2. Hukuk Dairesi 2016/22673 E. , 2018/10807 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından; kusur belirlemesi, yoksulluk nafakası, tedbir nafakası ve tazminat taleplerinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Mahkemece, kadının kusurunun daha ağır olduğu kabul edilerek tarafların boşanmalarına karar verilmiş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden, erkeğin kadına birden fazla kez fiziksel şiddet uyguladığı, kadının da güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu anlaşılmaktadır. Davalı erkeğin gerçekleşen kusurları dikkate alındığında, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda davacı kadına göre ağır kusurlu olduğunun kabulü gerekir. Mahkemece yanılgılı değerlendirme sonucu kadının ağır kusurlu kabulü bozmayı gerektirmiştir.
2-Yukarıda 1. bentte açıklandığı üzere boşanmaya sebebiyet veren vakıalarda erkek ağır kusurludur. Gerçekleşen kusurlu davranışlar aynı zamanda kadının kişilik halarına saldırı teşkil eder niteliktedir. Kadın boşanmakla eşin maddi desteğinden yoksun kalacaktır. Davacı kadın yararına TMK m.174/1-2 koşulları oluşmuştur. O halde, davacı kadın lehine tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kusurun ağırlığı ve hakkaniyet ilmesi (TMK m.4, TBK m. 50 ve 52) dikkate alınarak uygun miktarda maddi ve manevi tazminat takdir edilmesi gerekirken, yanılgılı kusur belirlemesine bağlı olarak kadının maddi ve manevi tazminat isteklerinin reddi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
3-Davacı kadının boşanmaya sebep olan olaylarda ağır kusurlu olmadığı ve boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği de sabit olduğuna göre, davacı kadın yararına uygun miktarda yoksulluk nafakasına (TMK m.175) hükmedilmesi gerekirken bu isteğin reddi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
4-Davacı kadın tarafından 24.10.2014 tarihinde açılan Türk Medeni Kanunu'nun 197. maddesine dayalı bağımsız tedbir nafakası davası, davacı kadın tarafından 26.11.2014 tarihinde açılan boşanma davası ile birleştirilmiştir. Mahkemece kadının ağır kusurlu, erkeğin az kusurlu olduğu kabul edilerek boşanma davasının kabulüne karar verilmiş tedbir nafakası davası ise reddedilmiştir.
Yukarıda 1. bentte açıklandığı üzere boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkek ağır, kadın ise az kusurlu olup kadın ayrı yaşamakta haklıdır. Lehine Türk Medeni Kanunu'nun 197. madde koşullarının gerçekleştiği anlaşılmaktadır. Bu kapsamda Türk Medeni Kanunu'nun 197. maddesine dayalı bağımsız tedbir nafakası davasında ayrı yaşamakta ve nafaka talep etmekte haklı olduğu anlaşılan kadının davasının kabulü ile uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken davanın yazılı şekilde reddi doğru olmayıp, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 1., 2., 3. ve 4. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 09.10.2018(Salı)
2. Hukuk Dairesi 2016/22673 E. , 2018/10807 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 50 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 50 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 62 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 69 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 23 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 81 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 66 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 23 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 77 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 23 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat