3. Hukuk Dairesi 2018/6243 E. , 2018/13328 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, kiraladığı işyerinde sanayi tek terimli elektrik abonesi olduğunu, 01.09.1999 tarihinde işyerini tahliye ettiğini, ancak elektrik aboneliğini iptal ettirmediğini; işyerine taşınan dava dışı üçüncü kişilerin 05.08.1999-08.04.2005 tarihleri arasında tahakkuk eden faturaları ödememeleri üzerine evinin elektriğinin kesildiğini; söz konusu tarihlerde tahakkuk eden faturalarda belirtilen enerjiyi kullanmadığından toplam 12.318,48 TL tutarındaki faturalardan sorumlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı, davacının 08/12/1987 tarihli abonelik sözleşmesini iptal ettirmediğinden fatura bedellerinden sorumlu olduğunu beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile 01/09/1999 tarihinden sonra tahakkuk ettirilen enerji bedelinden 1.231,85 TL lik kısım yönünden davacının borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiş, Dairemizin 24.03.2015 tarihli 2015/433 Esas, 2015/4871 Karar sayılı ilamı ile; dosyanın yeniden bilirkişiye tevdi ile dava konusu alacak döneminde yürürlükte bulunan Elektrik Tarifelerinin ilgili maddeleri uyarınca; davalının normal tüketim bedelinin aslından (ana borçtan) her halükarda sorumlu olduğu, Yönetmelik gereğince elektriğin kesilmesi gereken tarihin belirlenmesi, bu tarihe kadar olan borcun tamamının hesap edilmesi, bu tarihten sonraki dönem için ise davalının elektriği kesmemesinin müterafik kusur teşkil edeceği ve bunun da ancak davacı için gecikme zammı ve faizden muafiyetini sağlayacağı nazara alınarak fatura dönemlerinin her biri için, ayrı ayrı yasal faiz ve KDV hesabının yapılmasını içeren Yargıtay denetimine uygun bilirkişi heyetinden alınacak rapor ile sonuca gidilmesi gerektiği gerekçesi ile karar bozulmuştur. Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde; bozma sonrasında alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmiştir.
Yargıtay'ın bozma kararına gerek iradi, gerekse kanuni şekilde uymuş olan yerel mahkeme, bozma kararı doğrultusunda inceleme yapmak ve hüküm kurmak zorundadır. Mahkeme, uyma kararını kaldırarak, direnme kararı veremeyeceği gibi; hükmün bozma kararı kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan bölümleri hakkında da yeni bir hüküm kuramaz. Bozmaya uyulmakla, bozma lehine olan taraf yararına usulü kazanılmış hak doğar.Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununda ve Hukuk Muhakemeleri Kanununda “usuli kazanılmış hak” kavramına ilişkin açık bir hüküm bulunmamaktadır.Bu kurum, davaların uzamasını önlemek, hukuki alanda istikrar sağlamak ve kararlara karşı genel güvenin sarsılmasını önlemek amacıyla Yargıtay uygulamaları ile geliştirilmiş, öğretide kabul görmüş ve usul hukukunun vazgeçilmez, ana ilkelerinden biri haline gelmiştir. Anlam itibariyle, bir davada, mahkemenin ya da tarafların yapmış olduğu bir usul işlemi ile taraflardan biri lehine doğmuş ve kendisine uyulması zorunlu olan hakkı ifade etmektedir.Bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. “Usuli kazanılmış hak” olarak tanımlanan bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirmektedir (09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı Y.İ.B.K.).
Bu ilke, kamu düzeni ile ilgili olup; Yargıtay'ca kendiliğinden dikkate alınması gerekir. Hakimin değişmesi dahi açıklanan bu hukuki ilkeye etki yapamaz.(Aynı yönde HGK.nun 26.2.1986 gün ve 1986/1-50 E.-174 K.; 11.5.1994 gün ve 1994/8-252 E.-314 K.; 1.12.1999 gün ve 1999/18-1041 E.-1006 K.; 11.5.2005 gün ve 2005/2-315 E.-333 K.; 27.09.2006 gün ve 2006/19-635 E.-573 K. sayılı ilamları).
Bu ilkeler ışığında somut olaya bakacak olursak, yerel mahkeme bozma kararına uymakla birlikte bozma gereğini yerine getirmemiştir. Zira; Dairemizin bozma ilamında davacının ana borçtan her halükarda sorumlu olduğu, bununla birlikte elektriğin kesilmesi gereken tarihten sonraki dönem için ise davalının elektriği kesmemesinin müterafik kusur teşkil edeceği ve bunun da ancak davacı için gecikme zammı ve faizden muafiyeti sağlayacağı gözetilerek bilirkişiden rapor alınması gerektiğinin belirtildiği görülmüştür. Bozma sonrası Mahkemece hükme esas alınan Elektrik Elektronik Fakültesi öğretim üyeleri tarafından hazırlanan 06.12.2017 tarihli raporda; yönetmeliğe göre elektriğin kesilmesi gereken tarihin 18.04.2000 olduğu tespit edilmiş olmakla birlikte dava konusu herbir fatura için dava tarihine kadar olan döneme ilişkin ayrı ayrı gecikme zammı ve KDV hesabı yapılmıştır. Oysa, elektriğin kesilmesi gereken 18.04.2000 tarihinden sonraki tahakkuk eden borçlar için yasal faiz ve KDV'sinin tatbik edilmesi gerekmektedir.Hal böyle olunca, mahkemece bozma ilamı doğrultusunda hazırlanmayan bilirkişi raporu doğrultusunda karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 25.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
3. Hukuk Dairesi 2018/6243 E. , 2018/13328 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 19 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 117 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 7 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 8 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 21 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 30 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 37 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat