3. Hukuk Dairesi 2016/21037 E. , 2018/7203 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

3. Hukuk Dairesi 2016/21037 E. , 2018/7203 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacılar; kendi adlarına kayıtlı olan ... Köyü 735-750-741 parsel sayılı taşınmazların da içinde bulunduğu geniş bir alanda davalı şirketin sorumluğunda bulunan iletim hatlarının kopması nedeniyle 28.06.2014 tarihinde yangın çıktığını, yangın neticesinde meyve ağaçlarının zarar gördüğünü, davalı şirketin aynı alanda daha önce de iletim hatlarının kopması nedeniyle yangın çıktığını bilmesine rağmen, düzenli bakım yapmayarak davacıların meyve ağaçlarının ve bağlık alanın yanmasına sebep olduğunu ileri sürerek, belirsiz alacak davalarının kabulü ile olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 10,00 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, daha sonra verdiği dilekçe ile talebini 92.352,00 TL olarak belirlemiştir.
Davalı; davacının iddialarının asılsız olduğunu, yangının oluşumunda kusurun aidiyeti ve oranının hiçbir kuşkuya yer vermeyecek biçimde saptanması için rapor alınması gerektiğini, şayet illiyet bağı oluşuyorsa kusur oranının belirlenmesi, dava konusu yerin kime ait olduğu ve kim tarafından ekildiğinin tespiti gerektiğini, işin esasına girilecekse kaçınılmazlık ilkesinin de göz önünde bulundurulması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece; davanın kabulüne, 46.176,00 TL maddi tazminatın haksız fiil tarihi olan 28.06.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı ...'ya, 46.176,00 TL maddi tazminatın haksız fiil tarihi olan 28.06.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı ... mirasçılarına miras payları oranında verilmesine karar verilmiş, hüküm; davalı tarafça temyiz edilmiştir.
1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-) Dava; davalıya ait enerji nakil hattından çıkan yangın nedeni ile uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir.
Bu tür davalarda öncelikle; zararın meydana geldiği arazinin davacıların mülkiyetinde ve zilyetliğinde olup olmadığı, yanan ağaçların davacılar tarafından yetiştirilip yetiştirilmediği araştırılarak belgelendirilmelidir. Somut olayda mahkemece bu hususta herhangi bir araştırma yapılmadığı anlaşılmaktadır.
Bundan ayrı olarak; bilindiği üzere zarar, malvarlığında meydana gelen bir azalmayı yani eksilmeyi ifade eder. Bu eksilme, mal varlığının zarar verici eylemin işlenmesi sonucu içine düştüğü durum ile bu eylem olmasa idi mal varlığının bulunacak olduğu durum arasındaki farktan ibarettir. Nitekim tazminatın amacı da, mal varlığındaki eksilmenin giderilmesi ve onun eski duruma getirilmesinin sağlanmasıdır. Bir başka ifadeyle, tazminat miktarı hiçbir zaman gerçek zararı aşmamalıdır.
Yerleşmiş Yargıtay kararlarında da belirtildiği üzere; meyveli ağaçların yaşamına son verilmesinden doğan zararın, bunların kaim değerinin tespiti suretiyle takdiri gerekmektedir. Bir ağacın kaim değerini bulmak için uygulanması gereken yöntem ise, ağaçların bulunduğu yerin ağaçlı değeri ile ağaçsız değeri arasındaki farkın tespiti ile bu farkın o yerde bulunan ağaç sayısına bölünmesi suretiyle gerçeğe en yakın zararın belirlenmesidir.
Somut olayda, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise; zarar miktarı, yukarıda ifade edilen usulde hesaplanmayıp, yalnızca ağaç bedeli tespit edilmiş, bunun yanında davaya konu ağaçlar için yapılmış olan hasat, nakliye, gübreleme vb. masraflar da değerlendirilmemiştir. Bu haliyle, anılan raporun hüküm kurmaya elverişli olmadığı anlaşılmaktadır.
O halde mahkemece; öncelikle yanan ağaçların davacılar tarafından yetiştirilip yetiştirilmediği araştırılmalı, şayet davacılar tarafından yetiştirildiği tespit edilirse; yukarıda belirtilen açıklamalar dikkate alınmak suretiyle, önceki bilirkişilerden denetime elverişli ek rapor alınarak sonucuna göre karar vermek gerekirken, yetersiz bilirkişi raporu doğrultusunda yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinc bendde açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön