3-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran, davacı-davalı kadın yararına hükmolunan maddi tazminat azdır. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddesi hükümleri nazara alınarak, daha uygun miktarda maddi tazminat (TMK m. 174/1) takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
4-Davacı-davalı kadın lehine takdir edilen tedbir nafakasının dava tarihinden itibaren başlaması gerekirken bu hususun hükümde yazılmaması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2., 3. ve 4. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 24.09.2018 (Pzt.)
2. Hukuk Dairesi 2016/22820 E. , 2018/9771 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 9 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 26 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 24 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 60 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 14 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 114 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 24 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat