2. Hukuk Dairesi 2016/10355 E. , 2018/1675 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

2. Hukuk Dairesi 2016/10355 E. , 2018/1675 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından tazminatların miktarları ve kadının kendisi için talep ettiği nafakaların reddi yönünden; davalı-davacı erkek tarafından ise kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, velayet, tazminatlar ve iştirak nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle mahkemece davalı-davacı erkeğe kusur olarak yüklenen hakaret vakıasına yönelik beyanların duyuma dayalı olduğu ve fakat mahkemece belirlenen ve gerçekleşen diğer kusurlu davranışlara göre davalı-davacı erkeğin boşanmaya sebep olan olaylarda kadına nazaran daha ağır kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre tarafların aşağıdaki bentler dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2- Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, paranın alım gücüne, kişilik haklarına, özellikle aile bütünlüğüne yapılan saldırının ağırlığına, manevi tazminat isteyenin boşanmaya yol açan olaylarda ağır ya da eşit kusurlu olmadığı anlaşılmasına nazaran davacı-davalı kadın yararına hükmolunan manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile, Türk Borçlar Kanununun 52. ve 58. maddeleri nazara alınarak daha uygun miktarda manevi tazminat (TMK m. 174/2) takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
3-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre ortak çocuklar yararına takdir edilen iştirak nafakaları fazladır. Mahkemece Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
4- Davacı-davalı kadın dava dilekçesinde; ulusal hakemliği feshetmesi, erkeğin, spor derslerini vermesine engel olması ve spor tesisini devretmek zorunda kaldığı için tazminat talebinde bulunmuştur. Bu tazminat talebi boşanmanın ferisi (TMK m. 174/1) niteliğinde değildir. Dava dilekçesinden alınan başvurma harcı tüm istekleri kapsar. O halde davacı-davalı kadına maddi tazminat talebi ile ilgili olarak eksik peşin nispi harcı tamamlaması için imkan ve süre tanınması (Harçlar Kanunu m. 30-32), harcın tamamlanması halinde görev hususu da düşünülerek deliller değerlendirilip sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2., 3. ve 4. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise yukarıda l. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 08.02.2018 (Per.)
Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön