3. Hukuk Dairesi 2016/22712 E. , 2018/9813 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

3. Hukuk Dairesi 2016/22712 E. , 2018/9813 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ


Taraflar arasındaki manevi tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı ve davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, dava dilekçesinde; davacı ... ile davalı ...'ın beraberindeki olaya tanık olan arkadaşları ile birlikte kıra hayvan otlatmaya gittiklerini, davalı ...'ın kıra giderken babasına ait ruhsatsız av tüfeğini de yanında götürdüğünü, şaka yapma isteği ile tüfeği omuzuna dayayarak tetiğe bastığını,tüfeğin ateşlemesi sonucunda ...'nın yüzünden yaralandığını, aldırılan kati hekim raporunda burun ve nasilla kemiğinde açık ağır (4.) derecede kırığın olduğu, yüz sınırları içindeki bulguların sabit eser niteliğinde olduğu, sağ gözdeki görme kaybının duyulardan ya da organlardan birinin işlevinin sürekli yitirmesine neden olduğunu belirterek; müvekkili ... lehine 75.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 15/09/2007 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalılar ,davanın reddini istemişlerdir.Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, 20.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 15/09/2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm davacı ve davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
1)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalıların tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2) Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Dava; davalı ...'ın haksız fiilinden, diğer davalıların aile başkanının sorumluluğundan kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir.818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 47. Maddesi (6098 satılı Türk Borçlar Yasası'nın 56/2.maddesi) gereğince hakimin, özel durumları göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Takdir edilecek bu tutar, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 gün ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel durum ve koşullar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde nesnel (objektif) ölçülere göre uygun (isabetli) bir biçimde göstermelidir.
Manevi tazminat, bozulan ruh huzurunun, duyulan ve ileride duyulacak elem ve ızdırabın kısmen ve imkan nispetinde iadesini amaçladığından hâkim, M.K'nun 4.maddesi gereğince hak ve nesafete göre takdir hakkını kullanarak, manevi tazminat miktarını tespit etmelidir.Hakim belirlemeyi yaparken somut olayın özelliğini, zarar görenin ekonomik ve sosyal durumunu, paranın alım gücünü, duyulan ve ileride duyulacak elem ve ızdırabı gözetmelidir ( Hukuk Genel Kurulunun 28.05.2003 gün 2003/21-368-355 ve 23.06.2004 gün 2004/13-291-370 sayılı kararları ) Dosyanın incelenmesinde; davacı ...'nın davalı ... tarafından basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek şekilde vücuttaki kırıklarının hayat fonksiyonlarını ağır (4) derecede etkileyecek nitelikte, yüzünde sabit eser oluşturacak şekilde ve sağ gözde görme kaybı yaratarak organlardan birinin işlevinin sürekli yitirilmesine neden olacak şekilde yaralandığı, davalı ...'nın ... Asliye Ceza Mahkemesinin 2008/24 E. 2009/44 K. sayılı ilamı ile davacıya karşı kasıtlı yaralama suçunu işlediği gerekçesi ile cezalandırılmasına karar verildiği, kararın 04/06/2012 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, olayın niteliği, yaralanmanın davacı üzerinde oluşturduğu elem ve ızdırap ile, günün ekonomik koşulları nazara alındığında, mahkemece takdir edilen manevi tazminat miktarı az olup, hakkaniyete uygun bulunmamıştır.Mahkemece; daha fazla bir miktarda manevi tazminata hükmedilmek üzere, kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalıların tüm temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK'nun 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 6100 sayılı HMK'nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.10.2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.






Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön