2. Hukuk Dairesi 2016/9429 E. , 2018/475 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

2. Hukuk Dairesi 2016/9429 E. , 2018/475 K.


'İçtihat Metni'

....

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2- Mahkemece, davalı kadın tam kusurlu kabul edilerek erkeğin boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden, davalı kadının mahkemece belirlenen ve gerçekleşen kusurlu davranışları yanında davacı erkeğin de eşine 'fiziksel şiddet uyguladığı, ailesi ile görüşmesine izin vermediği zaman zaman ailesinden para istemesi için baskı yaptığı ' anlaşılmaktadır. Gerçekleşen duruma göre boşanmaya neden olan olaylarda taraflar eşit kusurludur. Eşit kusurlu eş yararına maddi ve manevi tazminata karar verilemez. Gerçekleşen bu durum karşısında davacı erkeğin maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar vermek gerekirken, hatalı kusur belirlemesinin sonucu olarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.
3-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK m. 186/1), geçimine (TMK m. 185/3), malların yönetimine (TMK m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (resen) almak zorundadır (TMK m. 169). O halde; Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere davalı kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur.


4-Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz (TMK m.175). Toplanan delillerle, boşanmaya sebep olan olaylarda davalı kadın daha ağır kusurlu olmadığı, her hangi bir geliri ve malvarlığının bulunmadığı, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği gerçekleşmiştir. O halde, davalı kadın yararına geçimi için uygun miktarda yoksulluk nafakası takdiri gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur.
5-Mahkemece velayeti babaya verilen ortak çocuklar Hasan, Hakan ve Ümmügülsüm Eylül ile anne arasında kişisel ilişki kurulurken; kız ve erkek çocuklarının ayrı ayrı günlerde anne ile görüşmelerine karar verilmesi ve ortak çocukların birbirlerini görme imkanının ortadan kaldırılması doğru görülmemiştir. Çocuklar ile anne arasında yeniden çocukların birbirlerini görecek şekilde daha uygun kişisel ilişki kurulmak üzere hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (2.), (3.), (4.), (5.) bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 15.01.2018(Pzt.)





....








Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön