2. Hukuk Dairesi 2019/509 E. , 2019/8514 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

2. Hukuk Dairesi 2019/509 E. , 2019/8514 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı
KARAR DÜZELTME İSTEYEN : Taraflar

Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; kısmen bozulmasına-kısmen onanmasına dair Dairemizin 13.09.2018 gün ve 2016/22757-2018/9221 sayılı ilamıyla ilgili taraflarca karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü;
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26.09.2014 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ila 454. madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir.
1- Temyiz ilamında yer alan açıklamalara göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan karar düzeltme itirazları yersizdir.
2-Karşılıklı boşanma ve ziynet alacağı davalarının yapılan yargılaması sonucunda; tarafların karşılılıklı boşanma davalarının kabulüne, davacı karşı davalı erkeğin manevi tazminat, davalı karşı davalı kadının yoksulluk nafakası taleplerinin reddine, davalı karşı davacı kadın lehine 10.000 Türk lirası manevi tazminata, 13.808,40 Türk lirası ziynet alacağına karar verilmiş, bu karara karşı tarafların temyizi üzerine Dairemizin 13.09.2018 gün ve 2016/22757 esas, 2018/9221 karar sayılı ilamı ile boşanma hükmüne ilişkin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün bu yönden onanmasına, ziynet davasına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesi neticesinde 'Mahkemece kabul edilen ziynet alacağı davası yönünden davacı tarafından aynen iade talebi de bulunduğu halde mahkemece bu husus tartışılmaksızın bedele hükmedilmesi doğru olmadığı gibi, bu bedele nasıl ulaşıldığı, hangi eşyaların karşılığı olduğu Yargıtay denetimine elverişli olacak şekilde hüküm fıkrasında açıklanmamıştır. Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297. maddesinin (2). fıkrasında: hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden herbiri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiği, aynı Kanunun 298. maddesinin (2. ) fıkrasında da, gerekçeli kararın, tefhim edilen hükme aykırı olamayacağıhükme bağlanmıştır. Bu düzenlemeye göre; dava dilekçesi, bilirkişi raporu gibi herhangi bir belgeye atıf yapılarak hüküm kurulamaz. Gerek tefhim edilen ve zabıtla belirlenen kararda, gerekse buna uygun düzenlenmesi zorunlu gerekçeli kararda hüküm altına alınan eşyanın cins, nitelik, miktar ve değerlerinin ayrı ayrı gösterilmesi ve taraflara yüklenen borç ile tanınan hakkın infazda güçlük çıkarmayacak biçimde belirtilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır” şeklindeki gerekçe ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Dairemizce yapılan karar düzeltme incelemesi neticesinde, davalı-karşı davacı kadının ziynet alacağı davasında aynen iade talebinin bulunmadığı halde bu hususun ilk inceleme sırasında gözden kaçırılarak aynen iade talebi hususu tartışılmadığı gerekeçesi ile bozma kararı verildiği anlaşılmaktadır. Bu nedenle tarafların karar düzeltme isteğinin kabulü ile Dairemizin 13.09.2018 gün ve 2016/22757 esas, 2018/9221 karar sayılı ilamının 2. bendinde yer alan bozma kararının kısmen kaldırılarak hükmün 'Mahkemece hüküm altına alınan ziynet alacağına bu bedele nasıl ulaşıldığı, hangi eşyaların karşılığı olduğu Yargıtay denetimine elverişli olacak şekilde hüküm fıkrasında açıklanmamıştır. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297. maddesinin (2). fıkrasında: hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden herbiri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiği, aynı Kanunun 298. maddesinin (2.) fıkrasında da, gerekçeli kararın, tefhim edilen hükme aykırı olamayacağı hükme bağlanmıştır. Bu düzenlemeye göre; dava dilekçesi, bilirkişi raporu gibi herhangi bir belgeye atıf yapılarak hüküm kurulamaz. Gerek tefhim edilen ve zabıtla belirlenen kararda, gerekse buna uygun düzenlenmesi zorunlu gerekçeli kararda hüküm altına alınan eşyanın cins, nitelik, miktar ve değerlerinin ayrı ayrı gösterilmesi ve taraflara yüklenen borç ile tanınan hakkın infazda güçlük çıkarmayacak biçimde belirtilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır” gerekçesiyle ziynet alacağı davasına ilişkin bölümünün değişik gerekçe ile bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 440/1-4. maddeleri gereğince, tarafların karar düzeltme talebinin yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple KABULÜNE, Dairemizin 13.09.2018 gün ve 2016/22757 esas, 2018/9221 karar sayılı ilamının KALDIRILMASINA, hükmün ziynet alacağı davası yönünden değişik gerekçeyle BOZULMASINA, tarafların diğer karar düzeltme taleplerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple REDDİNE, karar düzeltme harcının istek halinde yatıranlara geri verilmesine oybirliğiyle karar verildi.11.09.2019 (Çrş.)





Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön