3. Hukuk Dairesi 2018/4316 E. , 2018/13045 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

3. Hukuk Dairesi 2018/4316 E. , 2018/13045 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ



Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davalı vekili tarafından duruşma istemli temyiz, davacı vekili tarafından katılma yoluyla temyiz edilmiş, temyize konu edilen kararda duruşma talep eden davalı aleyhine hükmedilen miktar temyizde duruşma sınırının altında olduğundan, duruşma isteğinin miktar yönünden reddiyle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz isteğinin incelemesinin evrak üzerinde yapılmasına karar verilerek dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı; tarlasına sulama amaçlı olarak ...... ......su kurduğunu, 2010 yılından sonra tarlaları kullanmadığını, ...... tesisatı ve ......yu sattığını, buna rağmen sayacın arızalı olduğundan bahisle hakkında 13.236 TL bedelli fatura tanzim edildiğini, 13.236 TL'lik fatura nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ve faturanın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı; davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiş, Dairemizin 09.03.2017 tarih ve 2015/15854 Esas, 2017/2870 Karar sayılı ilamı ile 'tarımsal sulama yapıldığı ve davacının 6502 sayılı yasa kapsamında tüketici olmadığı anlaşıldığından davaya Asliye Hukuk Mahkemesi sıfatıyla bakılması gerektiği ' gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozmaya uyularak Asliye Hukuk Mahkemesi sıfatıyla yapılan yargılama sonunda, davanın kabulü ile 13.236,00 TL bedelli fatura nedeniyle davacının borçlu olmadığının tespitine, davacının kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükteki ...... hükümleri gereğince belirlenen 1.588,32 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili ve katılma yoluyla davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-)Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-)Davacının yargılama gideri ve vekalet ücretine yönelik temyiz taleplerinin incelenmesine gelince;
Mahkemece, davaya tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılıp bozmaya uyularak Asliye Hukuk Mahkemesi sıfatıyla davaya devam edildiğinden yargılama aşamasında davacının eksik harcı ikmal etmesine karar verilmiştir.
Karar tarihinde yürürlükte olan ......’nin 13. maddesinde '1) Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin İkinci Kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. Ancak hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez.'' düzenlemesi yer almaktadır.
Somut olayda, davanın 13.236 TL üzerinden açıldığı, mahkemece davanın kabulüne karar verildiği ve davanın kabulü üzerinden Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenen bedelin Tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretin altında kalmaması gerekirken 1.588,32 TL olarak davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmiş olması doğru görülmemiştir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK'nun 438/7 maddesi hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte belirtilen nedenle hükmün 2 numaralı bendine 'davacı tarafca yatırılan 257,80 TL peşin harcın, davalıdan alınarak davacıya verilmesine' ifadesinin eklenmesine, hükmün 5 numaralı bendinde yazan '1.588,32 TL' ifadesinin çıkarılarak yerine '1.980,00 TL' ifadesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu her iki taraf yönünden kapalı olmak üzere, 20.12.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön