2. Hukuk Dairesi 2019/4307 E. , 2019/7726 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından kusur belirlemesi ve tazminat taleplerinin reddi yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi ve aleyhine hükmedilen nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün bulunmamasına göre tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yersizdir.
2-Mahkemece, tarafların eşit kusurlu oldukları kabul edilerek boşanmalarına karar verilmiş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden tarafların kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışları yanında davalı-karşı davacı erkeğin eşine fiziksel şiddet uyguladığı, bağımsız konut temin etmediği, aile baskısına göz yumduğu ve eşini istemediğini söylediği anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda davalı-karşı davacı erkeğin davacı-karşı davalı kadına göre ağır kusurlu olduğunun kabulü gerekir. Hal böyle iken tarafların eşit kusurlu olduklarının kabul edilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.
3-Yukarıda 2. bentte açıklandığı üzere; evlilik birliğinin sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen davacı-karşı davalı kadının ağır yada eşit kusurlu olmadığı, bu olayların kadının kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu bu eş, en azından diğerinin maddi desteğini yitirmiştir. O halde, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları (TMK m. 4) dikkate alınarak kadın yararına maddi ve manevi tazminata (TMK m. 174/1-2) karar vermek gerekirken, hatalı kusur belirlemesinin sonucu olarak yazılı şekilde davacı-karşı davalı kadının maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
4-Mahkemece verilen ilk hükümde kadın yararına 250 TL tedbir-yoksulluk nafakası ödenmesine hükmedilmiş, bu hüküm kadın tarafından temyiz edilmemiştir. Bozma sonrası verilen ikinci kararda ise; kadın yararına 300 TL. tedbir-yoksulluk nafakası ödenmesine hükmedilmiştir. İlk hükümde kadın yararına hükmedilen nafakalar kadın tarafından temyiz edilmemiş, bu miktar yönünden davalı-karşı davacı erkek yararına usulü kazanılmış hak oluşmuştur. Bu sebeple bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda usuli kazanılmış hakka aykırı şekilde kadın yararına artırılarak nafakaya hükmedilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2., 3. ve 4. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıdaki 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 26.06.2019 (Çar.)
2. Hukuk Dairesi 2019/4307 E. , 2019/7726 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 3 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 7 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 14 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 24 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 8 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat