2. Hukuk Dairesi 2016/24428 E. , 2018/10523 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Nafaka
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından; kusur belirlemesi, tazminatlar ve kişisel ilişki düzenlemesi yönünden, davalı-karşı davacı kadın tarafından ise katılma yoluyla; erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen yoksulluk nafakası talebi ile tazminatların miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Davacı-karşı davalı erkek vekilinin temyiz dilekçesi, davalı-karşı davacı kadın vekiline 19.09.2016 tarihinde tebliğ edilmiştir. Hükmü temyiz etmemiş olan tarafın, diğer tarafın temyizine cevabında hükme ilişkin itirazlarını bildirmesi mümkün (HUMK m. 433/2) ise de, bu yolla temyiz süresi, temyiz dilekçesinin tebliğinden başlayarak on gündür. Bu süreden sonra verilen cevap dilekçesindeki itirazların incelenmesi artık mümkün değildir. Davalı-karşı davacı kadın vekili hükme ilişkin itirazlarını ihtiva eden temyize cevap dilekçesini yasal on günlük süreden sonra 30.09.2016 günü verdiğine göre, davalı-karış davacı kadının katılma yolu ile temyizi süresinde değildir. Bu sebeple davalı-karşı davacı kadının katılma yoluyla temyiz isteğinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2-Davacı-karşı davalı erkeğin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
a)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delilerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, erkeğin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
b)Boşanma sebebiyle manevi tazminata hükmedilebilmesi için, tazminat talep eden tarafın, kusursuz veya az kusurlu olmasının yanında, boşanmaya sebep olan olayların kişilik haklarına saldırı mahiyetinde olması da gerekir (TMK m. 174/2). Mahkemece kabul edilen ve gerçekleşen erkeğin kusurlu davranışları, kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde değildir. Bu nitelikte kabul edilebilecek erkeğin başkaca bir kusurlu davranışı da kanıtlanamamıştır. Bu durumda davalı-karşı davacı kadının manevi tazminat isteğinin reddi gerekirken, kabulüne karar verilmesi doğru bulanmamış, bozmayı gerektirmiştir.
c)Mahkemece, velayeti davalı-karşı davacı anneye bırakılan 2014 doğumlu ortak çocuk ... ile davacı-karşı davalı baba arasında 'Her ayın ilk ve üçüncü haftası Pazar günleri sabah saat 10:00'dan aynı gün akşam saat 17:00'ye kadar, dini bayramların ikinci günü sabah saat 10:00'dan aynı gün akşam saat 17:00'ye kadar görüştürülmek suretiyle şahsi ilişki kurulmasına 'şeklinde kişisel ilişki düzenlemesi yapılmıştır.
Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Somut olaya gelince mahkemece yapılan düzenleme bu şekilde kaldığı takdirde, baba ile ortak çocuk arasında düzenlenen kişisel ilişkinin ortak çocuğun yaşı da gözetildiğinde az olup yatılı kalma süresi içermediği ve babalık duygularını tatmine elverişli olmadığı anlaşılmaktadır. Ayrıca kişisel ilişkiye dair ilamlar maddi anlamda kesin hüküm niteliğinde de olmayıp koşulların değişmesi halinde yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir. Bu bakımdan, mahkemece, babalık duygularını tatmine elverişli, yatılı kalma sürelerini de içerecek şekilde daha uygun bir kişisel ilişki tesisi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Davalı-karşı davacı kadının katılma yoluyla temyiz talebinin yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple REDDİNE, temyiz edilen hükmün yukarıda 2/b ve 2/c bentlerinde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 2/a bendinde gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatıranlara geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 03.10.2018 (Çrş.)
2. Hukuk Dairesi 2016/24428 E. , 2018/10523 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 27 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 30 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 34 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 29 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 24 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 25 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 20 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 14 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 21 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 39 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat