2. Hukuk Dairesi 2016/19804 E. , 2018/7477 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

2. Hukuk Dairesi 2016/19804 E. , 2018/7477 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Boşanma

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2- Mahkemece boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu kabul edilerek boşanmalarına karar verilmiş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden kadına kusur olarak yüklenen hakaret eyleminin tepkisel mahiyette olduğu, kadına bu eylemin kusur olarak yüklenemeyeceği, yine mahkemece kadına yüklenen erkeğin kızkardeşine şiddet vakasına erkeğin dayanmadığı ve bu nedenle kusur olarak yüklenemeyeceği anlaşılmaktadır. Mahkemece erkeğe kusur olarak yüklenen ve temyiz edilmeyerek kesinleşen kusurlu davranışları karşısında kadının da mahkemenin kabulünde olduğu üzere, kayınvalidesine fiziksel şiddet uyguladığı ve gerçekleşen bu duruma göre, boşanmaya neden olan olaylarda davalı kadına oranla davacı erkeğin ağır kusurlu olduğunun kabulü gerekir. Hal böyleyken, tarafların eşit kusurlu kabul edilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
3- Mahkemece yaşı nedeniyle idrak çağında bulunan ortak çocuğun velayeti konusunda görüşüne başvurulmadan karar verilmiştir. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin 12. maddesi ve Çocuk Haklarının Kullanılmasına Dair Avrupa Sözleşmesinin 3 ve 6. maddeleri iç hukuk tarafından yeterli idrake sahip olduğu kabul edilen çocuklara, kendilerini ilgilendiren davalarda görüşlerini ifade etmeye olanak tanınmasını ve görüşlerine gereken önemin verilmesi gerektiğini öngörmektedir. Bu sebeple ortak çocuğun idrak çağında olduğu dikkate alınarak, velayet hakkındaki tercihlerinin kendilerinden sorulması (Yargıtay HGK 16.03.2012 tarih e. 2011/2-884 k. 2012/197 ile 22.01.2014 tarih e.2013/2-2085- k.2.014/30 sayılı kararları) ve gerektiğinde psikolog, pedagog ve sosyal çalışmacı niteliğindeki uzman veya uzmanlardan (4787 sayılı Kanun m.5) ortak çocuğun anne ve baba yanındaki barınma ve yaşama koşullarını da değerlendirir içerikte sosyal inceleme raporu alınması ve tüm deliller birlikte değerledirilip; ebeveynlerinden hangisi yanında kalmasının çocuğun menfaatine olacağı tespit edilip, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamayıp bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, 3 nolu bozma sebebine göre kişisel ilişkiye yönelik temyiz itirazının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda l. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 07.06.2018 (Per.)



Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön