2. Hukuk Dairesi 2016/20996 E. , 2018/8031 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

2. Hukuk Dairesi 2016/20996 E. , 2018/8031 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Boşanma

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından nafaka ve tazminatların miktarı yönünden; davalı erkek tarafından ise kusur belirlemesi ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2- Mahkemece tarafların Türk Medeni Kanununun 166/son maddesi uyarınca boşanmalarına karar verilmiş, eşine şiddet uyguladığı ve müşterek haneyi kapatarak eşyaları alıp gittiği belirtilerek davalı erkeğin tam kusurlu olduğu kabul edilmiş ise de, davalı erkek tarafından açılan ... Aile Mahkemesi'nin 2009/1188 esas, 2011/178 karar sayılı dosyasında erkeğin...’ya tayini çıkması nedeniyle, müşterek haneyi kapatarak eşyaları alıp gittiği bu nedenle tamamen kusurlu olduğu kabul edilerek boşanma davasının reddine karar verilmiş, bu karar kesinleşmiştir. Anılan dosyada erkeğe şiddet kusuru yüklenilmemiştir. Taraflar boşanma davasından sonra bir araya gelmemiş, fiili ayrılık döneminde davalı erkeğin başkaca kusurlu bir davranışının varlığı da ispatlanamamıştır. Davalı erkeğin müşterek haneyi kapatarak, eşyalar alıp gitme şeklinde gerçekleşen eylemi de davacı kadının kişilik haklarına saldırı teşkil eder nitelikte değildir. Kadın yararına TMK m. 174/2 koşulları oluşmamıştır. Açıklanan sebeplerle davacı kadının manevi tazminat (TMK m. 174/2) talebinin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davacı kadın yararına manevi tazminata hükmedilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.
3-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre ortak çocuğun ihtiyaçlarına nazaran takdir edilen iştirak nafakası çoktur. Mahkemece Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışıda kalan temyize konu diğer bölümlerin ise yukarıda l. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.
25.06.2018 (Pzt.)

Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön